English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ N ] / Nazım

Nazım tradutor Inglês

235 parallel translation
Şu sandalyeyi Nazımova'nın kendisinden aldım.
That chair, I had from Nazimova herself.
Divan şiiri ise, nazım ve kafiye demektir.
Will they be with my students? - Your students?
Bir takım eşaz, serbest nazım diye saçmalıklar yapmıştır. Evet efendim. [ŞABAN KONUŞUR]
I'm sure that the girls will help our lazy boys with their behavior.
Kaptana nazım geçer.
I have some pull with the captain.
Er Nazım, Ahmet.
Pvt. Nazim, Achmed.
- Selam, Nazım!
- Hi, Nazim!
Her şey gönlünce olsun, Nazım!
All the best, Nazim!
- İşte Nazım!
Hi there, Nazim!
Nazım...
- Near my house in Banja Luka is a fountain. Nazim...
O kadar da nazımı çekiverin artık.
Do me this little favor.
Sana nazım geçer.
You're my asshole buddy.
- Nazım geçer sanıyordum.
- I thought I was immune.
Nazım Hikmet'in tüm eserleri
All works of Hikmet's.
Massimo, Nazım Hikmet'in kim olduğunu bile bilmezdi...
Massimo didn't even know, who Hikmet was.
Nazım, nesir ve resmin uyumu mu?
The harmony of poetry, prose and painting?
O efsanevi isim saçmalığının nazını çekemem.
I'm not gonna pander to that mythic-name bullshit.
Bana naz mı yapıyorsun?
Do you wanna cramp your act?
Nazırın yüzü gülecek diye bir an karşısında takla mı atmalı her an?
Be a buffoon in the vile hope of teasing out a smile on some cold face.
Naz yapan kim!
- I'm not vain, dear.
Hazır ve nazırım.
Ready, willing and able, sir.
Naz mı yapıyorsun?
Are you playing hard to get?
Ve hiçbirimiz, ne yaparsak yapalım, ilişemeyiz şu gerçeğe :.. ... Marat'nın kapısına dayanmış hazır ve nazır öldürmeye.
And none of us can alter the fact, do what we will that she stands outside Marat's door ready and poised to kill.
Lütfen nazıra ve vekilharca neler hissettiğimi bana yardımı dokunabilecek kelimelerle ifade edin.
Please tell the chamberlains and steward how I feel in whatever words you think will best help my case.
Zengin olacağız tepede, kasabanın güzel manzarasına nazır ahşap bir ev yapacağım kendime.
We'll get rich and I'll build myself a wooden house, up on the hill, with a good view of the town.
Biraz naz yapalım be!
Nothing easy about me!
Saray nazırı mı?
The Chamberlain?
Nazım Hikmet'in "Masalların Masalı" adlı şiiriyle birlikte izlenmesi tavsiye olunur. rusçadan çeviri mustafa
English translation :
Burası bile Cemiyetin tam kullanımı için hazır ve nazırdır
This place itself means nothing.
Hua Bey, ben burda hazır ve nazırım!
Master Hua, I'm here today
Bu balayı için hazır ve nazırım.
Boy, am I primed for this honeymoon.
" Rupert Amcaya selamlarımı söyle, hatırlarsın, ordudaki bütün yaman askerleri idam etme ve af yetkisine sahip olan, Harbiye Nazırı, Çılgın Rupert Amca.
Uhhh, " Send my love to Uncle Rupert, who'd have thought it, mad Uncle Rupert, Minister of War with power of life and death over every bally soldier in the army.
Yoksa nazırın yüzü gülecek diye bir an karşısında takla mı atmak lazım her zaman.
Play the fool hoping to see some minister give a smile that's not sinister?
"Hazır ve nazır" mı?
"Ready for Freddy"?
- Hep hazır ve nazır olduğumu.
- She said that I'm ubiquitous.
Evet, Jamie, Cheryl'a hep hazır ve nazır olduğumu söylemiş.
Yes. Jamie told Cheryl I'm ubiquitous.
Burada naz yapmıyorum, tamam mı?
Look, Al, I'm not playing hardball here, okay?
Bu gece, Pazar için, hazır ve de nazır mısın?
In fine form, fetlock and fettle for the market tonight?
Naz mı yapıyorsun yoksa bana adını mı söylemek istemiyorsun?
Are you coy on purpose or do you honestly refuse to tell me your name?
Zamanında hazır ve nazır olacağım.
Tell him I'll be there with bells on.
- Hazır ve nazırım!
- Ready Freddy!
Harbiye Nazırı'ndan önce adımı temize çıkarmak için.
To clear my name before the Minister of War.
" Leticia, olsaydı eğer yeterince yerimiz ve zamanımız o zaman, sevgili hanımefendi, çekilirdi nazınız.
" Leticia : Had we but world enough, and time... this coyness, lady, were no crime.
- Gerekirse hazır ve nazırım.
- I stand ready if need be.
Ne bu? Evlatlık nazı mı?
SO WHAT IS THIS?
- Hazır ve nazırım.
- Ready and raring.
Hazır ve nazır iş tutmaya
And I'm down to get the friction on
Alnımın ortasına sprey boyayla "hazır ve nazır" mı yazılı?
Do I got "honky" spray-painted on my forehead?
18 yıl naz yeter küçük hanım.
18 years of coddling is enough for you, young lady.
- Otur Nazır, nedenini anlatayım.
Well, sit down, Nasser. I'll tell you why.
Saf mısın yoksa Nazır sana da mı birkaç zümrüt verdi?
Are you that naive? Or did Nasser pass some of those emeralds on to you?
Sana bir özür borçluyum Gibbs. Nazır'ı minimum güvenlikli bölüme geçirmiş olsaydım- -
I, uh, owe you an apology, Gibbs.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]