Needed tradutor Inglês
33,793 parallel translation
Altı saat önce lâzımdı bunlar.
He needed these six hours ago.
Sadece kıza ihtiyacın olduğunu söylemiştin!
You said you only needed the girl!
Baş döndürücü orospu soğuması gerekiyordu.
Hotheaded bitch needed to cool off.
Size ihtiyaç var efendim.
You're needed, sir.
Bir işe ihtiyacım vardı.
I needed a job.
Bize ihanet edilemezdi çünkü diğerini yok etmek için gerekli olan her şey elimizdeydi.
We could never be betrayed, because we had everything we needed to destroy the other.
Sabahki müşteri aradı, onu almamı istediğini söyledi.
Oh, her morning client called and said she needed a ride from his place.
İhtiyacımız olan buydu.
This is what we needed.
Hafta sonlarını Rosie için ayırıyorsun bu yüzden çalışma saatleri içinde birilerini görmen gerekiyordu.
You keep your weekends for Rosie, so you needed to see someone during working hours.
Bu yüzden, cerrahiye bisiklet mesafesindeki bir kadın terapistin ilk boş öğle saati randevusunu bulması yeterli oldu.
So all he needed to do was find the first available lunchtime appointment with a female therapist within cycling distance of your surgery.
Sarılmam gerekti.
I needed a hug.
İtirafını duymak istedim, haklı olduğumu bilmeliydim.
I wanted to hear your confession, needed to know I was right.
Bebek AŞ'yi yok etmem için gereken yegane şeyi bana sen getirdin.
You brought me the very thing I needed to destroy Baby Corp.
Biz onu takip ettik çünkü yapılması gerekenden korkmayan oydu.
We followed him because he was the one... who wasn't afraid to do what needed to be done.
İhtiyacım olan tek şeyin kurallara uymak olduğunu söyledi.
He said all I needed to do was adhere to the code.
Ama kazanması gereken sendin.
But you were the one who needed to win.
Bir mucizeye ihtiyacımız vardı.
We needed a miracle.
Cooper'ın o bilgiye çok acil ihtiyacı vardı.
Cooper needed this information urgently.
Babamı arabayla bir yere bırakmam gerekir diye evde bekliyordum ben de.
I've been just waiting at the house in case Dad needed a ride somewhere.
Oradan çıkman gerekiyordu Ray.
You needed to get out, Ray.
Halletmem gereken bir şeyler çıktı.
Some things came up, and I needed to do them.
SUPERMAN VE ZOD'UN SOĞUK İLİŞKİSİ Hayır, o, Metropolis'e bir daha asla zarar veremeyeceği bir yere gitmeliydi.
No, he needed to go someplace where he could never harm Metropolis ever again.
Kendi gözlerimle görmem gerekti.
I needed to see for myself.
Ailede senin gibi bir savaşçıya ihtiyacımız vardı.
We've needed a fighter like you back in the family.
Neyse ki Joy ve Ward, ihtiyacım olan yardımı almam için beni Dr. Paul Edmonds'a yönlendirdi.
Joy and Ward guided me to Dr. Paul Edmonds to get the help I needed.
Böyle bir derdin olduğunu iki saniye önce öğrendim.
I didn't know you needed money until literally two seconds ago.
Buna ihtiyacım olduğunu kim söyledi?
Who said I needed protecting?
"Farkettirmeden gereken yerlere vuruşunu yap"
"Hit where needed without forewarning."
Tıbbi yardıma ihtiyacım var demedim.
I didn't say I needed medical assistance.
Bilmeni istedim.
I needed you to know.
- İşe ihtiyacı vardı.
- He needed a job.
Gerekeni yapıyorum.
- Only doing what's needed.
Örgütümüzü ayakta tutmak için gerekeni yaparız.
We will do what is needed to preserve our organization.
Neil'ın hikâyesi doğruysa ve bu hayaletin yardımına ihtiyacı varsa, neden, neden?
If Neil's story was true and this ghost needed your help, why, why?
Trueyou'dan önce hayat, her ihtiyacınız için bir araca sahip olmak gibiydi.
Before TrueYou, it was like you needed a different vehicle for every single one of your errands.
İkinize de ihtiyacım var, tamam mı?
I needed both of you here, okay?
Sadece ihtiyacım kadarını alacaktım.
I was only gonna take as needed.
Bir odaya daha ihtiyacımız vardı.
We needed a bit more room.
Ben, buraya gelmeliydim, anlıyor musun?
I... I needed to come here first, you know?
... ve artık çok geçti ve bizim hâlâ 3 kişiye ihtiyacımız var.
And it was too late and we still needed three more.
Manipülasyon için bütün özgeçmiş lazımdı.
I needed a complete back story for the manipulation.
Sana söyledim, O'na ihtiyacım var. Bana şu an baktığın gibi.
I told you I needed that guy, the way you are looking at me right now.
Boogeyman a ihtiyacım var.
I needed the boogeyman.
John Wick'e ihtiyacım var..
I needed John Wick.
Ona 24 saate ihtiyacım olduğunu söyledim. Önce seninle konuşmak istedim.
I told you I needed 24 hours, i wanted to talk to you first.
Buraya çıkıp size, bu asil yaratıkların ülkemizi kurmaya yardımcı olduklarını hatırlatmam gerektiğini hissettim.
I just felt I needed to come up here and remind you that these noble creatures helped build our country.
Evet ama parkın kuzeyinden başlayıp, güneye doğru ilerlememiz gerekiyordu.
I know, I know, but we needed to start at the northmost point of the park, right? - Then we work our way south, - Yeah.
Evet, seni suçlu gösteren sürpriz bir son yapmak istedik.
Well, yeah, we needed a big twist at the end to show that you're guilty.
Aradan sıyrılacak bir şey lazımdı.
I needed something that would cut through.
Tek başımıza yapmadık tabi ki biraz yardım aldık... Rustez'i sattınız mı? BU iyi haber ama
What, do you think a couple of jabronis like us could do this... you sold rusteze its all good news we just realize that you needed something that we couldn't give you if I what the time was right for us too
- Bana ihtiyacın vardı hani?
- You said you needed me.