Ndeydi tradutor Inglês
117 parallel translation
Okulum Arbalète Caddesi'ndeydi.
I went to school on Rue de I'Arbalete
Oğlum da Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
My kid was in the Navy, too. Juneau.
Michigan Gölü'ndeydi...
It was in Lake Michigan...
Son 20 yıldır Berlin'in dışındaki Spandou Hapishanesi'ndeydi.
For the last 20 years, he's been in Spandau Prison outside of Berlin.
En büyük zaferlerim Milan'da, La Scala'da ve Madison Meydanı Bahçesi'ndeydi.
# If you don't like their manners or the way that they walk # My greatest triumphs were at La Scala in Milan and Madison Square Garden.
Çünkü, onlar benimle birlikte 14. Casus Birliği'ndeydi.
Because they were with me in the 14th Scouts, Mary Beth.
Hitler Gençliği'ndeydi.
He was in the Hitler Youth.
56. Panzer Tümeni'ndeydi. Düşmanı durduramamışlar.
It was the 56th Panzer, They couldn't hold them back.
Christopher Caddesi'ndeydi aklımda bir başka cadde kalmış ama Christopher Caddesi olduğunu daha sonra hatırladım.
It was Christopher Street, and I was thinking about another street down there instead, until it came back that it was Christopher Street.
Koç uzun süre beysbol işındeydi.
Listen. Now, he's been in baseball for a long time.
- Onu tanıyor musun? Ben psikoloji eğitimi alırken o da Betazed Üniversitesi'ndeydi.
- May I come with you to greet Tam?
Paris Üniversitesi'ndeydi.
She was at the University of Paris.
Vietnam Savaşı çıktığında Tonkin Körfezi'ndeydi.
He was at the Gulf of Tonkin when the Vietnam War breaks out.
Adam 86 Dünya Serisi'ndeydi, iki koşu geride, iki dışarı vuruş, yokolmanın eşiğindeydi!
The guy was in game six, two runs down, two outs, facing elimination!
Bu adam 86, Dünya Serisi'ndeydi.
This guy was in game six.
- Çektin mi? Doğru zaman, doğru yer deyince, Ed Nichol bugün Niagara Hava Ü ssü'ndeydi :
Talk about being at the right place and time Ed Nichol was at the Niagara Air Force Base this morning and shot this :
İngiltere'de'Özgür Fransız Birliği'ndeydi.
He was in a Free French Unit in England.
Yaratık az önce, Makine Dairesi'ndeydi.
The creature was just in Engineering.
Bekaretimin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeydi.
ln the United Nations Security Council of my virginity.
Sadık Koloni Milis Kuvveti'ndeydi.
He was with the Loyalist Colonial Militia.
Hava Kuvvetleri'ndeydi ve dört yıl boyunca ara sıra görüştük.
He was in the Air Force... and we were apart for 4 years on and off.
Bel-Air Prensesi'ndeydi.
He was on French Prince of Bel-Air.
Piyade Birliği'ndeydi... 1915'teki savaşta.
He was part of the 369th Infantry... in the last war, the old 15th.
Valentin Valentin, dışındaki bütün şüpheliler serbest bırakıldı. Garip bir şekilde Amnezik olan bu denizci şans eseri soygun sırasında Jamail Oteli'ndeydi.
The first suspects have been cleared, except for Valentin Valentin, a skipper with a strange amnesia and a shady past who was cat-napping at the Hotel Jamai in Fez.
'd'Orchampt Caddesi'ndeydi.
I remember it was on'la rue d'Orchampt'.
Sanırım hâlâ El Feneri'ndeydi.
Last I heard, she was working late at the Torch.
O ; Ay lşığı Rapsodisi'ndeydi.
A man like Ashlen China from "Roughing it at Midnight."
Donanmadandı. Senin baban Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
He was a navy guy, like your dad was a marine.
Eski ofisimiz Dünya Ticaret Merkezi'ndeydi.
Our old offices were in the World Trade Center.
- Elissa Barış gönüllüleri'ndeydi.
- Elissa was in the Peace Corps.
Namibia'da Balık Nehri Vadisi'ndeydi.
It was in the Fish River Gorge in Namibia.
Rambaldi Kutusu iki yıldır Kara Delik Projesi'ndeydi ama parçalanmadan açılamadı.
Project : Black Hole has had the Rambaldi box for two years, and hasn't been able to do that.
Newell, uçuş okulundan önce, Florida Üniversitesi'ndeydi.
Newell went through NROTC at the University of Florida before flight school.
Kimdi o? Jungdongjin Sahili'ndeydi!
Why don't we tell her later?
Dur biraz. Bu Akdeniz Tatil Köyü'ndeydi.
No, wait a minute, that was Club Med.
Hans Christian Andersen 1820'ler de Kopenhag Üniversitesi'ndeydi.
Hans Christian Andersen was at Copenhagen University in the late 1820s.
- Charlie'nin Melekleri'ndeydi... - Ah!
- she was on Charlie's Angels,
ABD Deniz Kuvvetleri'ndeydi.
United States Marine Corps.
Dünya Ticaret Merkezi'ndeydi.
She was in the world trade center.
Ama ben senin yaşlarındayken o Hava Kuvvetleri'ndeydi. Ve çok sık giderdi. Bana da pek fazla öğretemedi yani.
But the thing is, when I was your age, he was in the Air Force and he was gone a lot, and he didn't have time to teach me much, so...
Store Kongen Caddesi'ndeydi galiba.
I think it was in Store Kongensgade.
İkisi de Silah Kuvvetleri'ndeydi. - Bırakın!
Both ex-Army.
Gödel şimdi Amerika'da çalışmalarına eskisi gibi saplantı derecesinde devam ettiği, "Yüksek Etütler Enstitüsü" ndeydi.
Gödel was now working in America, at the institute for advanced study, where he continued to work, as obsessively as he ever had.
O ve Celia Okul Aile Birliği'ndeydi ve bir süre arkadaştılar. Ama birbirlerinden koptular.
She and Celia were in PTA together and they were friends for a while, but I think they kind of drifted.
Annem hastanedeydi. Memorial Hastanesi'ndeydi.
But, you know, my mom she was one that was in the hospital.
O fotoğrafta 53'ndeydi.
She was 53 there.
- Murtaugh Listesi'ndeydi.
It's on the Murtaugh List.
Ailemin iki üyesi İngiliz Hava Kuvvetleri'ndeydi onlar sayesinde uçaklarla birlikte büyüdüm.
Two members of my family were in the RAF so I was brought up with aeroplanes.
Müzik Akademisi'ndeydi. Broşür dağıtıyordum.
I was handing out pamphlets.
Gizli üssü Miami Üniversitesi'ndeydi.
Don't get excited.
Aslında bu İnsan Hakları Beyannamesi'ndeydi ve birbirimizi öldürme hakkını da içermiyordu.
Actually, that was the Bill of Rights, and it didn't include the right to murder each other.