Rsa tradutor Inglês
25,604 parallel translation
Ceset gibi ağır bir şey taşırsa peki?
What if he does lift something heavy, like a body?
- Yine de taşırsa ne olur?
- But what happens if he does?
Spermini çubuğa boşaltırız o da olumsuz sonuç alırsa testin dandik mal olduğunu anlamış oluruz.
Run his stuff through the system, and when we see he gets negative results, we'll know these things are bogus.
- Şeyde... - Ona bir daha geç kalırsa maaşından 10 günlük kesinti yapacağımı söylemiştim.
- I told him that if he was late again, he'd be facing a ten day RIP.
Hector duygusal davranıp bir şeylere kalkışırsa ve bu iş Clare'i bulamadan sızdırılırsa, kız kesin ölür.
If Hector's out there acting on his emotions, snooping around, and this thing leaks before we find Clare, she's as good as dead.
Hector duygusal davranırsa, kız kesin ölür.
If Hector's out there acting on his emotions, she's as good as dead.
Eğer Mossad Steven'ın yerine dair ipucu alırsa, sadece bir sezgi olsa bile, bana haber ver, lütfen.
If Mossad should get wind of Steven's whereabouts, even if it's just a hunch, you contact me, please.
Gerçek manada öyle görünüşe bakılırsa.
Quite literally, by the looks of things.
Eğer Times'da iyi eleştiriler alırsa, Benim hayat hikayemin film hakları onundu.
So I told him if he got a good review in the Times, my life rights were his.
Gölgelere bakılırsa 1.80 metre boylarında.
That could be Ihab Rashid.
Ve bu olduğunda, o sırt çantalı kız gibileri buralarda çoğalırsa çok insan ölür.
And when that happens, and that girl with the backpack gets further than her dorm room, people are going to die.
Anketlere bakılırsa değil.
Not according to the polls.
Olasılıklara bakılırsa, bu cesaret değil, cinayet olur.
That is not courage in the face of odds. That's murder.
Peki sonra işler karışırsa ne yapacaksın?
What about after it wears off?
Eğer Bonnie uyanırsa, öldüreceği ilk kişi sensin.
And if Bonnie wakes up, you're the first person she kills.
O şey dünyaya salınırsa, bizler..
If that thing's allowed to get out in the world, we're...
Senin, pilotunun ve planının biraz kardeş sezgisiyle izini sürmem göz önüne alınırsa evet, Damon, aslında öyleyim.
Wow. Considering the fact that I tracked down you, your pilot and your plan, all in a little bit of brotherly intuition, yes, Damon, as a matter of fact, I do.
İkimiz de kalp nakli olmazsa % 100, kan alırsa % 10 ölüm şansı olduğunu biliyoruz yani istatistiksel olarak riske rağmen ameliyatı yapmak daha mantıklı.
We both know there's a 100 % chance that she'll die if she doesn't get the heart and only 10 % if you use the blood, so, statistically, it makes sense to do the surgery
Ayrılırsa bilgim olsun.
Keep an eye on him. Let me know if he leaves.
- Birisi Nick'in yanına yaklaşırsa beni ara. - Tamamdır.
If anybody goes near nick call me.
Eğer karşılaşırsanız, sana ulaşırsa şunu bilmesini istiyorum sen sevdiği Lucifer'ın durumu pek iyi değil
If you should cross paths, if he should reach out to you, he should know this - - Lucifer, his favorite, isn't doing so well.
Biri gelip de tam şu anda kapınızın kilidini kırsa ne yapacağınızı bilemezdiniz hem de hiç.
If somebody came along and broke the lock right now, you wouldn't know what the hell to do with yourself... wouldn't have a clue.
Bana kalırsa o daha iyi bir seçim.
I'm saying he's the better choice, so...
Bir... Irene eğer serbest kalırsa toplum için tehlikeli olur mu?
One... if released, does Irene pose a danger?
Eğer Annalise lisanssız kalırsa, bu çocuğa yardım etmemiz hala yasal olacak mı?
