Toast tradutor Inglês
7,756 parallel translation
Sıcacıktı.
It was warm as toast.
Güzel kadeh kaldırdın.
That's some toast.
- Kadeh kaldırır mıyız efendim?
A small toast, Your Honor?
Roberta, kadeh kaldırmak ister misin?
Roberta, would you like to propose a toast?
O halde bir kadeh de ben kaldırayım.
Let me propose another toast.
Bence kadeh kaldırmalıyız.
I think we should have a toast. To Charlie.
Sabah kuru tost, öğlen de Bigos yedim.
I had dry toast for breakfast, bigos for lunch.
- Gece yarısı içmek için gidip güzel bir içki bulalım.
Let's find some fancy booze for our midnight toast. Perfect.
Gece yarısı için güzel bir içki bulmam lazımdı.
I needed to find something nice for our midnight toast.
Büyüleyici ev sahibi ve kurul başkanı Andrea Brown adına kadeh kaldıralım.
A toast to our enchanting hostess and committee chair Andrea Brown.
Çikolatalı tost, parça çikolatalı ekmek.
Chocolate toast, chocolate julekake.
En sevdiğin kahvaltıyı hazırladım. Buğday ekmeğinden tost.
I made your favorite, breakfast sandwich on wheat toast.
En azından şampanya içmeye davet edebilirdiniz.
Well, at least you were invited to the champagne toast.
Tost gibi kokuyor ama daha çok bir bomba gibi duruyor.
Ooh, it smells like toast. But it looks like a bomb.
Yanmış ekmeğe bayılırdı ve bir film seyretmek için gitti.
He liked his toast burnt, and he left to see a movie.
Yumurtalı ekmek kızarttım.
Ellen. I made French toast.
Yumurtalı ekmek mi?
Oh, French toast?
İlk vardiyanın şerefine.
A toast to your first shift.
Hazinemi sizle paylaşmak istedim.
I wanted to share my good fortune. A toast.
Bir kadeh kaldırmak şart oldu bence.
Well, I would say that a toast is in order.
Ajan Smith, reçelli ekmek ister misin?
Agent Smith, would you like some toast with your jam?
Gel seni bir pişireyim.
You're toast.
Ve şükran günü kadehi kaldırmandan bahsediyorum.
And, of course, giving the Thanksgiving toast.
Polise bir şey anlatırsan işin biter, eski dostum.
If you say anything to the cops, old sport, you're toast.
Yulaf ezmesi ve tost mu?
Oatmeal and toast?
- Kevin'a kahvaltıda sade tost yapacağım.
I'm just gonna make Kevin plain toast for breakfast.
Şu an burada Tito Ruiz ve tüm Kıkırdayan Domuz şebekesini içeri tıktığı için Dedektif Diaz ve Timi için kadeh kaldırmak istiyorum.
I'd like to propose a toast to Detective Diaz and her task force, who successfully brought down Tito Ruiz and his entire Giggle Pig network.
Kadeh kaldırmayı falan mı bekliyorsunuz?
Are you waiting for a toast?
Hadi tost yapalım!
Let's have a toast!
Ama bizim tosta ve yağa ihtiyacımız var.
Oh, but we need toast and butter.
Evlat, biz buraya ölen bir arkadaşımız için kadeh kaldırmaya geldik.
Son, we're here to toast a fallen comrade.
- Kim yumurtalı kızarmış ekmek ister?
So who would like french toast?
Transilvanyalı kardeşlerim, Paskalya şerefine kadeh kaldırıyorum.
My fellow Transylvanians, an Easter toast.
Kadehimi "Good Vibrations" parçası için kaldırıyorum.
Um, I would like to make a toast... um, to "Good Vibrations,"...
İşte bu dua eden Donna, bir daha vur böyle şerefe olmaz.
It's a prayer Donna, not a toast, come on.
Benden bu kadar, bittim ben.
Enough, man. I'm done, I'm toast.
Hadi içelim, mızıldayan ağlak domuz.
A toast, mewling, sniveling little pig.
Çok özel bir sebeple kadeh kaldırıp Howard'a önemli bir soru soracağım.
I have a really special toast and an important question to ask Howard.
Kadeh kaldırmak istiyorum.
Listen, I want to... I want to make a toast.
- Kadeh kaldırmak istiyorum.
I'd like to make a toast.
Şimdi de Dr. Dre için kadeh kaldır.
Now toast to Dr. Dre.
Bu Tarçın Tost Crunch mi?
Is that Cinnamon Toast Crunch?
Kahve ister misin? Ya da tost falan?
Do you want some coffee or some toast?
- Pazarları ekmek balığı.
French toast on Sundays.
- Kadeh kaldıracağım.
- Toast. - Oh, okay.
Karidesli ekmek?
Shrimp toast, gentlemen?
Kadeh kaldıralım.
A toast.
Peki, neye kadeh kaldırdık Bakan Antonius?
So, what did we toast tonight, Minister Antonius?
Ilya, biliyormusun, seninle kadeh kaldırma istiyorum...
Ilya, you know, I'd love to have a toast with you...
Sağlığına içelim.
Let's drink a toast.
Mısır gevreğim ve tost ekmeğim var.
All-Bran, and toast.