Tâciz tradutor Inglês
6 parallel translation
Ancak bölgemizi tâciz eden sizlerdiniz.
But you are the ones who violated our territory.
Tâciz ettin.
Harass me.
O'nu tâciz etmedim ve bir şey yapması için de zorlamadım.
I didn't grope her and I definitely didn't force her to do anything.
Edward Miller'ı tâciz ederek ne yaptığını sanıyorsun?
What are you doing harassing Edward Miller?
Matt'i tâciz ediyorlardı.. ... ve tâkip edildiğini düşünüyordu.
Matt was getting harassed, and he thought he was being followed.
Onu tâciz falan etmedim.
I'm not harassing him.