English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ N ] / Nosy

Nosy tradutor Inglês

713 parallel translation
Neden bu kadar meraklısın?
What are you so nosy about?
Bu onun meraklı, uzun gabya çubuğu, sinsice peşimizden geliyor.
That's her nosy, long topmast prying into our wake.
Evimin yakınlarında bir polis istemiyorum!
I don't want any nosy coppers around my house!
Bu saçma meseleden dolayı insanlar meraklı hale geldi.
What with this sorry business, people have become nosy.
Mariott korkmuştu çünkü meraklı bir detektifi öldürmeyi kabul etmişti bayan Florian'ın kendisine telefonda bahsettiği detektifi.
Marriott was scared because he'd agreed to help you kill a nosy detective... the one Mrs. Florian phoned him about.
Meraklı.
Nosy...
Meraklının tekidir.
- Don't tell him. He's nosy.
- Sen de çok meraklısın.
- You're so nosy.
Bu kadar meraklı olma, Çita.
Don't be so nosy, Cheeta.
Burnumu soktuğum için kusura bakma.
Just excuse me for getting nosy.
Birinin sizin gibi meraklı soytarılara haddini bildirmesinin vakti geldi.
It's about time somebody did something about you nosy jokers.
Umarım şu Buckley birkaç basit soru sorarsam benim çok meraklı olduğumu düşünmez.
I hope that Buckley won't think I'm too nosy if I ask a few simple questions.
Meraklanmaya başladılar.
Somebody is getting nosy.
Bu bütün sorularını cevaplamaya yeter mi, meraklı küçük adam?
Does that answer your questions once and for all, you nosy little man?
Burnunu her şeye sokan yaşlı biriyim sadece, tatlım.
I'm a nosy old idiot, my dear.
İşime burnunu soktuğun için seni fena yapacağım Rigoleto.
I'll get you, Rigoleto for being so nosy.
Ya şu parazitlere ne demeli? İşe burunlarını sokmasınlar diye onlara bir sürü sus payı ödemem gerekecek.
What about all the bloodsuckers I have to pay off to keep quiet, so that they don't have a chance to get too nosy?
Eğer olayı bildirmekte geciktiğimiz fikrine kapılırlarsa meraklanıp bir sürü soru sorabilirler...
Now, if they get the idea that we delayed reporting it they might get nosy and ask all sorts of questions.
Hem biraz da meraklıyımdır.
And besides, I'm what you call nosy.
- Meraklı olmak.
- Being nosy.
Annem pek meraklıdır.
My mother's too nosy.
Christine, merakımı hoş gör ama bu aralar pek kendinde değilsin.
Christine, you won't mind if I'm nosy and ridiculous... but you haven't been yourself lately.
Uzun burunlu, yaramaz bir serserisin.
You're a no-good, nosy little tramp.
Nasılsın "Meraklı" Barney?
How's nosy Barney?
Neden bu kadar meraklısın?
What makes you so nosy?
Meraklı göründüğüm için özür dilerim ama eğer Dijon'a gidiyorsanız, beni de orada bırakabilir misiniz?
Sorry to be nosy, but if you're going to Dijon, could you drop me there?
Meraklı, uzun burunlu.
Busybody, nosy.
Çünkü kimse seni istemiyor... Berger'daki o lanet olasıca sersem bile.
Because nobody wants you, not even that nosy bastard from Berger's.
Aksi taktirde bir sürü soru soracaktır. Önce emin olmalıyız.
Otherwise she'll ask a lot of nosy questions.
Pembe Panter'in mülkiyetine dair bir tartışma olduğuna okumuştum.
If I'm not being too nosy, Your Highness... I read somewhere there was some dispute over the ownership of the Pink Panther.
Memleketimi, ailemi, orduyu, dostlarımı geride bıraktım gelmiş burada haydutlarla köşe kapmaca oynuyorum.
I gave up my motherland, family, army and friends, crossed the ocean, so that I could see miss Agnes, to kick the nosy potlids.
Bu kadar meraklı olma oğlum!
- Kid, don't be nosy! - It's OK Ma'am.
- Merhaba burun
Hi, Nosy.
- Sen kendi işine bak, meraklı.
- Mind your own business, nosy.
O da insanların merakı yüzünden.
It's only that people are so nosy.
İşinize burnumu sokmak gibi algılamazsanız Ballinger'e ne gibi bir teminat gösterdiniz?
If I ain't being too nosy. ma'am just what kind of collateral did you offer Ballinger?
Çok meraklılar!
They're all so nosy!
Çok meraklı birisin, değil mi?
You're a pretty nosy fellow, aren't you?
Bir dakikalığına dahi olsa meraklı olmayı kesemez misin?
Can't you stop being nosy for just one minute?
Herşeye burnunu soktuklarında kendilerini birşey sanıyorlar.
They sure picked a swell time to get nosy.
Amma meraklı p.çsin.
Boy, you're a nosy bastard.
Demem şu ki, gelecek bahara bu taraflara sürü getirebiliriz.
If I sound nosy, we may be bringing a herd up this way come spring.
- Burnumu sokmak istemiyorum ama ne yapmak için işe alındım? - Sandra'yı bulmalıyım.
I don't want to appear nosy, but I'm hired to do what?
Meraklı.
Nosy.
Kaybol seni meraklı tembel!
Get lost, you nosy bludger!
Kaybol, seni meraklı tembel!
Get lost, you nosy bludger!
Ben meraklı bir su tavuğuyum.
I'm a nosy old coot.
Çok meraklıyımdır.
I'm naturally nosy.
- Burnun çok uzun!
- You're nosy!
- Evet, birkaç meraklı köpekbalığı.
Yeah. A couple of nosy sharks.
- Londra Kulesi'nden mücevherler... polisten uzak dururuz onlar bizim dilimizi konuşmaz... hoşçakal, görüşürüz çok geçmeden döneceğiz... güle güle, hemen dönün ne de olsa sizleri özlerim... sizi seviyorum, güle güle diyorum, elveda değil... fazla gecikmeyin, hemen dönün size bir bakayım, Tanrı sizi korusun... söylediklerimi sakın unutmayın çabuk dönün... uzaklardayken bile bu şarkı kulaklarımızda olacak... hoşçakal, görüşürüz çok geçmeden döneriz... hoşçakal, görüşürüz çok geçmeden döneriz... hoşçakal, görüşürüz çok geçmeden döneriz... hoşçakalın, fazla gecikmeyin ne de olsa sizleri özlerim... sizi seviyorum, güle güle diyorum, elveda değil... uzaklardayken bile bu şarkı kulaklarımızda olacak... hoşçakal, görüşürüz çok geçmeden döneriz...
- ♪ A wallet fat, an old man's hat - ♪ The jewels from the Tower ♪ We know the nosy policemen But they don't know this tune ♪ So long, fare thee well Pip!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]