Musical tradutor Inglês
3,043 parallel translation
Ama filmin içinde bu ünlü müzikal sahne yer bulur.
But the movie finds room for this famous musical scene :
Bir an arkadaşlığı anlatan hafif bir müzikalken sonra Hollywood-vari bir renk cümbüşüne dönüşür.
One minute it's a light buddy musical. Then we have what looks like a big Hollywood production number for the festival of color.
Hiçbir Hollywood müzikalinde, ne karanlık "Kabare" de ne de "New York, New York" ta, böyle zalim bir dans sahnesi yoktur.
No Hollywood musical, not even the dark ones like Cabaret or Scorsese's New York, New York, has dared to film a dance scene this grim.
Motown sanki müzikal bir aileydi.
The feeling at Motown was it was a family, a musical family.
Hepimiz mükemmelliğin, müzikal yüceliğin parçasıydık.
And we all were a part of excellence and greatness, musical greatness.
Sinemanın efsane yıldızlarını ve müzikal gösteri sanatçılarını ağırlayan American Cinema Awards'ı 1990'da ben sahneledim.
In 19900, I was producing the American Cinema Awards, which honoured legendary stars of the cinema, as well as great musical entertainers.
On yılın müzikal Gösteri Sanatçısı ödülü için, Michael'dan daha nitelikli hiç kimse yoktu.
There was nobody more qualified to win the award for musical Entertainer of the Decade than Michael Jackson.
Gergin bir andı. Dünya, herkesin tanıdığı müzik dehası Michael Jackson'a olacakları izlemek için durmuştu.
It was a tense moment, you know, the entire world stopped to watch what was gonna happen to the best known celebrity, a musical genius, Michael Jackson.
Gerçeğin kendine özgü müzikal bir niteliği vardır.
The truth has its own musical quality.
Evsiz barksız olma hali, Hollywood müzikali edasıyla ele alınır.
The plight of homelessness was treated with the exact same style as this Hollywood musical.
Benim Güzel Çamaşırhanem Londra'dayız.
We're in London. A high level shot like a musical.
Hollywood müzikali "Alevli Kalpler" deki vinç çekiminden de etkilenmiştir.
And another influence on Davies was this crane shot, in the Hollywood musical Young at Heart.
Ancak bir müzik aleti çalabilen avukatları tutarlar.
They only hire lawyers if they can also play a musical instrument.
Derken 30'lardan kalan bir Busby Berkley müzikaline dalarız.
And then we're in another'30s genre, the Busby Berkley musical.
Ama müziksiz müzikal çekilir mi?
But really, why would you do a musical without music?
Bu tür katılımcı sinemada, özellikle bir müzikalde öykünün nereye gittiğini bilmek ve doğrusal hareket etmek gerekir.
In this participatory cinema, in particular, say, a musical, you need to know where it's heading and you need the story to be extremely linear.
Derken film, müzikal bir fanteziye dönüşür.
But suddenly the movie becomes heightened like a musical fantasy.
Benim kalbimde birçok müzikal kahraman var.
In my heart live many musical heroes.
"Kediler" müzikalindeki kedinin bana miyavladığını görüyorum.
I can see the cat from the musical "Cats" meowing to me.
Kore'nin en iyi müzikal bestekarını karşılamak adına,
To welcome the return of Korea's best musical composer,
Musikal mi?
Musical?
Hangi müzikal?
What musical?
Müzikal nedir bilmiyor musun...
You don't know what musical is...
Çok başarı kazanan bir müzikal ile zengin olmayı dilemiyor musun?
Isn't it your wish to earn lots of money from making a big-hit musical?
Hayatında bir kere aşk tarafından ihanete uğradın diye, müzikali bırakmak fazla abartılı değil mi...
Hong Jae Yi, just because you were betrayed by love once in your life, giving up your talent in the musical field is just too...
Müzikalin Kraliçesi tura çıkacak takımı biraraya getirecek.
The Musical Queen is now organizing the tour team.
Günümüzde müzikallere olan ilgi gittikçe artıyor.
The musical has increasing popularity these days.
Böyle bir durumda, biz de... 2007'den beri dengeli bir şekilde büyüyen müzikal piyasası,
At a time like this, shouldn't we... The musical market that has been steadily growing until 2007,
Ama artık bir müzikalde sahne alamazsam üniversiteye geri dönmem gerekecek.
If I can't perform in a musical this time, I'll have to re-enter college.
Bu müzikalin yapımı için sermayeye sahip olan kişiyim.
I'm the person funding the production of this musical.
2 hafta içerisinde bir müzikale kabul edilmeliyim yoksa okula geri dönmem gerekir.
I need to get into a musical team within 2 weeks or I have to go back to school.
Müzikal oyuncularının ders almaları gerektiğini bilmiyordum.
I didn't know musical actresses needed lessons like that.
Müzikal sanatçıları için kuvvet en önemli özelliktir.
For musical performers, the most important thing is stamina.
Hayır, bu ay müzikal yarışması var.
No, we have a musical competition this month.
Eğer bizim için iyi bir müzikal yaparsan, o % 30'u kendine alabilirsin.
If you make one good musical for us, we can keep that 30 %.
Seneye müzikal eserler yarışmasını düzenlerim.
I'll take out the musical creation competition next year.
Müzikal eserlere yatırım yapıyorlar mı?
Why invest money in musical creation?
Müzikal kreasyonu için Amour Sermaye Tanıtımı yarışması.
Amour Fund Promotion competition for creation of musical.
Müzikal hayatımın seni gördükten sonra başlayacağını da biliyordum!
I also knew that, my musical life will begin after seeing you!
Müzikal kreasyonun promosyon stratejisini açıklamak istiyordum.
I wanted to explain a bit about the promotion strategy of the musical creation.
Bana müzik eğitimi veriyor.
She does my musical lessons.
Sen bir müzikal aktrisi misin?
Are you a musical actress?
~ Daha bir sene önce bir adam bana müzikalde rol almayı hayal bile etme demişti ~
~ Just a year ago, a man told me not to even dream about being in a musical ~
O kadar. Dede.
Now that she has gotten a hold of herself, she won't be participating in this musical.
Gyu Won gayageum çalacak. Biliyorum.
Didn't I tell you that my Gyu Won will not be participating in that musical?
... müzik vokaline münhasır şarkı söylemesini kısıtlasın yoksa ben gelip zorla tellerini akort edeceğim hem de kopana kadar.
to limit his singing to exclusively musical vocalizations, or I shall be forced to tune his strings - until they snap.
Peter sana Schubert'in müzikle ilgili son arzusunu anlattı mı?
Did Peter ever tell you about Schubert's last musical request?
Tam gaz bir müzikaldeki Elizabeth Taylor gibidir.
It's soignée, Elizabeth Taylor, in a full throttle musical drama.
Ve sunucu olarak da Gu Ae Jung'u istedi.
He can draw well and can play various musical instruments.
Bu da ne?
- = The 100th Anniversary = - - = Musical = - - = Fly = -
Dede.
- = The 100th Anniversary = - - = Musical = - - = Fly = -