English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ O ] / Obsolete

Obsolete tradutor Inglês

569 parallel translation
Eskimiş ve çürümüş yaşam tarzına ölümcül savaş
In the deadly battle against an obsolete and rotten lifestyle
Bu kullanılamaz fabrikayı aldınız ve gelişen bir sanayi haline getirdiniz.
It was you who built this obsolete factory into a thriving industry.
Senin de neslin tükendi.
You're obsolete, like me.
Haa evet!
Obsolete now!
Masum görünümlü bir mektubun satìrlarì arasìnda eski bir Alman stenografisiyle bir grup casusa önemli talimatlar verilmisş ti.
Between the lines of an innocent-appearing letter - invisibly coded in an obsolete German shorthand - were important instructions for one group of spies.
Çocuklarım her hafta ölüyor... Bu güvelenmiş, antika uçaklar yüzünden.
My boys are dying every week... in these obsolete, moth-eaten, antiquated flying machines.
Fakat bunlarda 1,400 tanesi... müzelerde, eskimiş ve kullanılamaz durumda.
But of that number, 1,400 are museum pieces... which are obsolete and of little serviceable use.
O artık kullanılmayan bir terim.
It's an obsolete term...
Yaptığın her şeyin, hepimizin yaptığı her şeyin modası geçmiş, hepimiz tahmin ederek fırça kullanıyoruz nehirler gibi boya kullanıyoruz gelişigüzel birleşimlere, ki aslında peşinde olduğumuz her şey matematiksel olarak elde edilebilir.
Everything you've been doing, what we've all been doing... obsolete, the whole lot of us guessing with every brushstroke... pouring rivers of paint into... haphazard combinations when, actually, everything we're after... can be achieved mathematically.
O terim artık kullanılmıyor.
Well, that term is a bit obsolete now.
Aunt'un hilelerinin modası geçti.
Aunt's tricks are obsolete.
Buna hayalinde yarattığı ve sevgiyle yaşattığı fakat artık Alacakaranlık Kuşağı'nda kaderine terk edilmiş olan da dahil.
BUT NOW OBSOLETE IN THE TWILIGHT ZONE. ( 2nd male presenter, off ) ROD SERLING, THE CREATOR OF TWILIGHT ZONE
Geleceğin modasının çoktan geçtiğini bilmiyor musun?
Don't you know the future's already obsolete?
İşlevsiz bulundunuz.
You're found to be obsolete.
Bölgenizdeki alan araştırmacıları sizi işlevsiz olarak sınıflandırmışlar.
The field investigators in your sector have classified you as obsolete.
Ama sizler buna işlevsizlik diyorsanız. - Terimin açıklanması gerekir.
If you people choose to call that "obsolete"... request clarification of the term... yes, the term, mr.
Siz işe yaramazsınız Bay Woodsworth.
You are obsolete, mr. Wordsworth.
Hiç kimse işe yaramaz değildir.
No man is obsolete.
- İşlevsiz. - İşlevsiz.
Obsolete.
Kurul seni işlevsiz buldu.
The board finds you obsolete.
İnsanlara bu işlevsiz adamın bu kütüphanecinin nasıl öldüğünü göstereceğiz.
We'll show the people how this obsolete man, this librarian, dies.
Size çok büyük bir sıkıntı veriyor olmalıyım. Devletin benim gibi basit bir kütüphaneciden korkmadığını kanıtlamanız mı gerekir? Hayır, neden geldiğinizi ben söyleyeyim.
Oh, what an incredible burden i must be, to have to prove that the state isn't afraid of an obsolete librarian like myself.
Saha araştırmacıları seni işlevsiz buldular.
The field investigators have declared you obsolete.
- İşlevsiz mi?
Obsolete?
Sen işlevsizsin.
You are obsolete!
Ben işlevsiz değilim.
I'm not obsolete.
- Sen işlevsizsin.
You are obsolete.
- İşlevsiz.
Obsolete, obsolete.
İşlevsiz. - Sen işlevsizsin.
You are obsolete.
Trajik bir hata. Ben işlevsiz değilim.
I'm not obsolete.
Bana nasıl işlevsiz dersiniz?
How can you call me obsolete?
Lütfen, hayır! Ben işlevsiz değilim.
Please, no, i'm... i'm not obsolete.
Hayır, hayır, lütfen, lütfen.
No, no, i... i... please, please. I'm not obsolete, no!
Lütfen! Hayır!
Please, i'm... i'm not obsolete.
Evet, işlevsizdi. Ama tapındığı varlık, devlet de öyleydi.
He was obsolete, but so is the state, the entity he worshipped.
İnsanların onurunu ve haklarını göz ardı eden tüm devletler tüm oluşumlar ve tüm ideolojiler kesinlikle işlevsizdir.
Any state, any entity, any ideology that fails to recognize the worth, the dignity, the rights of man - that state is obsolete.
büyücülük suçu, ya da çılgınca bağırıp çağırmalarmıı tercih edersiniz geri kalmış bir keşiş ya da bir deli kadınımı?
Will you really prefer to the opinion of father Kirsher ravings of this obsolete monk.
Diğer bütün enerji türlerini silip atıyor.
It makes all other forms of power obsolete.
Teleobjektifimiz sayesinde gizlilik ve samimiyet ulaşılamaz kavramlar olmaktan çıkacak.
Our zoom lens makes ideas like intimacy and secrecy obsolete.
Şu anda çok değer verilen, insanlar arası güvenin, modası geçmiş olurdu.
Trust among people, now so richly prized, would become obsolete.
- Bu füze nükleer savumayı etkisiz mi kılıyor?
The one that's supposed to make nuclear defense obsolete?
Profesör Lindt'le beraber nükleer silahları işlevsiz kılacak bir savunma silahı üreteceğiz.
Together with Professor Lindt, we will produce a defensive weapon that will make all offensive nuclear weapons obsolete, and thereby...
"Hızlı Öğren" beni bir hoca olarak demode kıldı.
" Speed Learn'has made me as obsolete as the dodo.'
Neyse ki Özgürlük Savaşçıları'na bayağı hurda satmayı başardım.
Luckily, I managed to off-load... a lot of obsolete rubbish... on the freedom fighters.
Polarizasyon ekstrapolasyon gibidir. Modası geçmiş bir teori.
Polarization is like extrapolation, an already obsolete theory.
Diyelim ki bu yüzü eski haline getirerek bu ülkeyi yeni para basma masrafından kurtarmak istiyorum.
Let's say, I want to save my country the expense of new coins, simply because this face has become obsolete.
- Külüstürmüş ama işimizi gördü.
Obsolete, but effective. - What happened, Jim?
Kim olduğunu anlarlar da öldürür veya işkence ederlerse bütün bu tesisler battal olur.
If they uncover him or kill him or torture him... this whole installation is obsolete.
- İşlevsiz. İşlevsiz. İşlevsiz.
Obsolete... you're making a terrible mistake, a tragic mistake.
Lütfen, ben işlevsiz değilim.
Please, i'm not obsolete.
Lütfen, lütfen, ben işlevsiz değilim.
I... please, i... please, i'm not obsolete.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]