Ortaği tradutor Inglês
35 parallel translation
"SAVOY HOTEL'DE ORTAĞI BULUNMAKTADIR"
"THE PAINTER HAS MOVED TO HOTEL SAVOY"
"Ortaği George Pratt"
♪ With George Pratt, his partner
GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN SUÇ ORTAĞI OLMASINDAN ŞÜPHE EDİLİYOR
GUARD SUSPECTED OF COMPLICITY
YAZILIM ŞİRKETİNİN KURUCU ORTAĞI GÖZALTINDA "FBI tarafından bilgisayarında çocuk pornosu bulunan Henley tutuklandı."
" Henley arrested after the FBI found child pornography on his workstation.
ise yaramaz. Ortaği vuruldu, artik buna asla yanasmaz.
And now that his partner got hit, he's never gonna let it go.
Ortaği vurulduğu için bu isi asla birakmaz.
Now that his partner got hit, he's never gonna let it go.
SUÇ ORTAĞI
ACCOMPLICES
NADINE = MICHAEL'IN ESKİ ORTAĞI
_
MICHAEL'IN ESKİ ORTAĞI
_
KORKU EVİNDEKİ SUÇ ORTAĞI POLİS 14 yaşımdaydım.
POLICE COMPLICITY IN HORROR HOUSE I was 14 years old.
PAUL WEYRICH ALEC KURUCU ORTAĞI 1980 Ben herkesin oy kullanmasını istemiyorum.
I don't want everybody to vote.
Bir adamin ortagi öldürülürse, onun bir seyler yapmasi gerekir.
When a man's partner is killed, he's supposed to do something.
Roy'un ortagi Bay Dextry ile gelelcek.
He's with Roy's partner, Mr Oextry.
ÇAVUŞ DEDEKTIF JAMES "SONNY" CROCEKTT ( DON JOHNSON ) İLE ORTAĞI ÇAVUŞ DEDEKTIF RICARDO "RICO" TUBBS ( PHILIP MICHAEL THOMAS ) SİYAH FERRARİ DAYTONA SPIDER'LARI İLE ROBERT CANN'I ZİYARETE GİDER.. "2.SEZON" ÇAVUŞ RICO : Daha önce buraya geldin mi, kanki?
You ever been here before?
Bilinen ortagi, Cyril Cleeve.
- His known associate is Cyril Cleeve.
Leila'nin ortagi, Paul Wolf.
Leila's partner, Paul Wolf.
Ve bu da seni suç ortagï yapar.
And that makes you an accessory.
- Ne ortagi?
- What partner?
Beni suç ortagi olarak kullaniyorsun.
You're using me as your accomplice.
seni de suç ortagi yaptim.
I made you an accomplice.
Ve Fransa, bu cinayetin suç ortagi.
And France is an accomplice to the crime.
- iste suç ortagi da geldi.
- And there's his partner in crime.
Ses tonuna dikkat etsen iyi olur Eddie, yoksa senin su psikopatin ortagi oldugunu düsünmeye baslayacagim ya da en azindan beynini su duvarda görene kadar.
- You better watch your tone Eddie, or I'm gonna start thinking you're the psycho's partner, or at least until I see your brains against the wall.
Durumu daha da kotu yapan eski ortagi, Betty Greenacre, Milan moda haftasi icin henuz kontrat yapmis.
What makes it worse is that her ex-partner, Betty Greenacre, has just got a contract to supply models for Milan Fashion Week.
Onu daha da sinirlendiren sey eski ortagi, Betty Greenacre, Milan Moda haftasina model gondermek icin henuz kontrat yapmis.
What makes it worse is that her ex-partner, Betty Greenacre, has just got a contract to supply models to Milan Fashion Week.
Kaciranin zaten bir suc ortagi oldugunu biliyoruz.
We already know that the kidnapper had an accomplice.
Nippe seçmede çok dikkatliydi - - O anlasmayi benimle yapti ve hiçbir ortagi yoktu.
Nippe was careful to point out he did the deal myself and had no partner.
Du-sik yakalanirsa, Onun suç ortagi oldugumu söyler.
If Du-sik gets caught, he'll insist that I'm an accomplice
Peki ya bu çocuk ifade verecek. Min-gi, suç ortagi mi?
What if that boy testifies that Min-gi was an accomplice?
Ortagi öldürmüs olmali.
His partner must have killed him.
Ortagi hakkinda hiç bir sey bulamamislar mi?
They ever get anything on him... the partner?
- İsim ortagi ismarlar tabii.
- Name partner buys.
Bir suç ortagi oldugunu düsünüyoruz.
We believe she may have an accomplice.
Keen'in ortagi oldugunu biliyorlar.
They know you were Keen's partner.
Çünkü söyledikleri, en azindan, onu cinayetin suç ortagi yapiyordu.
Because what she said made her at least an accomplice to the murder.