Pesto tradutor Inglês

Portofino'da pestolu lazanya!

lasagna wit pesto in Portofino!

Oo, bayan Dıpesto!

OH, MISS DIPESTO!

Bayan Dıpesto, çalınız!

MISS DIPESTO, HIT IT!

Bayan Dıpesto, haydi durmayın!

MISS DIPESTO, COME ON DOWN!

Bayan Dıpesto, yapabilecek misiniz?

MISS DIPESTO, ARE YOU READY?

Bayan Dıpesto, Bay Addıson geldi mi?

MISS DIPESTO, MR. ADDISON IN YET? NOT YET.

Kuşbaşı keçi peynirli ve pesto soslu bıldırcın aldım.

I got the cold quail with pesto and cubed goat's cheese.

Bayan DiPesto, neden birbirimizin suratına bakıp durmadan sırıtıyoruz?

Miss Di Pesto, do we know why we're grinning at each other like a bunch of drooling jack-o'- lanterns?

Şunu da yazdım "Pesto, 80'lerin salçası".

I also wrote "Pesto is the quiche of the'80s."

Ben pesto sosu alır almaz.

As soon as I get some pesto sauce.

Diri, pesto soslu.

Al dente. A nice pesto.

- Neden pesto aldım ki?

- Why do I get pesto?

Herkes pesto sever.

Everybody likes pesto.

Pesto.

Pesto.

- Ben pesto sevmem.

- I don't like pesto.

- 10 yıl önce neredeydi bu pesto?

- Where was pesto 1 0 years ago?

Şehirlerin pestosu orası.

It's the pesto of cities.

Belki şu pestoyu denemeliyim.

Maybe I'll try that pesto.

Bu yeşil olanı ağabeyim özel olarak senin için yaptı.

This is the green one that my brother has made especially for you. This is Al pesto.

Bu akşam "prosciutto di Parma", Ceneviz usulü pesto ve levrek yedim.

So far tonight I have had the prosciutto di Parma, the pesto Genovese and the Venetian sea bass.

Ve birazda salça getirebilir misin?

And could you get me the pesto?

- Pesto mu yaptın?

- You made pesto?

Senin pestonun en iyi pesto olduğunu söyleyebilir misin?

Would you say your pesto is the best-o?

- Şey, pesto olayı kadar değil.

- Well, it's no pesto.

Şanslıyım ki akşamki pestonun küfü her tarafını sarmadan önce kurtarabildim.

HUH? LUCKILY I RETRIEVED THEM, BEFORE THE PATINA OF MY PESTO FROM LAST NIGHT GOT ALL OVER THEM.

Yarım Kanada pastırması, ananas yarım soslu enginar ve layt peynir.

Half Canadian bacon with pineapple... half artichoke with pesto, and light on the cheese.

Sosunu nasıl da yermiş.

Look at you eating your pesto.

Hayatında ilk defa "pesto" yedi.

She tried pesto for the first time.

92 yaşında ve daha önce hiç "pesto" yememiş.

Ninety-two years old, and she never tried pesto.

- Kuzu ve enginar yahni,.. ... fesleğenli kalem makarna ve patates, fırında sarımsaklı ve biberiyeli ekmek, keçi peyniri ve ekmekli domates dolması ve kahvenin yanında gitmesi için amaretto ve ricotta peynirli kek. - Sen mükemmel erkeksin.

Lamb-and-artichoke stew, penne with pesto and potatoes... roasted garlic with rosemary focaccia... tomatoes stuffed with bread crumbs and goat cheese... and ricotta cheesecake... with amaretto cookies to go with your coffee.

Onu kurtardınız, Anti-Pesto.

You've saved it, Anti-Pesto.

Tanrı sizi korusun, Anti-Pesto.

Bless you, Anti-Pesto.

Anti-Pesto Haşerat Kontrol Ekibi.

Anti-Pesto Humane Pest Oontrol.

Anti-Pesto, işte buradasınız.

Anti-Pesto, you're here.

Marifetli Anti-Pesto tavşan problemimi kökünden halletti.

The ingenious Anti-Pesto have completely dealt with my rabbit problem.

- Anti-Pesto neredeydi?

- Where were Anti-Pesto?

Bence Anti-Pesto'ya ikinci bir şans vermeliyiz.

I say we give Anti-Pesto a second chance.

Haşere.

Pesto.

Küçük sırrını biliyorum, Haşere.

I know your little secret, Pesto.

Hiçbir yere gitmiyorsun, haşere.

You're not going anywhere, Pesto.

- Anti-Pesto bana...

- Anti-Pesto told me...

Yaşasın Anti-Pesto!

Hurrah for Anti-Pesto!

Sen bana bu Haşere'den kurtulmak istediğini söyledin, ben de dediğini yapıyorum.

It's... We made a terrible mistake. You commissioned me to rid you of Pesto, and that's just what I intend to do.

Haşere mi?

Pesto?

Zıplayabilirin, ama saklanamazsın, Haşere.

You can hop, but you can't hide, Pesto.

- Mevsim salatası ve pestolu spagetti. - Başka bir şey yok mu?

Mix green salad and Spaghetti with Pesto.

O halde, mevsim salatası ve pestlu spagetti alacağım.

Then can I have the mix green Salad and some Speghetti with pesto?

Pestoyu hatırlamayınca kızdım.

He couldn't remember pesto and it pissed me off.

Teşekkürler, Bayan Dıpesto.

THANK YOU, MISS DIPESTO.

Bayan Dıpesto, bay Addıson gelmedi mi?

MISS DIPESTO, IS MR. ADDISON IN? NO.

Dört çeşit pesto ve üç çeşit tatlı yaptım.

I made four kinds of pesto and three different desserts.