Sorgusuz sualsiz tradutor Inglês
269 parallel translation
Sorgusuz sualsiz!
Without any questions!
Sorgusuz sualsiz.
No questions.
Sorgusuz sualsiz, değişiklikler yapmaya başladılar.
They started making changes without reason.
Bir askerin hayatında tek bir gerçek vardır. Varlığının tek sebebi... üstlerinden gelen emirleri sorgusuz sualsiz uygulamaktır.
The truth is that a soldier has but one function in life, one lone excuse for existence... and that is to carry out the order of his superiors.
İnsanların onun böyle bir yere sahip olduğunu sorgusuz sualsiz kabul etmeleri Harry'nin suçu değil.
It's not his fault if people take it for granted that he has a place like that. He's never once said that he had.
Bazı şeyleri sorgusuz sualsiz yapmak zorundasındır.
Sometimes you have to do things without asking.
"Emirlere sorgusuz sualsiz, canım pahasına uyarım."
"I obey without objecting to orders and in the same way I die."
Fakat sürekli tekrar etmeye başladılar... ve gördüm ki hepsinin nedeni aynı : İtaat... sorgusuz sualsiz... içinden mırıldanmadan.
But then they began to repeat... and I saw they all had the same core : obedience... without question... without inner murmuring.
Sorgusuz sualsiz, çeyrek milyon dolar.
Quarter of a million dollars with no questions asked.
O zaman size bunlar da, sorgusuz sualsiz verilecektir.
All of these things shall be yours without the asking.
O zaman postaya ver. 100 doları kap. Sorgusuz sualsiz.
If you do, you drop it in the mail, you get a hundred, no questions.
- Sorgusuz sualsiz mi?
- No questions?
Ama bilirsin... Vekilden gelen emirler sorgusuz sualsiz uygulanır!
But you know... once you receive orders from the Kanto Deputy, that's that!
Sorgusuz sualsiz.
No questions asked.
Sorgusuz sualsiz
Without question or pause
Tümüyle, sorgusuz sualsiz.
Completely, without question.
Bizi sorgusuz sualsiz öldürmek ve düşmanımız olan Vietnamlılardan nefret etmek için eğiten onlardır.
It was they who trained us to kill without question... and to hate our enemy... the Vietnamese.
Sorgusuz sualsiz dediklerimi yap. Soru sorma, cevap verme.
No questions asked or answered.
Sorgusuz sualsiz bedava, canım.
There's no question, is there darling.
Onlara izinsiz girenlerin bizim arazimize kaçtığını... Ve sorgusuz sualsiz öldürüldüklerini söyle.
Tell them that intruders did indeed escape into our grounds and that they were killed without interrogation.
Bütün bunlar sorgusuz sualsiz kendisine sağlanacak.
All this is to be made available to him without question.
- Sorgusuz sualsiz mi komutanım?
Without question, sir?
Sorgusuz sualsiz, emirleri uygulayacak bir robot.
Young marcher. Worldly, evolved.
Bebekler, onları sorgusuz sualsiz alan ailelere verildi.
Their babies went to families who buy them without asking questions.
Sorgusuz sualsiz.
To provoke this atmosphere, this cause.
Bayım, ödül durumları için genellikle "sorgusuz sualsiz" derler.
Well, sir, in a reward situation, they usually say "no questions asked".
Raporunuz, altı bölgede uygulanan sorgusuz sualsiz vurma tutumunu da içeriyor mu?
Does your report deal with the shoot-to-kill policy... operating'here in the six counties?
KUT ve USA tarafından uygulanan, sorgusuz sualsiz vurma tutumuyla ilgili iddialar raporumuzun bir bölümünü oluşturuyor, evet.
Allegations of a shoot-to-kill policy carried out by the RUC... the UDR, and the British Army does form part of our report, yes.
Sorgusuz sualsiz vurulma olaylarını biliyorsunuz?
You know the shoot-to-kill?
Atalarımıza sorgusuz sualsiz itaat etmelisiniz.
Kowtow to our ancestors.
Sorgusuz sualsiz, KITT kendi zamanında olağanüstü bir otomobildi.
KITT was an exceptional car for his time, no question about it.
Sorgusuz sualsiz ona verdim.
I gave him without question.
Ondan benimkini ağzına almasını istiyorum, o da sorgusuz sualsiz yapıyor.
I ask her to suck me and she does.
Sorgusuz sualsiz, birdenbire dükkana giriverdi.
Without any warning, she suddenly enters the store.
Sorgusuz sualsiz... Şimdi, siktir git!
I won't even bother asking this time.
Sana söyleyeceğim şeyleri tam olarak sorgusuz sualsiz yapıncaya kadar onu rehin tutacağım.
I will hold it hostage until you do everything I tell you to accurately, and without question.
Ama eğer içeri saatler sonra girersen, sorgusuz sualsiz, yeni bir aileye hoş geldin demektir.
But if you put in the hours, you're welcomed, without question, into a new family.
Sorgusuz sualsiz. Max, 38'lik plakların yeniden moda olmasını istiyor.
Max would like you to bring back 8-track tapes.
Alman halkının sorgusuz sualsiz desteğini kazanan Hitler artık dünyaya hükmetmeye hazırdı.
Having won the unquestioning support of the German people, Hitler was now ready to dominate the world.
Hayatında bir kez olsun bir şeyi, sorgusuz sualsiz yapamaz mısın?
Don't you do anything reckless.
Crichton sorgusuz sualsiz Zhaan'ın talimatlarını yerine getirmem gerektiğini söylemişti.
Crichton said I should follow haan's instructions without question.
Solan- - tek oğlum- - birisi onun zamanının geldiğine karar verdi, ve sen sorgusuz sualsiz koşarak geldin.
Solon, my only son... His rightful time came when someone else decided it should. And you came running, no questions asked.
Aç Gözlülükten Kör Olmuş Bir Halde, Sorgusuz Sualsiz Yüzükleri Aldılar.
Blinded by their greed, they took them without question.
Mektupların sorgusuz sualsiz dönmesini sağlarım.
I'll see they get back, no questions asked.
- Sorgusuz sualsiz.
- No questions are asked.
"Sorgusuz sualsiz" cümlesinin neresini anlamadın?
What part of "no question asked" do you not understand?
Bilmem gerekmeyen şeyleri bile sorgusuz sualsiz kabul etmeye yanaşmadığım için beni affedin efendim.
And you will forgive me, ma'am, if I have fallen out of the practice of quietly accepting the idea that there are some things that I don't need to know.
Bu sırada da ikimizi de, bize sorgusuz sualsiz güvendiğine ikna etmelisin.
All the while making us both believe that you trust us without question.
Ama cehennemin hiçbirimizi sorgusuz sualsiz kabul etmeyeceğinden eminim.
But I sure as hell won't let any of us be taken for granted.
Peki sorgusuz sualsiz ne istiyorsa yapıyor olmamız senin de dikkatini çekti mi?
But have you noticed how we all just kind of do what she says, don't ask questions?
Bundan daha da öte, ona şahsen söz verdim eğer onu incitirsem, Sorgusuz sualsiz evi derhal terk edeceğime dair.
Even more than that, I gave her my solemn vow if I did ever hurt her, I would leave immediately, no questions.