Taipei tradutor Inglês
205 parallel translation
Taipei'den daha iyi br doktor bulmalıyız!
We should see a better doctor in Taipei.
Yani onun Taipei'deki tedavi masraflarını ödeyebilriz!
That means she will be able to go to Taipei.
Taipei'ye gidebiliriz
We can take her to Taipei now.
Taipei'li çocukla oynuyordu.
He was playing with the kid from Taipei
Hemen Taipei'e gitsek iyi olur.
We better go to Taipei soon
Koca kafa Taipei'de ki ablasına gideceklerini söyledi mi hiç?
Did they head for Taipei for Big Head's sister?
Dedem Taipei'ye annemizi ziyarete gidemedi.
Now Grandpa can't go to Taipei to see mom
Tung-tung hazırlık kursu için Taipei'e dönecek.
Tung-tung will go to the orientation course in Taipei
Ben Taipei'e gidiyorum.
I'm leaving for Taipei.
1949'da Taipei Eğitim Bürosu'nda okul müfettişi oldu.
In 1949 my father was transferred to Taipei Educational Bureau as the Supervisor.
Annem benden Taipei İstasyonu'nda Chen'i görmemi istedi. O askeri polis.
I remember Mom told me to look for Ah-chen at the train station.
Orada okuyamadım.
I couldn't go to Taipei for First Girls'High.
Taipei'deki hastaneler daha iyi.
Besides, the hospital facilities are better in Taipei.
Bana, Taipei, 24 numarayı bağlayın.
Give me Taipei 24.
Annem, senin, Taipei'de dostların olduğunu söylüyor.
Mother says you have friends in Taipei.
Taipei'deki arkadaşlar araştırıyorlar.
Friends in Taipei have made enquiries.
Belki Taipei'deki arkadaşlar erken salınmasını sağlarlar.
Maybe friends in Taipei will be able to obtain his release earlier.
Taipei 24 numara, lütfen.
Get me Taipei 24.
Tayvanlı vatandaşlar ayın 27. günü gecesi, Tayvan'daki tetkikler esnasında maalesef, bir kişi öldürüldü.
Citizens of Taiwan : On the night of the 27th, during an investigation in Taipei,... unfortunately someone was killed.
Taipei'yi terk etmeliyiz.
We have to leave for Taipei.
Bugün radyo, Taipei'deki Tayvanlılarla, yerli halk arasındaki isyanlardan bahsetti.
Today, the radio spoke of riots in Taipei between Taiwanese and mainlanders.
Wen-ching'le birlikte Taipei'ye gidecekler.
He is going to Taipei with Wen-ching.
Taipei'de pek çok insan öldü.
Many in Taipei died.
Taipei'deki her yeri araştırdım ama hiç haber alamadım.
I searched and asked all over Taipei but have no news.
Taipei geçici başkent oldu.
Taipei becomes provisional capital.
Geçtiğimiz hafta adını Taypey'in en iyi bekarlar kulübüne kaydettik. Sana bir bilgisayar formu gönderecekler. Rüyalarındaki kadını tarif edeceksin.
Last week we enrolled you into Taipei's best singles club... and they'll send you a computer form... for you to describe your ideal woman.
Taypey'den yeni geldi.
Just arrived from Taipei.
Taipei'ye bakan bir penceresi var.
There is a window view overlooking Taipei.
Şimdi Jin-Rong Taipei'de yalnız olduğuna göre....
Now that Jin-Rong is alone in Taipei....
- Taipei'ye alışabildin mi bari?
- Are you used to Taipei yet?
Ve Chiang Bi-Yu, Taipei'de bir radyo istasyonuna katıldı.
And Chiang Bi-Yu joined a radio station in Taipei.
Ben Hou, Taipei Polisi.
I am Hou of the Taipei City Police.
Taipei'in tadını çıkar bu akşam.
Enjoy your evening in Taipei.
- Taipei Emiyet Müdürlüğü - - Longshan Branch -
TAlPEl city police office LONGSHAN BRANCH
Shinjuku Polis Departmanından Tatsuhiko Kiriya ile ilgili... Tayvan'da yetkisiz bir şekilde araştırma yürüttüğü, Taipei Emniyet Müdürlüğü Longshan Bölgesi tarafından bize doğrulanmıştır.
We have been informed that detective Tatsuhiko Kiriya of the Shinjuku Police conducted unauthorised police investigations in Taiwan confirmed to us by the Taipei City Police of Longshan District.
Taipei'de sanırım vakit geceydi.
It must be night at Taipei.
Taipei'de gözlerimi açtığımda öğleden sonraydı.
It's afternoon when I wake up in Taipei.
Hong Kong'a dönmeden önce Taipei'da kaldım.
I stayed in Taipei before returning to Hong Kong.
Biz Taipei'den geliyoruz.
We are folks from Taipei.
Bizi Taipei'ye dönme konusunda bilgilendirin.
Instruct us to return to Taipei.
Liu Hoca ruhların Taipei'ye dönüp sana bir doktor bulmamızı söylediğini anlattı.
Master Liu said the spirits have instructed us... to return to Taipei and find ourselves a doctor.
Los Angeles'tan, Taipey'e gidecek 1955 sefer sayılı uçağın kalkış saati ertelenmiştir.
Flight 1955 from Los Angeles to Taipei has been delayed.
Taipei'de şiddetli yağış bekleniyor.
ln Taipei, torrential rain is forecast.
Seni gerçekten seviyorum Taipei.
I do love you... Taipei.
Taipei!
TAIPEI!
Hey! Taipei sevdin mi?
Do you like Taipei?
Adım Lily, Taipei'de yaşıyorum 22 yaşındayım.
My name is Lily, I live in Taipei. I'm 22 years old.
Taipei'ye kız lisesi sınavına gittim.
When we lived in Hsin-chu, remember I went to Taipei to take the exam for the First Girls'High School?
Babam Taipei'den döndü.
Dad came back from Taipei.
Taipei Müzesi :
Did you know?
İlk aybaşım olduğunda, bana Rockhound yardımcı olmuştu.
What about having a life, Harry? The first time I got my period, Rockhound had to take me into Taipei for Tampax... and then he had to show me how to use'em, Harry.