Tuna tradutor Inglês
1,917 parallel translation
Orkinos.
Tuna.
Bilirsin, bu bir ton balıklı makarna, çünkü lezzetli ve kolay, çünkü ne zaman benim için bir yemek yapsan, Sonuç kısmını gerçekten dört gözle bekliyorum. Sen biliyor musun?
See, that's the fun of the tuna pasta toss,'cause it's delicious and it's easy, because when you're cooking for one, it's really important to look forward to the end result.
Bence yeterince kullanılmıyor.. ve kıymeti bilinmiyor, sanki mayonez gibi, aynı zamanda ton balığında zeytin yağını da çok severim.
I think it's not used enough and very underrated, sort of, like, mayonnaise, and I also really love olive oil for tuna.
Ton balıklı makarnayla ve pirinçli ton balığı, ton balıklı sandviç, ton balıklı...
With the tuna pasta and the tuna noodle doodles, tuna sandwiches, tuna...
Bu yüzden de, protein ve lezzet için ton koyuyorum.
And that's why I use tuna for protein and flavor.
Acılı ton balığı alalım mı?
Have some spicy tuna.
Ve yırtıcı balıkların kralı olmanın vakti şimdi geldi ve oraya gidip tatlı tuna balıklarıyla yüz.
And now it's your time to be the king barracuda and get out there and swim with the sweet tuna.
Erişte yanında peynir ya da patates yanında tuna nehrinden yakalanmamış olmak şartıyla balık onun en sevdiği yemeklerdi.
Noodles and cheese... or potatoes and fish... but not from the Danube... were his favourite meals.
- Tuna ezmesine ne diyorsun?
- How about tuna melts?
Tuna güzele benziyor.
The tuna looks good.
- Hadi. - Dedim ya.
It is better than a tuna roll.
Ton balığı banyosu yaptığında çoktandır saçmalıyordun.
You passed ridiculous when you took that bath in tuna fish.
Bir ton balıklı ve bir vejetaryen sandviç.
So, one tuna sub... and veggie sub.
İğrenç ve şişkoyum! Ne?
I'm a fat tuna!
Bir tekneye el mi konulmuş?
A little tuna boat get impounded?
Senatör, sen bekar erkeklerin 90 kiloluk ton balığısın ve... buğdayları samandan ayıklamaya gerçekten zamanın yok, bilirsin, Grace Kellyler'i Britney Spearslar'dan ayırmaya ve işte orada ben devreye giriyorum.
You are the 200-pound tuna of bachelors, senator, and you really don't have time to separate the wheat from the chaff, you know, the grace kellys from the britn spears, and that's where I come in.
Ton balığı, aslında.
Tuna, actually.
Belki bir kutu ton balığı konservesi açıp içeriden havalandırmaya koyup aynı yere geri park edersin.
Maybe you could open a can of tuna and set it inside her a.c. vent. Then park it back on the block.
Somonu, kılıçbalığını, uskumruyu ve ton balığını aşağıdaki dondurucuya, alabalık, levrek, sarıkanat ve lüferi kilere koysun.
Now have him put the salmon, the swordfish, the king mackerel, and the tuna in the downstairs freezer and the trout, sea bass, snapper, and bluefish in the butler's pantry. Salmon, swordfish, king mackerel, tuna downstairs.
Ton, alabalık, sarıkanat, somon.
Tuna and trout and snapper and salmon and - -
İki fileto var, tamam mı? Istakozlu börek, balıklı tako,.. ... iki tane ton balıklı sandviç, biraz balık kızartma ve balık çubukları.
There's two fillets, okay, lobster roll, fish tacos, two tuna-fish sandwiches, some fried fish, and fish sticks.
- Ton balığını koydun mu?
You got the tuna there?
- Çavdar ekmeğine ton balığı. Buğday ekmeğine ton balığı. Sırasıyla mayonezli, mayonezsiz.
Tuna on rye, tuna on wheat, mayo, no mayo respectively.
4 yaşımdan 6. yaş günüme kadar çocuklar benden uzak durdu. Birkaç balığı bulandıkları benzinden kurtarmadığım için.
I was shunned from the age of four until my sixth birthday for not saving the excess oil from a can of tuna.
Köpek Balıkları ayvayı yedi.
You Sharks are tuna.
Vay canına! Sünger üstü ton balığı.
Well, tuna fish on a sponge.
Baharatlı ton balığı alabilir miyim?
Can I get a spicy tuna roll?
Suşi...
Fatty tuna!
Bugün tonbalığımızın geldiğini duyurmak istiyorum.
Today I'll tell you where our tuna comes from.
Kahvaltıda ton balığı yemişti.
She had a tuna sandwich for breakfast,
Ton balığına alerjisi var!
She's allergic to tuna!
- Demek balık yüzündenmiş.
- So it was the tuna,,
Eğer erkek arkadaşımı görürseniz, ona tuna balıklı salata ve yoğurt yiyeceğimi, ve sonra da ameliyathanede olacağımı söyleyin.
If you see my boyfriend, tell him I had some tuna salad and a yogurt, and now I'm off to the OR.
Yapma be Tuna!
Oh, man. Come on, Tuna.
Tuna!
Tuna!
- Tuna!
- Tuna!
Naber, Tuna?
What's up, Tuna?
Menüde tuna balığı mı var yoksa?
We gonna have some tuna for dinner?
Eminim tunadan sıkılmışsındır.
I bet you're sick of tuna.
Her akşam her akşam çekilmez doğrusu.
You've probably tuna every night.
- Tuna!
Tuna.
Evet, hiçbir şey ton balıklı, peynirli güveç kadar üzgünlük ifade edemez.
Yeah,'cause nothing says I'm sorry like a tuna cheese casserole.
Pastırmalı sandviç, çizburger sarısı dağılmadan kızartılmış yumurta, kızarmış kanat ızgara sosis sıcak ton balığı ve kızarmış tavuk şinitzel de size olmalı.
BLT, cheeseburger, well-done, fried egg on white, hot wings, smoked sausage, tuna melt, and the chicken fried steak must be for you.
Tamam, bu gerçekten hoş bir rüyaydı. İkimiz de aynı rüyayı gördük.
You have a tuna dream, we have it to both.
Tahinli Ton balığı var fırında.
There's some tuna tahini in the oven.
Tuna.
Tuna andoodles.
Nis usulü salata yaptım, ton balıklı.
I made a salad niçoise. It's got tuna.
Ben orkinos balığı gibiyim.
I'm like a tuna.
Fanny ve ben ton balığını severiz.
Fanny and I love tuna fish.
- Vay canına. - Eğer dışarı çıkarsan...
They got a softshell crab roll better than a tuna roll.
- Ton balıklı sandviç? - Ben de bunu düşünüyordum.
- Tuna fish sandwiches?