Riordan tradutor Inglês
171 parallel translation
Pants Riordan adında batı yakasının kabadayısı hakkında bir şeyler biliyor musun?
You know anything about a West Side hoodlum called Pants Riordan?
- Riordan duruşmasına başlayacağım.
- Well, I start the Riordan trial Monday.
Bay Riordan sigorta şirketinden.
Mr. Reardon's from the insurance company.
Nick, Bay Riordan'ı Pluthner'a götürüp tanıştır.
Nick, you take Mr. Reardon down to Pluthner and introduce him.
Mr. Pluthner, bu bey Mr. Riordan.
Mr. Pluthner, this is Mr. Reardon.
Ben Riordan.
This is Reardon.
Burada herkes Mary Ellen'ı "Queenie." diye çağırır Mr. Riordan.
Around here, Mr. Reardon, they all call Mary Ellen "Queenie."
Bu bey Mr. Riordan.
This is Mr. Reardon.
Doğal nedenlerden dolayı mı öldü Mr. Riordan?
Was it a natural death he was dying, Mr. Reardon?
Buyurun Mr. Riordan.
Sit down, Mr. Reardon.
- Onu tanır mıydınız Mr. Riordan?
- You knew him, Mr. Reardon?
Mr. Riordan öldürülmesini araştırıyor.
Mr. Reardon is investigating his death.
Ole'yi bu öğleden sonra gömüyoruz Mr. Riordan.
We're burying Ole this afternoon, Mr. Reardon.
Riordan, Ole'yi kim öldürmüş bulursan bundan haberim olsun.
Reardon, if you ever find out who killed Ole, let me in on it.
Riordan, sigortacılığı bilirsin.
Reardon, you know the insurance business.
Riordan.
Reardon.
- Bay Riordan?
- Mr. Reardon?
- James Riordan?
That's me. - James Reardon?
İlgilenmiyorum Mr. Riordan.
Not interested in insurance, Mr. Reardon.
Bak Riordan, üzerime bir şey yıkmak istiyorsan, durma, bunu hemen yap.
Solid. Look, Reardon, if you're trying to pin anything on me, go right ahead.
Bu gerçekten doğru mu Riordan?
Is that on the level, Reardon?
Sana bir şey söyleyeyim Riordan.
I'll tell you something, Reardon.
Baksana Riordan. Onunla karşılaşırsan, bundan haberim olsun, olur mu?
Say, Reardon. if ya do run on to her, let me know, will ya?
Riordan konuşuyor.
Reardon speaking.
- Riordan nerede?
- Where's Reardon?
- Riordan benim.
- I'm Reardon.
- Ne hakkında ne diyeceğim Mr. Riordan? - $ 254,912 hakkında.
- How about what, Mr. Reardon?
Beni tutuklatabilir misin Mr. Riordan?
Can you put me away, Mr. Reardon?
Sizi kandırmıyorum, Mr. Riordan.
I'm not stalling, Mr. Reardon, not now.
O eski Kitty Collins bile kimseyi gammazlamadı Mr. Riordan.
Even the old Kitty Collins never sang, Mr. Reardon.
Mr. Riordan, bir şeye inanmanı istiyorum.
Mr. Reardon, I'd like you to believe something.
İşte hepsi bu kadar Mr. Riordan.
And that's it, Mr. Reardon.
Buradan çıkalım Mr. Riordan. Bunaldım.
Let's get out of here, Mr. Reardon.
- Her şeyi nasıl anladın Riordan?
- How'd you figure it, Reardon?
Tebrikler Mr. Riordan.
Congratulations, Mr. Reardon.
Riordan, sen doktorsun.... bu kahve bir adamı öldürmek için yeterli, değil mi?
Riordan, you're a doctor.... this coffee is enough to kill a man, isn't it?
- Riordan!
- Riordan!
Bayan Riordan burada değil, o zaman?
Mrs Riordan not here, then?
Unutuyordum... Bayan Riordan'ı bu gece arayan oldu mu?
I forget... was someone calling for Mrs Riordan, tonight?
İyi akşamlar, ben Dr Clive Riordan.
Good evening, this is Dr Clive Riordan.
Doktor şu an son hastasıyla, Bayan Riordan.
The last patient's with the doctor now, Mrs Riordan.
- Dr. Riordan?
- Dr. Riordan?
Ve talimatlarım ve Bayan Riordan'ın açıklamaları verildi.
And I was given my instructions and the statement made by Mrs Riordan.
Araştırdık... ve Bayan Riordan'la Kronin arasındaki "kaçamak dostluğu" onaylayacak bir şey bulmadıkça sizi üzmemeye karar verdiğimizi söylemeliyim.
We checked up... and as we could find no confirmation of any such shall I say "surreptitious friendship" between Mrs Riordan and Kronin we decided not to upset you needlessly.
Evet, ben Bayan Riordan.
Yes, Mrs Riordan speaking.
Ben Bayan Riordan.
This is Mrs Riordan speaking.
Plakası ne, Bayan Riordan?
What is it, Mrs Riordan?
Kocanıza hayran olduğumu söylemeliyim, Bayan Riordan.
I must say I admire your husband, Mrs Riordan.
Sevgili Bayan Riordan, başka ne yapabilirim?
Dear Mrs Riordan, what else can I do?
Girebilirsiniz, Bayan Riordan.
You may go in, Mrs Riordan.
Yüzbaºi Riordan, bana sizi bizi korumak için izci olarak... iºe aldigini söyledi.
Capt. Riordan tells me he hired you as a scout... to protect us.