Lyndsey tradutor Inglês
481 parallel translation
Oh, Lyndsey, aç şu telefonu. Arayan Paul.
Oh, Lindsey, get the phone, it's Paul.
Selam, Lyndsey. Ben Paul.
Hi Lindsey, this is Paul.
Bak, Lyndsey, birbirimizi anladığımızı sanıyordum.
Look, Lindsey, I thought we understood each other...
- Ama Lyndsey'lerin evinde!
- But at Lindsey's!
- Lyndsey'i korkutuyorsun.
- You're scaring Lindsey.
Sonra Annie Lyndsey'in dikkatini dağıtır sonra da biz üst kattaki soldan ilk yatak odasına gireriz.
Then Annie will distract Lindsey, that's when we'll go upstairs to the first bedroom on the left.
- Sonra da sen benim üstümdekileri yırtıp atacaksın. Sonra da Lyndsey'in kıyafetlerini yırtacağız.
- Then you rip my clothes off... then we rip Lyndsey's cloth off.
Büyük ihtimalle Annie Lyndsey'i dışarıya çıkarmıştır.
Annie probably took Lindsey out or something.
Lyndsey burada ve ne zaman uyuması gerektiğini bilmiyorum.
I've got Lyndsey here and I want to know what time to put her to bed.
Lyndsey...
Lyndsey...
[Woman] Violet, ben Lyndsey Morgan Bowety Ballroom ^ dan.
[Woman] Violet, this is Lyndsey Morgan from the Bowety Ballroom.
Biter, Lyndsey.
It's packed, Lyndsey.
Lyndsey'le konuşmalısınız.
Oh, you should talk to Lyndsey.
- Lyndsey kim?
Who's Lyndsey?
- Lyndsey Fuller, garson.
Lyndsey Fuller, she's a waitress.
- Lyndsey sen misin?
Hey, Are you Lyndsey?
Daha ne olduğunu bile anlatmadık, Lyndsey.
We didn't even tell you what they are, Lyndsey.
Orası Lyndsey Fuller'ın evi.
I'm showing that as the residence of Lyndsey Fuller.
Pekala, tamam, öncelikle, Lyndsey gibi klas bir kadına el atılmaz.
All right, okay, first of all, with a classy woman like Lyndsey, there's no nailing.
Merhaba Lyndsey.
Oh, oh, hi, Lyndsey.
Lyndsey'le olanlar yani.
I - I mean about Lyndsey.
Lyndsey kim?
Who's Lyndsey?
Sana Lyndsey'le olanları anlatıyorum, çünkü Jake'e kılıf uydurmak için yardımına ihtiyacım var.
I'm just telling y about Lyndsey because I may need you to cover for me with Jake.
Lyndsey ile beraberdim.
I was with Lyndsey.
Lyndsey de kim?
Who's Lyndsey?
Lyndsey ile sağlam bir ilişki kurduğum vakit, emin olacağım.
When I'm sure that Lyndsey and I have built a solid relationship that will last.
Lyndsey'in oğlu, değil mi?
Lyndsey's son, right?
Jake neredeyse Lydsey'in evinden gizlice çıkarken beni yakalıyordu.
Mmm. Jake almost caught me sneaking out of Lyndsey's house.
Seni yargılamıyorum ama, neden 9 yaşındaki köpeğini gezdiren kız, Lyndsey'in yatak odasından geçti? Hayır.
I'm not judging, but why was a nine-year - old girl walking her dog through Lyndsey's bedroom?
Ben sokaktaydım, çünkü Lyndsey'in evinden gizlice kaçıyordum.
I was on the street'cause I was sneaking out of Lyndsey's house.
Tanrı'm, Alan, Lyndsey MacElroy ile yattığına inanamıyorum.
My God, Alan, I can't believe you're sleeping with Lyndsey MacElroy.
Lyndsey MacElroy ile mi yatıyorsun?
You're sleeping with Lyndsey MacElroy?
Buralarda Lyndsey'in evlenmeden önce, erotik porno filmlerinde rol aldığı konuşuluyor.
You know, there's a rumor going around that Lyndsey was in a soft-core porn movie before she got married.
Adamım, Lyndsey MacElroy.
Boy, oh, boy, Lyndsey MacElroy.
Lyndsey de Eldridge'e söylemeliydi.
And, and Lyndsey should've told Eldridge.
Lyndsey?
Lyndsey?
Seni seviyorum, Lyndsey.
I love you, Lyndsey.
Lyndsey, bu akşam beni sevdiğini söyledi.
Lyndsey told me she loves me tonight.
Lyndsey, onunla yaşamam için yanına taşınmamı istiyor.
Lyndsey said she wants me to move out of here and in with her.
Lyndsey benden hoşlanıyor.
Lyndsey likes me.
Lyndsey ile ilişkim, şu hâli ile çok iyi.
My relationship with Lyndsey is fine the way it is.
Lyndsey'e taşınmadığımı, çünkü burada rahat olduğumu söyledikten 3 saat sonra odama penis yiyici, kocaman bir papağan koydun.
I tell you I'm not moving in with Lyndsey'cause I'm comfortable here, and three hours later you put a giant penis-eating parrot in my room.
Lyndsey'e taşınacak kadar değil.
Not enough to make me move in with Lyndsey.
Pekâlâ, sonuç olarak, Lyndsey'in yanına taşınmanı sağlamak için ne yapmak gerek?
♪ Men. ♪ All right, bottom line, what would it take to make you want to move in with Lyndsey?
Son olarak, Malibu'daki harika evi bırakıp Lyndsey'in yanına taşınmak için akla yatkın hiçbir durum yok.
For the last time, there is no conceivable circumstance where I would entertain leaving Malibu and moving in with Lyndsey.
Lyndsey MacElroy'un Alan'a, yanına taşınması için davette bulunduğunu duydun mu?
Did you hear Lyndsey MacElroy invited Alan to move in with her?
Lyndsey'e taşınıyorum.
I'm moving in with Lyndsey.
Pekâlâ, bildiğiniz üzere Lyndsey ve ben, 6 aydır birlikteyiz.
All right, uh, as you both know, uh, Lyndsey and I have been dating now for six months.
Söylemeye çalıştığım şey ise,... Lyndsey ve ben, birlikte yaşamaya karar verdik.
Uh, but what I'm trying to say is that Lyndsey and I have decided to live together.
Lyndsey ve Eldridge'in evinde yaşayacağız.
We're going to live at Lyndsey's and Eldridge's house.
Lyndsey'lerde görüşürüz.
I'll meet you at Lyndsey's.