Tune tradutor Inglês
3,330 parallel translation
- Bilmem. Konu spor oldu mu duymazdan gelirim.
I don't know, but you know when it's about sports, I tune out.
Tek ihtiyacınız olan şu radyolardan biridir, çünkü radyoyu ayarladığımız zaman onu bir çeşit ışık olan radyo dalgalarına dönüştürüyoruz.
You just need one of these. A radio. Because when we tune a radio, we're tuning in to a form of light.
Ben de adama bakıp kendi kendime "tamam, fırsat elime geçince bu piçin işini bitireceğim" diyordum.
And so I'm just looking at him. I'm thinking to myself, "OK, when I get a chance, I'm gonna tune this motherfucker up."
- Onu izliyor. - En sonda ismimi görmek için.
Tune in and see my name on the credits.
Sırada, Shinjuku'dan Maria tarafından gönderilmiş kalpleri eriten bir mektubumuz var.
Next, we have a heart melting letter here from Maria in Shinjuku. Maria wrote, whenever I'm alone, I always tune in. Thank you for your support.
Bize bir bukle mırıldansan?
Can you belt out a tune for us?
Onun iyi bir adam olduğunu sanıyorsunuz.
It'd change your tune if you saw what he did at the Ryans'farm.
Birbirimizle aynı iletişim kanalındayız, iletişim halindeyiz.
In-tune with each other, in-touch.
Ama bir şekilde... Romeo ve Juliet gibi ailelerimiz kanalı bulamıyorlar.
But somehow... just like Romeo and Juliet our parents just don't tune in.
Duymazdan mı geliyorsun beni?
Do you just tune me out? I wish I could.
Çalışma onları zorlamıyor, onlar da umursamaz hâle geliyorlar.
The work doesn't challenge them, so they tune out.
Gus, Neil'in takım tarihinin en genç genel menajeri olduğunu ve ilk büyük işinin Izzy jackson'a zamanın en pahalı çaylak sözleşmelerinden birisini imzalatmak olduğunu biliyor muydun?
Gus, did you know that Neil here is the youngest GM in team history? And that his first big move was signing Izzy Jackson to one of the richest rookie contracts ever to the tune of $ 12 million dollars?
"Yeni bir şarkıyla dans ediyor."
"Dancing to a new tune."
Kırmızı kurdele kesmek yerine şu tuşa basarak 7,000,000 dolar bağışlıyorum.
I don't get to cut a red ribbon, but I do get to press this button... to the tune of $ 7,000,000 dollars.
Kırmızı kurdele kesmek yerine şu tuşa basarak 7,000,000 dolar bağışlıyorum.
I don't get to cut a ribbon, but I do get to press a button... The tune of $ 7,000,000 dollars.
bu 3 numaran hangisinde bizim melodi çalıyorsa.... bazen kazanmak için kaybetmek gerekir ve her oyunu kazanana "üçkağıtçı" denir.
Okay, now the three numbers have the same caller tune... At times, one has to lose to win, and that player is'The Ultimate Winner'so what?
şimdi bütün bu numaraların melodilerini kontrol edelim.
Now you get a list of all prepaid numbers with this caller tune.
- Akort et- - Akort et.
You should tune - - you should tune it.
- Sen akort et.
- You should tune it. - You should tune it.
Müvekkilinin kaçamağı ona 60 milyon dolar'a mal olacak.
Your client's little transgression just triggered item five... to the tune of $ 60 million.
Neden birden fikrini değiştirdin ki?
Why are you suddenly changing your tune?
Ama bu... ♪ sesimizi güzelleştirecek ♪
- WE ALL STINK! BUT THIS... [auto-tune] * WILL MAKE US ALL SOUND GOOD *
♪ Bu akşam son gülen biz olacağız ♪ Bu berbat sesi siz mi yapıyordunuz.
- [auto-tune] * TONIGHT, WE WILL HAVE THE LAST LAUGH * * HA HA HA HA HA *
Oto-ses olmadan, muhteşem bateri dışında bir şeyimiz yok.
