English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ M ] / Marlboro

Marlboro tradutor Inglês

213 parallel translation
- Bir paket sigara.
Package of Winston and a package of Marlboro.
Sanırım, dostumuz Marlboro Adam'ın burada olduğunu biliyorsun.
- Good morning. I believe you know our friend the Marlboro Man here.
Niye dostun Marlboro Adam'ı buraya çağırmıyorsun ve ona birkaç soru sormuyorsun?
Why don't you call the Marlboro Man in here and ask him a couple of questions?
Söylediğimi yap. Şimdi ona sor, ona sor, " Marlboro, en son ne zaman seviştin, şimdi... fenerinde mi veya Tahiti'deki Venüs Burnunda mı diye?
You ask him "Marlboro, when was the last time you made love at the lighthouse on Point Venus in Tahiti?"
Sen, Marlboro.
Hey! Marlboro!
İntihar ettiğini hiç düşünmedin mi, Marlboro? Ben mi?
- You ever think about suicide, Marlboro?
Kadını tanımıyorum, Marlboro.
I don't know, Marlboro.
Hey, Marlboro mu?
Hey, Marlboro.
Bir gün düz yolda giderken 100'den fazla hız yapacak erkek sigarası tüttürürken bir Marlboro...
One day he's driving down a nice straight road going over a hundred smoking a manly cigarette a Marlboro...
- Gitanes ve Marlboro.
- Gitanes and Marlboro.
Matmazel Choule Marlboro içerdi.
Mademoiselle Choule smoked Marlboro.
Marlboro dediniz sandım.
I thought you said Marlboro.
Marlboro alayım.
I'll take the Marlboro.
- Bir paket Marlboro.
- A pack of Marlboro.
Bir paket Marlboro, lütfen.
A pack of Marlboro, please.
Yalnızca Marlboro var.
We've only got Marlboros.
Selam, bir sakso karşılığında bir Marlboro.
Hello, a pack of Marlboro's for a blow job.
- "Marlboro" mu dediniz?
- Did you say "Marlboro"?
Bu kadar çok Marlboro izmariti hakkında ne dersiniz?
But what about all those Marlboro butts?
Sigara makineleri bir haftadır Marlboro vermiyor.
Oh, and the machine's been out of Marlboros for a week now.
Beni 15 saniye içinde bırakmazsanız daha siz "cee" diyemeden polisleri çağırmış olacağım.
If you don't let me out inside of 15 seconds I'll call the cops on you faster than you can say "Marlboro Man."
- Bir paket Marlboro versene.
- Let me have a pack of Mariboros.
Marlboro.
Mariboros.
Sanırım Marlboro kalmamış.
I don't think we got Mariboros.
- Marlboro. Benim gibi.
- Marlboros, same as me.
Marlboro, ne zaman baş edebileceğin insanlara dalaşmayı öğreneceksin?
Marlboro, when the hell are you gonna learn to hustle guys you can hustle?
Sen sahip olduğum tek ailesin.
You're the only family I got, Marlboro.
Tanrı'nın cezası lanet bir eskicisin, Marlboro.
You're a goddamn mess, Marlboro.
O Harley Davidson, ben de dostun Marlboro Man.
He's Harley Davidson and I'm the Marlboro man.
Bu Marlboro için.
That's for Marlboro.
Sanırım sonunda kafesi sallamayı başardık, Marlboro.
Looks like we really rattled the cage, Marlboro.
Buraya gel Marlboro, bize katıl.
So let's take the edge off. Come here, Marlboro, get in this.
Marlboro, ben kimseyi gelmesi için zorlamadım.
Marlboro, I didn't force anyone to do it.
Sen doğru olduğunu düşündüğün şeyi yap. Tamam mı?
Marlboro, you do what you think is right, right?
Marlboro, bana bunu neden anlatmadın?
Marlboro, you could've told me that.
Hadi öldür, Marlboro.
Go ahead and do it, Marlboro.
O öldü, Marlboro!
He's dead.
- Marlboro, baksana...
- Well, "Marlboro."
- Bana bir Marlboro versene.
- You, get me a Marlboro.
Marlboro da nedir?
What's a Marlboro?
Parçalanmış başlar uçacak, başıboş köpekler kesilmiş elleri yakalayacak, yüzlerce Kools, Merits ve Marlboro içilecek. "
"shattered human heads will fly," "dogs will grab cut-off hands," "hundred of Kools and Marlboros will be smoked..."
- Marlboro.
- Marlboro.
Bende de bir Marlboro paketi olacak ve o an için saklanmış bir kek.
I got a packet of Marlboro and cake of soap hidden away for then.
Ondan ne zaman Marlboro'ya geçiş yaptığımı hatırlayamıyorum.
When that turned into an actual Marlboro... uh, I honestly don't recall. It's...
Sigara reklamındaki adama benziyordu.
You know, he looked like the Marlboro Man.
Bu yakınlarda Marlboro bulabilir miyim?
Can I get Marlboros near here?
Oh, bir paket de Marlboro ver.
Oh, and give me a box of Marlboros.
- Marlboro var mı?
Any Marlboros?
Marlboro!
Hey, Marlboro! You want a dog?
Tabii ki lüks be! - Marlboro Blenheim orası.
It's the Marlboro Blenheim.
- Marlboro.
Marlboro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]