Rémi tradutor Inglês
304 parallel translation
Pierre seni bulması için Rémi'yi gönderdi.
Pierre sent Rémi out to find you.
Le Stephanois'yı halletmeni istiyorum.
Rémi... I want you to take out the Stephanois.
- Haydi git, Rémi.
Go on, Rémi.
Rémi için geldim.
It's for Rémi.
- Burada ne işin var? - Rémi'ye mal getirdim.
- What're you doing here?
Pierre mi gönderdi seni?
- I have Rémi's stuff. Pierre sent you?
- Bagatelle'e gidiyoruz, Rémi.
- To Bagatelle Park, Remi.
Rémi işini çok iyi yapan biridir.
Remi is devoted to me.
Rémi geldi.
There's Remi.
Giysilerimi hazırlayın ve Rémi'yi çağırın.
Get my dinner clothes ready, and tell Remi.
Acele edin, Rémi.
Hurry, Remi.
Rémi! Bir şeyler yemeye gidin.
Remi, get something to eat.
Hayır, Rémi.
No, Remi.
Rémi, kıs kıs gülmeyi kes yoksa pataklarım.
Remi, stop sniggering or I'll give you a whacking.
Rémi, seni seviyorum.
Remi, I love you.
Acaba Rémi "Seni seviyorum" demesini biliyor mudur?
Does Remi know how to say "I love you"?
Rémi mavi gözlü, beyaz bacaklı, ince boyunlu karnıbahar kulaklı...
Remi has blue eyes, white legs, a scrawny neck... cauliflower ears and a willie the shape of..
Lau idim, Marc idim, Rémi idim.
I was Lau, I was Marc, I was Remi.
Kanepede, Rémi'nin yanına oturdum.
In the coach, I sat next to Remi.
Biraz remi oynamak istiyorum.
I want to play some rummy.
Özür dilesen iyi olur, yoksa seninle remi oynamaz.
You'd better apologize, or she won't play gin rummy with you anymore.
Bayağı sert vurdu. Remi!
Boy, did she give me a crack.
9,000 yen, remi kur.
Uh, 9,000 yen, official rate.
- Hadi biraz remi oynayalım.
Let's play some rummy, huh?
- Remi oynamak ister misin?
- Wanna play some rummy?
Sürekli remi oynadı sen bir de benim sürekli ne yaptığımı tahmin et.
Played gin all the time, and guess what I did all the time.
Hatta büyükbabayla remi oynamaya bile gönüllü olabilirim.
I might even volunteer to play gin with granddaddy.
Şimdi cin remi oynarken ilk öğrenmen gereken şey, yere atılan kartlardan gerçekten işine yaramayanı almamaktır.
Now, the first thing to learn in playing gin rummy is never take a card from the exposed pile unless you really need it.
Hiç'Remi Martin'içtin mi?
Did you ever drink'Remi Martin'?
Remi bir talepte bulunmamıştım.
I didn't make an official request.
Şimdi seni remi olarak kutlayabilirim, Filip.
Now I can congratulate you officially, Filip
Remi.
Gin.
Kâğıt oynamıyoruz, remi oynuyoruz.
We are not playing cards, we are playing gin rummy.
- Remi!
- Gin!
Remi!
Gin!
Anne, bundan sonra seninle remi oynamıyorum!
Mom, I am not playing gin with you anymore!
Sen ve ben en iyi sohbetlerimizi remi oynarken yapıyoruz.
You and I had some of our best talks over a game of gin rummy.
Onlar Remi vautrot'nun mekanında dalaştılar.
They got in a brawl at Remi vautrot's pit stop.
Bir şezlong ve güneş kıremi al, çünkü asla o plajdan çıkamayacaksın.
Get a blanket and suntan lotion,'cause you'll never get off that beach.
F.B.I.'ın suç laboratuarını kurma sebebi bu... bu "Remi Cin ( iskambil oyunu )" tartışmalarının derinine inmek.
That's why the F.B.I. built the crime lab... to get to the bottom ofthese critical gin rummy disputes.
Remi oynamak ister misiniz?
Do you like to play rummy?
Remi!
Remi!
Mala, Remi,
Mala, Remi,
- Bende 10'lulardan Per var. - Yâda dini remi olarak havarilerden Per.
- Or, as we say in religious rummy... a pair of apostles.
hayır, hayır, hayır. burada özleyeceğim tek şey... sadece sensin.
No, no, no. Yo, Remi.
hey, Remi. sana göre hala Bayan Panos, Nicky.
Still Miss Panos to you, Nicky.
ben Remi.
This is Remi.
biliyorsun, ben senin kahrolası böceklerinden biri değilim, Remi.
You know, I'm not one of your goddamn insects, Remi.
Remi... uh... bu ne be?
Remi... uh... What the hell?
dinle, Remi, bunun muhtemelen... büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu biliyorum... gösterdikleri tepkiden dolayı aileleri suçlayamazsın.
Listen, Remi, I know this is probably... all a big misunderstanding... but you can't blame some of the parents for over reacting.
Remi?
Remi?