Reven tradutor Inglês
61 parallel translation
Evet bu daha iyi!
Reah! Reven retter!
Reven, bütün bunlar onun için çok zor...
It is difficult for her, Reuven.
"Asla" sadece "alsa" nın tersten söylenmiş şeklidir.
"Never" is just "reven" spelled backwards.
O Kayıp Lenore'du ve Reven'de geçiyor.
It's lost Lenore from The Raven.
Bu akşam intikam ajandamızda ne var?
What's on the reven-genda this evening, hmm?
Takeda'nın kendi intikam ajandası mı varmış?
Takeda had his own reven-genda?
Ayrıca benim, bu hafta sonu kendi intikam planlarım var.
Plus I, uh, have my own Grayson reven-genda this week.
Katılıyorum, Reven.
I agree, Reven.
Reven Wright, Ana Adalet'in bir saldırı köpeği yollayacağını söylemişti.
Reven Wright said that main justice would be sending an attack dog.
Reven Wright'a, baskıya hazır bir operasyon raporu...
A redacted operational report to Reven Wright.
Reven Wright ile az önce konuştum.
Just spoke to Reven Wright.
Ajan Keen soruşturmasına bakması için Reven Wright'i görevlendirdim.
I've assigned Reven Wright to oversee the investigation of Agent Keen.
Bizi olaya dahil etmemekte haklı, Reven.
He's right to keep us out of the loop.
- Reven Wright ile konustum az önce.
I just got off the line with Reven Wright.
Yaptiklarindan ötürü minnettarim, Reven.
I appreciate what you've done, Reven.
Sorulara net cevap ver ve fikirlerini kendine sakla.
Answer her questions directly, and keep your opinions to yourself. Reven.
- Reven - Selam
Hey.
Reven sizden çok bahsediyor.
Reven speaks very highly of you.
Neden Reven Wright ile konuşmuyorsun?
Why don't you take it up with reven wright?
Sayın Cooper'ın ofisinde sizin için Reven Wright'ın bekliyor.
Reven Wright's waiting for you in Mr. Cooper's office.
Tanrım, ben Cooper us- - ihanet olduğunu Reven Wright söyledi ihanet bana.
Jesus, I told Reven Wright that Cooper betrayed us- - betrayed me.
Reven.
Reven.
Reven Wright olayını halledeceğini söylemiştin.
You said you took care of the Reven Wright situation.
Buradayken Reven Wright'ın sorumluluğunda ve koruması altında olacaksın.
Until that time you'll be held here under the authority and protection of Reven Wright.
Hiç kimse Reven Wright'ten dün geceden beri haber alamamış.
Nobody's heard from Reven Wright since last night.
Reven Wright'ın buna asla izin vermeyeceğini biliyorsun.
You know Reven Wright will never allow this.
Reven Wright nerede?
- Where's Reven Wright?
Bak, Reven sana güvenebileceğimi söylemişti.
Look, Reven said I could trust you.
Bu arada Reven Wright son konuşmamızda bir ortaktan bahsetti.
As for Reven Wright, last time we talked, she mentioned an associate.
Reven Wright gelmeyecek.
Reven Wright's not coming back.
Bu adamı Reven'e anlatmıştım sadece ona ve Hitchin bana onu sordu.
Was a guy I told Reven about, only Reven, and Hitchin just asked about him.
Emir verilmeden önce Reven Wright'e danışmıştım.
I consulted with Reven Wright before I drafted the order.
Ama aynı zamanda Reven Wright'ında olaylara karışmasını bekliyordum.
But i also expected reven wright to be there to intervene.
Bak Reven belki ölmüş olabilir.
Hey, look, reven may be gone,
Bu yargıç Reven Wright'ın seçtiği mi?
That's the judge reven wright selected?
Reven Wright ve Diane Fowler iyi insanlardı.
Reven Wright and Diane Fowler were good people.
Reven Wright'ı öldürdüğünü biliyorum... -... ve bir gün bunu kanıtlayacağım.
See, I know you murdered Reven Wright, and one day, I'm gonna prove it.
Reven Wright benim üstüm ve arkadaşımdı.
Reven Wright was my superior and my friend.
Reven Wright kaybolmadı.
Reven Wright didn't disappear.
Dava dosyaları, Reven Wright'ın ortadan kayboluşu.
Case files, Reven Wright's disappearance.
Reven Wright davası mı?
The Reven Wright case?
- Hiçbir fikri yoktu, ama tarihleri ve yeri inceledim ve sanırım senin üzerinde çalıştığın bir davayla alakalı olabilir... Reven Wright'ın ortadan kaybolmasıyla alakalı.
- She had no idea, but I looked into the dates and the location and I think it may relate to an investigation you were working- - the disappearance of Reven Wright.
Efendim, Reven Wright davasında yeni bir tanık ortaya çıktı.
Sir, a new witness just came forward in the Reven Wright case.
Reven Wright, Adalet Bakanlığı'nın ikinci en üst düzey yetkilisi.
Reven Wright, the second highest ranking official in the Justice Department.
Donald, Reven Wright olayını bırak.
Donald, enough with the Reven Wright thing.
Krilov'un, Ressler'ı, Hitchin'ın onu Reven Wright'ın cinayetine bağlayabilecek bir tanık kaçırdığına programlamış olduğunu düşünüyoruz.
- and pumped full of drugs. - We think Krilov somehow programmed Ressler to believe Hitchin abducted a witness that could connect her to Reven Wright's murder.
Şimdi Bayan Hitchin, Reven Wright cinayetinin ana şüphelisidir.
Now Ms. Hitchin here is a prime suspect in Reven Wright's murder.
Hayır, seni Reven Wright'ın cinayetine bağlayan tek kişi o olduğundan onu göz ardı etmen mümkün değil.
No, there's no way you let her out of your sight, not when she's the only person that can tie you to Reven Wright's murder.
Hitchin'in adamlarının Reven'in cesedini imha ettiğini gören bir tanık buldum.
I found a witness who saw Hitchin's men dispose of Reven's body.
Reven Wright'ı öldürdüğünü biliyorum.
I know you killed Reven Wright.
Reven Wright nerede?
Where's reven wright? Last time we talked,