Poirot tradutor Inglês
3,104 parallel translation
Hercule Poirot.
Hercule Poirot.
Hercule Poirot, ünlü dedektif!
Hercule Poirot? The famous detective?
İş gereği mi buradasınız, Bay Poirot?
You're not here on business, Mr. Poirot?
Vay canına, Poirot!
I say, Poirot.
Bay Poirot.
Mr. Poirot.
Hercule Poirot ve Yüzbaşı Hastings.
Hercule Poirot. And Captain Hastings.
Oh evet, Bay Poirot.
Oh, yes, Mr. Poirot.
William, Bay Poirot'ya ve Yüzbaşı Hastings'e odalarını göster lütfen!
William, show Mr. Poirot and Cap. Hastings to their rooms.
Nasıl hissediyorsun, Poirot?
How are you feeling, Poirot?
Bu senin iyiliğin için, Poirot...
It is for the best, you know.
Bay Poirot!
Mr. Poirot!
Size şu kadarını söyleyeyim, Bay Poirot : o kadın bir başbelası.
But I tell you this, Sr. Poirot. That woman is trouble.
Ben sizin kim olduğunuz biliyorum, Hercule Poirot'sunuz!
- And I know who you are.You're Hercule Poirot.
Söyledikleriniz ilginçti, Bay Poirot...
It's interesting what you're saying, Mr. Poirot.
Her neyse... Kötülüğü tanıyabilmek için din adamı olmanız gerekmez, Bay Poirot.
Anyway, you don't have to be of the church to recognise Evil, Mr. Poirot.
Bay Poirot?
Mr. Poirot?
Cinayet, çoğunlukla Poirot'nun çözmesi gereken bir şeydir, dostum.
The solving of the murder is of, too often, the work of Poirot.
Buhar dolabı Amerika Kıtası'nda çok yaygın kullanılır, Bay Poirot.
This steam cabinet has wide use in Americas, Mr. Poirot.
Demek siz Hercule Poirot'sunuz, ha?
So, you're Hercule Poirot, hey?
Ah geldin mi, Poirot.
Ah, there you are, Poirot!
- Kör talih ha, Bay Poirot?
- Bad luck, Mr. Poirot.
- Böyle buyrun, Bay Poirot!
- Do come sit over here, Mr. Poirot.
Mesela siz, Bay Poirot?
What about you, Mr. Poirot?
- Merhaba Bay Poirot.
- Hello, Mr. Poirot.
Bay Poirot, bana bir şey mi söylemeye çalışıyorsunuz?
Sr. Poirot, are you trying to tell me something?
Kimle konuştunuz siz, Bay Poirot?
Who've you been talking to, Mr Poirot? - Well I...
- İyi misin, Poirot?
- Alright, Poirot?
- Nasıl hissediyorsun, Poirot?
- So, how you feeling, Poirot?
- Bay Poirot!
- Mr. Poirot!
- Bir şeye ihtiyacın var mı, Poirot?
- Do you need anything, Poirot?
Bana katılmaz mısınız, Bay Poirot?
Would you care to come, Mr. Poirot?
Poirot ve deniz birbirlerine göre değiller!
Poirot and the sea, they are not compatible.
Poirot!
Poirot!
Bay Poirot'yu çağırın!
Fetch Mr. Poirot.
Bay Poirot! Bay Poirot!
Mr. Poirot!
- Bay Poirot!
- What?
Kadın evliydi demiştin, Poirot.
You said she was married, Poirot.
Ne arıyorsun, Poirot?
What are you looking for, Poirot?
O şişelerde bir şey bulabileceğini sanmam, Poirot.
I don't think you'll find anything in any of those bottles, Poirot.
Her şeyi çok karmaşıkmış gibi gösterme sorunun var senin, Poirot!
The trouble with you Poirot, it is you always have to make everything so complicated.
- Mr. Poirot, Sizi bekliyordum.
- Mr. Poirot, I was waiting for you.
Evet, Mr. Poirot, hala buradayım.
Yes, Mr. Poirot, I'm still here.
Oh, Mr. Poirot, çalışarak geçen bir tatil olmamalıydı bu.
Oh, Mr. Poirot, it wasn't meant to be a working holiday.
İtiraf edeyim ki, banka Bayan Marshall için zaten ciddi olarak endişeleniyordu. ve, ölüm koşullarını da dikkate alırsak, ayrıca Bay Poirot da işin içinde olduğuna göre..
I must say the bank was already gravely concearned about Mrs. Marshall and, given the circumstances of her death, and the fact that Mr. Poirot was involved...
Bu her şeyi değiştiriyor, Poirot.
That changes everything, Poirot.
Neden anakaraya gidiyoruz, Poirot?
Why are we going to the mainland, Poirot?
- Bir şeyler geliyor mu aklına, Poirot?
- You had any thoughts then, Poirot? - Oui.
Formuna kavuştuğunu görmek güzel, Poirot.
It's good to see you back on form, Poirot.
- Mr. Poirot!
- Mr. Poirot!
- Bay Poirot nasıl?
- So, how is Mr. Poirot?
Mr. Poirot olaya yeni bir ışık tutmadıkça.
Unless Mr. Poirot has some new light to shed on the matter.