- NOW WHAT ARE WE GONNA DO? - WITHOUT AUTO-TUNE,
♪ Deli gibi davrandığım için özür dilerim ♪ Eğer bu hikayeyi bize önceden anlatsaydın,
WHAT I'M TRYING TO SAY IS... [auto-tune] * I'M SORRY THAT I GOT SO CRAZY *
♪ Senin tam bir kaltak ♪ ♪ olduğunu düşünmezdik ♪
- WELL, IF YOU HAD JUST TOLD US THAT STORY EARLIER, [auto-tune] * WE WOULDN'T HAVE THOUGHT *
♪ İyi geceler Melanie ♪
Melanie : [auto-tune] * GOOD NIGHT, EVERYONE *
Yakında duyacaksınız. Yatırımcıları yaklaşık yarım milyar dolar dolandırdı.
He's bilked investors to the tune of about a half a billion dollars.
Auto-tune efektli şarkı orada epey bir tutulmuş.
The auto-tune thing got kind of big over there.
- Yok, akor atmış galiba.
No, I think it's just out of tune.
Neden bir müzikal şarkısı söylemiyorum?
Why don't I sing a show tune?
Kız melodiyi tutturamdı ama bayağı hevesli söylüyor.
The girl can't carry a tune, but she makes up for it with enthusiasm.
Bay Perez, fikrimizi değiştirmekten memnuniyet duyarız,..... ama bunu Missy ve annesiyle konuşmadan yapamayız.
Well, Mr. Perez, we'd love to... change our tune, but I can't do that without talking to Missy and her mom.
"Otomatikman felaket kurbanı."
"Auto-tune disaster victim."
- Fikrini değiştirmişsin.
You've changed your tune.
Vokal yapmayı, nefes almayı, sesi ayarlamayı öğrendiği gibi değil.
Taught to vocalize, how to breathe and tune the voice.
- Lester, diğer Lester'ı görünce değişimi kabul etti.
As soon as Lester saw the other better Lester, he changed his tune.
Gösterimizde, tecavüz gösterecektik ve tecavüz hakkında bir gösteri melodimiz olacaktı.
On our show, we would have shown the rape and had a show tune about the rape.
Melodiyi bile unuttum.
I forgot the tune also.
Melodisini aklımdan çıkaramıyorum.
I just can't shake that tune.
Aslında ilk hissemi aldım şirketinizi yarım milyar hisse kadar zarara uğrattım.
In fact, I took my initial investment, And I shorted your company... to the tune of 1 / 2 billion shares.
Çünkü kâinatın uyumu bozuldu şimdi.
Because the harmony of the universe Is now out of tune.
Çılgın yunus hakkında ne dersen de ama şarkının hakkını veriyor.
SAY WHAT YOU WILL ABOUT THE CRAZY DOLPHIN, C CAN SELL A TUNE!
* Tonu yakalayamıyorum. *
♪ I CAN'T HOLD A TUNE ♪
Çok iyi ya işte bu güzelim
- Run some pushups or something. $ 20 that I will To tune those.
♪ sabahları bundan güzeli var mı ♪
- [auto-tune] * THIS COFFEE IS DELICIOUS *
♪ portakal suyu ♪
- [auto-tune] * IS THERE ANYTHING BETTER IN THE MORNING *
Dikkat düşman geliyor.
[auto-tune ] * GET OUT OF MY LIFE, YOU CHEATING BASTARD * [ normal voice] OH, WATCH OUT, THE ENEMY APPROACHETH.
Çeviren doctoree
- [auto-tune] * SPEAK FOR YOURSELF *
Yeniden bir şeyler yapman gerekebilir.
♪ For just one night ♪ I might need a little tune-up...
Ya da bi denecik ağzını kapa.
And maybe close your wee mouth, too. [ Singing to tune of "Danny boy" ♪ Oh, Emmy girl ♪