Notch tradutor Inglês
1,149 parallel translation
Hazırlansan iyi olur.
You might want to notch it back there a notch.
What a notch he ´ d make in her belt.
What a notch he ´ d make in her belt.
Marty Sheen mükemmel bir yer olduğunu söyledi.
Marty sheen says it's top-notch.
... ve belki bir derece veya iki.
And perhaps even a notch or two wiser.
Birçok yeteneğim var, yüksek başarılı... bir özel dedektif!
I have many talents, a top-notch... private eye!
Öyle bir adam ki, emekli olmadan önce siciline bir zafer daha işleyebilmek için... bedeli ne olursa olsun... her şeyi yapar.
A man who will do anything for one more victory notch on his belt, no matter what the cost, before he fades away.
Hadi biraz yükseltelim bayanlar.
Let ´ s take it up a notch, ladies.
Orta frekansta çok dar bir ses.
It's just a narrow notch in the midrange.
Bu sirenleri bir derece kısamaz mısın?
Turn the sirens down a notch, would you?
Bir tutam daha ekleyelim.
Let's kick it up one more notch.
Hadi bir nebze azaltalım.
Good, good energy. Let's take it down a notch, all right?
Aileyle tanıştırmak bir adım ileri gitmek anlamına gelir.
You know, meeting the family. That's taking it up another notch.
Artık durumu kabullendim. Burayı arayan herkes beyin ölümü safhasına gelmiş kişiler.
- I've made my peace with the fact... that everyone who calls here is a notch above brain dead.
Yabani otların bir üst seviyesidir.
Just a notch up from weeds.
Mükemmel. Rembrandt'ın tabloları kadar güzel olmuş.
It's just a notch below Rembrandt.
Abartmasan diyorum.
Take her down a notch.
- Öylesine oynaşıyorum dostum.
- Another notch, dog.
- Sesini alçalt.
- Take it down a notch.
Onu herhangi bir zarar görmeden kapatmış durumdayız.
We've already taken it down a notch without any harm.
Buna ne iyi gider biliyor musun?
You know what would bring it down a notch?
Biraz geçiş yapıp eğlenelim.
Let's turn it up a notch and have some fun.
Bu ceninlere bayılacaksın Larry. Hepsi son kalite.
You're gonna love these fetuses, Larry, they're top-notch.
Sana çentik başına 10 veririm.
I'll give you 10 per notch.
Her çentik başına 10.
10 per notch.
Her yeni çentiğe.
Per new notch.
Çentik 45, seni piç irlanda böceği.
Notch 45, you Irish bug bastard.
Başka bir frekanstan konuşsana.
Why don't you turn it down a notch?
Unutma ki, Woodmen'da çok iyi bir işim ve bakmam gereken bir ailem vardı.
Remember, I had a top notch job at Woodmen... and a family to support.
Bir kuruş bile almayan üst düzey bir jokey buldum.
I can get an absolutely top-notch jock for not one cent.
O adi çocuk planladığım gibi buraya gelecek.
That wretched boy will be but a notch in me scabbard.
Kendini aşmalısın.
You'll have to step it up a notch, shorty.
Şuraya basın.
Press the back notch.
Güvenlik önlemleri en üst düzeyde. Baban tarafından ayarlandı.
Now, understand - the override precautions are top-notch, modified by yours truly.
Bu kadar yeter oğlum
Take it down a notch.
Bu da neyin nesi?
What the hell is that? This is top-notch work.
Bu adam en kaliteli okuldan mezun olmuş ve kendisine ait bir dairesi var.
This guy graduated from a top notch school and even owns an apartment.
Önemli olan tekerleklerdeki çıkıntıları aynı sıraya getirmek.
The trick is to line up each notch with contact points.
Her çıkıntı sıraya girince, şifrenin bir kısmı çıkacak.
Once each notch is lined up, a part of the combination will appear.
Biliyor musunuz sadece sizler için çocuklar biraz hareketli birşeyler söylemenin zamanı geldiğini düşünüyorum, ne dersiniz?
Now, you know what, just for you guys I think it's time we cranked things up a notch. What do you say?
Bay Pasif Agresif. Cidden, çocuğun üstüne bu kadar gitme.
Hey, Passive-Aggressive Guy, you wanna take it down a notch or two?
Berbat halde olduğunu gördü ve ondan faydalandı! Benim kitabımda bu, yumruklanmayı hak eden bir davranış.
He saw that she was messed up, and he preyed on her which makes him a notch below pond scum.
- Kesinlikle, Garvin haklı, süperdi.
Absolutely. Garvin was right. Your show was top-notch.
Süper!
Top-notch!
Bunlar çok iyi sonuçlar Çok yüksek sonuçlar.
Those are damn good scores, little lady, really. Amazing. Top-notch.
Uçaklı bir adam Alaska'ya uçar.
- Top notch. - Arctic Flight.
Belki de anlaşmayı bir üst seviyeye taşıyabilirsin.
Well maybe you could up your commitment a notch.
- Dutch oğlan kendini bizden bir gömlek üstün sanıyor.
- Oh, come on Dutchboy thinks he's a notch above us.
Hayır, ama bu iş daha da garipleşti.
No, but the weird-o-meter just kicked up another notch.
- Kesinlikle artırmış, evet.
Definitely kicked it up a notch.
Ama şimdi araba tamir ediyor.
Sports star, war hero... f'irst-class, top-notch automobile repairman.
- Muhteşem bir fikir.
Top-notch.