Skate tradutor Inglês
1,099 parallel translation
Eğer kaymayı bu kadar çok istiyorsan niye bana gelmedin?
If you wanted to skate so badly, why didn't you come to me?
Bu akşam yarışmamız var.
We have to skate tonight.
Sıradaki patenciler : Kate Moseley, Douglas Dorsey.
Next to skate Kate Moseley, Douglas Dorsey.
Kalan yer, iki çiftten birinin olacak Moseley-Dorsey veya Weidermanlar.
The remaining spot will go to one of the two teams left to skate : Moseley-Dorsey or the Weidermans.
Yarıştan sonra mı?
After we skate?
Bu öğleden sonra son kayışım olacak.
This afternoon is my final skate.
Geriye, Silkov-Brushkin ile Kate Moseley ve Doug Dorsey kaldı.
Still to skate are Smilkov-Brushkin and Kate Moseley and Doug Dorsey.
... Bugün oraya çıkmanız ve bu insanlar için sizi daha önce izlediğim gibi kaymanız.
If you would go out there today and skate for these people the way I have seen you skate.
Kay, seni küçük pi - "
Skate, you little bast- - " [Gasping]
Seninle kaymamı istiyorsan hokey oynamak zorundasın
So what? You want me to figure skate, then you gotta play hockey.
Kaymayı bilmiyorum
I don't know how to skate.
6 yıl boyunca... Sana nasıl kayacağını, Nasıl sayı yapacağını.
For six years... I taught ya how to skate, I taught ya how to score.
Aptal kaykaylar.
Stupid roller skate.
Ellerini çim biçme makinasının altına sokup sıkışan şu kaykayı çıkarabilir misin?
Can you reach under that mower and pull out that skate?
Onlara kaymayı öğreteceğiz...
We'll teach them to skate- -
Ne harika değil mi Marian, her zamanki gibi, meselenin etrafında dönüp durarak, küçük oyunumuzu oynuyoruz.
Isn't it wonderful, Marian, how we can skate around an issue... always playing our little game?
- Central Park'ta paten kayarız. - Bir liste hazırlarız.
- Ice skate in Central Park.
Şimdi hep beraber, kayın.
Now as one, skate.
Ölmeden önce babam dedi ki... en mutlu olduğu zamanlar... beni evimizin oradaki gölette kayarken gördüğü zamanlarmış.
Before he died, my dad told me... that his happiest times... were watching me skate on this pond we had behind our house.
Ben de kayabilirim.
i can skate.
Evet o da kayabilir
Yes, he can skate.
- Gnaghi kaykay bile süremez.
- Gnaghi can't even roller-skate.
Bana arazi olan bir pislik diyebilirsin.
Nigger, ain't nothin wrong with no skate. You could just call me a skating'motherfucker.
Bana fırsat verseler, hemen buradan arazi olurum.
I skate my ass right out of here, they give me a chance to.
Burada kayamazsınız, biliyorsunuz.
You know you can't skate in here.
"Bu gece burada bu takımlardan biri Stanley Kupası ile sahada paten yapacak"
One of these clubs is going to skate with Lord Stanley's cup here at Civic Arena Ice tonight.
"Şaşırtıcı, Brad Tolliver..." "40 derecelik ateşi ile yürüyemeyecek durumda olmasına rağmen bugün oynayacak"
Amazingly, Brad Tolliver will play... even though he could hardly walk today much less skate with a fever of 104.
Bazı Neanderthallere buzda kaysınlar diye 40 milyon dolar veren ben değilim.
I'm not the one paying some Neanderthal 40 million dollars to skate up and down the ice.
ileri kayacak "
He'll skate ahead.
Şimdilik sadece korodayım ama biraz da paten kayacağım, büyük televizyon programlarına bir giriş yapacağım diyebiliriz.
I'm just one of the chorus, you know, now, but... Well, actually, I do skate this one medley. It's kind of a, you know, salute to great TV shows.
"Suç Ekibi" nde Peggy Lipton rolünü oynayacağım.
I skate the Peggy Lipton part in The Mod Squad number, you know?
Buz pateni sahasında provadaymış.
First Korean Baptist Youth Group rehearsing at the Skate on State.
Paten yapacağım.
I am going to skate.
Paten yapan, puro içen bir evcil hayvan istiyorsanız aile kurmayı düşünmenin vakti gelmiştir.
If you need a pet that can roller-skate and smoke cigars it's time to think about a family.
Sanırım kaymaya devam edeceğim Pooh.
- I think I'll skate away now, Pooh.
HAdi millet, kaymamız gerek.
Come on, guys, we could skate out there.
* Fulton harika, Fulton harika bir yıl önce kayamazdı bile * *
* Fulton's great, Fulton's great Ayear ago, he couldn't even skate * *
Sadece kaymanı istemiyoru.
He won't let you just skate by.
- İyiyim, kayabilirim.
- I'm okay. Here, I can skate.
- Ve şimdi Ducks dan iki adam cezalı durumda.
- and now the Ducks will have to skate two men down.
Rockefeller Center'da paten kaymak istiyorum.
I wanna go back and skate at Rockefeller Center.
Anneanne, buz pateni yapmaya gideceğiz.
Hey, Granny? We're all going to ice skate,
Paten kaymayı öğrendiğimden beri, Hokeye bayılıyordum.
Ever since I was old enough to skate, I loved hockey.
Birini patenimle bıçaklamaya kalktım.
I tried to stab someone with my skate.
Buz pateni yapmasını bilmiyorsun baba.
You don't know how to skate very well, Daddy.
Susie'yi ben alayım, sen git onunla kay.
Let me take Susie so you can skate with her.
- Tampona tutunup gezinmek.
- Hold on to a bumper and skate along.
Başla!
Skate.
- Yarışmamız lazım.
- Look, we have to skate.
Biliyorum.
- Don't knock skate sharpening. i know.
Bak zenci, arazi olmakta hiçbir sakınca yok.
- You thought this was a skate.