Therèse tradutor Inglês
313 parallel translation
Thérèse gibi görünmüyor mu?
Doesn't she look like Thérèse?
Bir şey ısıtmamı ister misiniz?
- It's fine Thérèse. - I want to eat cold!
- Böylesi iyi Thérèse. - Soğuk meze istiyorum!
2400 francs
Oradakiler, şunun sesini biraz kısın!
Be fair madame Thérèse...
Yapmayın Madam Thérèse...
I don't care about the Tour de France.
İyi akşamlar!
See you tomorrow, Thérèse.
- Yarın görüşürüz Thérèse.
See you tomorrow! - Get back alive!
- Ne zaman gidersin Thérèse?
Tell me, Thérèse... when would you like to go? In two or three weeks.
Bakın Madam Thérèse, bizden başka kimse yok.
Look, Madame Thérèse, we're the only ones here. The only ones? Only ones?
Thérèse!
What's the matter?
Söylemek istesem bile, gereken kelimeleri bulamam.
And even if I wanted to, I wouldn't be able to find the words. I'm going now, Madame Thérèse.
Söyle Thérèse...
Tell me you're pleased to be going to Chaulieu with me
Madam Thérèse!
Where's she going?
Çok önemli kişiler geldiler ve 24 Kasım 1946'da Albert Langlois'nın madalyasını karısı Thérèse Langlois'ya verdiler. Tören Invalides binasının avlusunda yapılmıştı.
And it was to his wife, Thérèse Langlois... that some very important people... presented Albert Langlois'decoration... on the 24th of November, 1946... in the middle of the courtyard of the invalides.
1936'da ebeveyniyle birlikte Chaulieu'ya geldiklerinde Thérèse Langlois'nın ismi Teresa Gambini idi.
Thérèse Langlois'name was Teresa Ganbini... when she came to Chaulieu in... 1936... with her parents.
Thérèse bir daha evlendi mi? Albert Langlois'nın karısı?
And did Thérèse marry again?
Thérèse Langlois...
- No.
bir daha hiç evlenmedi.
Thérèse Langlois... never married again.
Thérèse Langlois Paris'te kaldı.
Thérèse Langlois stayed on in Paris.
Thérèse Langlois Paris'tedir!
Thérèse Langlois is in Paris!
Thérèse çocuğum...
Thérèse, my child...
Onun için yanılıyor olamam Thérèse.
And that's why I can't be wrong Thérèse.
Ama ben aksini düşünüyorum Thérèse.
But I think it's the opposite, Thérèse.
Geri gel Thérèse...
Come back, Thérèse...
Ama Thérèse...
But Thérèse...
- Peki ama Thérèse... kimliği var mı?
Well, but Thérèse... - has he got any papers?
Thérèse... Makul olmalısın.
Thérèse... you must be reasonable.
Ama şimdi Thérèse, şimdi onu gördün o kim dersin?
But now, Thérèse, now — you've seen him — who is he?
Thérèse, Robert Landais dedi değil mi?
Robert Landais she said, wasn't it?
Thérèse...
Thérèse...
Thérèse Langlois adında bir kadınla evlendiğinizi hatırlamıyor musunuz?
And don't you remember being married, at one time... to a woman called Thérèse Langlois?
Ya Thérèse'i hatırlıyor musun?
- And Thérèse, do you remember?
- Thérèse mi?
- Thérèse?
Sevgili Richard, hatırı sayılır miktarda para kazandığınıza göre belki de 10 yıl önce Thérèse'den 24 saatliğine aldığınız 40,000 frankı iade edersiniz artık.
Since you made a nice amount of money you could maybe pay back the 40,000 that Thérèse lent you, years ago.
Thérèse'i hiç düşünmediniz mi?
Have you thought of Thérèse?
Thérese.
Thérèse.
Taksiye atlayıp Thérese'nin orada yatacağım.
I'll grab a cab and sleep at Thérèse's.
Ancak paran olup Therese ile kaçabilecek duruma geldiğin zaman yeni bir başlangıç yapabileceksin.
You'll only get a new start when you have the cash and can get away with Thérèse.
Therese'nin sırtından geçinmekten usandım.
I'm tired of living off Thérèse.
- Thérese ve Jean?
- Thérèse and Jean?
Bu Thérese Dalmain'i tanıyor muydun?
Did you know this Thérèse Dalmain?
THÉRESE DALMAIN'İN CESEDİ PARÇALANMIŞ ARABASINDA BULUNDU
BODY OF THÉRÈSE DALMAIN FOUND IN HER WRECKED CAR
Hemen Thérese'nin yanına gittim ve can alıcı noktaya geldim.
I ran over to Thérèse's and got to the point.
Sonrasında, kendi güvenliğim için, Thérese'den kurtulmaya karar verdim.
Then, for my own safety, I decided to get rid of Thérèse.
Biz de Thérese'nin yanına gittik.
We ran down to Thérèse's.
Jean Thérese işini halletti.
So Jean handled Thérèse.
Sen yapmadan çok önce Thérese ona haber uçurmuş olmalı.
Thérèse must've tipped him off, long before you did it.
Thérèse'yle beraber olmak gibi.
Like with Thérèse.
Thérèse daha çok bitki gibi.
Thérèse is like a hardy plant.
Thérèse'i çok özledim ve seni seviyorum.
I miss Thérèse very much and I love you.
Tüm dinler yanlış bir öncüle dayanıyor, Thérèse.
All religions are based on a false premise, Thérèse.