If Annalise is suspended, is it even legal to help this kid?
Kan kokusu alırsa öldürmek için harekete geçer.
If she smells blood, she goes in for the kill.
İçinizden birinin yaptığı kanıtlanırsa bunun anlamı hep birlikte yaptığınızdır.
So if there's proof one of you did it, it proves you all did it.
Ama eğer motorunuz parçalanırsa, diskalifiye olursunuz.
But if your bike breaks down, you're out.
Eğer Harley Davidson bu yarışı onaylarsa ve birisi yaralanırsa ya da daha kötüsü, ölürse...
If Harley-Davidson endorses this race and someone gets hurt, or worse, killed...
Arkasındaki kampüs kütüphanesi ve tutuklandığında giydiği kıyafete bakılırsa bu da Louis Bowman arabasından çıkıyor.
This is the campus library behind her, and based on the clothing he was wearing when he was arrested later that night, this is Louis Bowman getting out of his car.
Phoebe'nin özçekimine inanılırsa Louis Bowman Marissa Kagan'ı öldürmüş olamaz.
if Phoebe's selfie is to be believed, Louis Bowman could not have killed Marissa Kagan.
Böylece belge sızdırılırsa nereden geldiğini anlayacak.
So that if the document was leaked, he would know where it came from.
Görünüşe bakılırsa adam kasadaki parayı istiyormuş.
Apparently, the guy wanted the cash drawer.
- Şimdi bırakırsa sonucu ölümcül olur.
How long?
Sanırım birisi öyle görünmesini istemiş Corso yakalanırsa falan diye.
I think someone wanted it to look that way in case Corso ever got caught.
Kendi ekimimizi yaparız... Eğer yeterli ışık alırsa.
We'll do our own planting... if there's enough light.
FTL tamir olur ve çalışırsa, hemen sıçrayacağız.
Once we get the FTL up and running, we'll make the jump.
Polis sıkıştırırsa bize zaman kazandıracağını biliyorum.
I know that you're not gonna roll on us if the cops squeeze you.
Dün patlamanın olduğu yerden kaçtığı göz önüne alınırsa şüpheli listesinin en tepesinde yer alıyor.
Given the fact that he fled the scene of an explosion yesterday, he's at the top of our list.
June yakıtını boşaltırsa, uçak o an dalışa geçecektir çünkü ok kanatlı uçakların süzülme yeteneği bir kayanınki kadardır.
If June does a fuel dump, the plane will plummet instantly, because swept-wing aircraft have the glide capacity of a rock.
İşler kızışırsa kahraman olmaya kalma.
If things get hot, don't be a hero.
Sly bakarayı kazanırsa tabii.
So long as Sly wins at baccarat.
Birisi senden bir şey almaya çalışırsa, geri al.
Someone tries to take something from you, you take it back.
Bana kalırsa da Bellevue Tımarhanesi'ne postalayalım.
I say we ship'em to the boys in Bellevue Mental Hospital.
Yaraların iyileşmiyor. Ve yaran ağırsa, kan kaybından ölebilirsin.
Your blood doesn't clot, wounds can't heal, and if it's bad, you can bleed to death.
Eğer etmezsen ve beni ısırırsa, iki zombiyle uğraşman gerekecek.
If you don't, and I get bitten, then you'll have two zombies to deal with.
Görünüşe bakılırsa dersine biraz daha çalışmalısın.
Sounds like you got some more homework to do.
Geçidi kapatırsa Doğu kıyısından asker ve malzeme gelemez.
Well, if he destroys the pass, there's no way of transporting soldiers and supplies from the East coast.
Ve bu değerlere bakılırsa oldukça büyük bir aberasyon. Bu kadar alarma gerek var mı?
Is there really cause for all this alarm?
Seslere bakılırsa arkadaşlarını gemiye alıyor.
And by the sound of it, he's letting his buddies onto the ship.
- Görünüşe bakılırsa aberasyonu bulduk.
Looks like we found our Aberration.