Udo tradutor Inglês
73 parallel translation
Ben Tommy Udo.
I'm Tommy Udo.
Tommy Udo'ya telefonla ulaşın.
Get hold of Tommy Udo on the phone. No.
- Buyrun bay Udo.
- Here you are, Mr Udo.
- "Bay Udo."
- "Mr Udo."
Bir de ateş ettiğini gören bir adam var, Udo ona Sammy diyor dilenci gibi bir şey.
Then there's the guy that saw the shooting. A fella that Udo knows, called Sammy. Sort of a panhandler.
Udo ortaya çıktığında adam Larry Young'dan para almaktaymış.
He was coming up to get a buck off of Larry Young when Udo came along.
Udo'nun dediğine göre Sammy ateş ettiğini görmüş ve toz olmuş.
Udo said Sammy saw the shooting and beat it.
Öğrendiği zaman...
I was just thinking of Udo. When he finds out...
Jüri, Udo davası kararını yarım saat önce açıkladı.
The jury came in a half hour ago with a verdict in the Udo case.
Udo'nun Larry Young'ın yüzüğünü aldığı gerçeği bile fayda etmedi.
- Yeah. Even the fact that Udo had Larry Young's ring didn't help.
Udo kararın okunmasının ardından serbest kaldı.
Udo went free as soon as the verdict was read.
Peşine adam taktık ama Udo oldukça hızlıdır.
We got a tail on him, but he's pretty fast.
Onu yapan Tommy Udo muydu?
Was that Tommy Udo that did that?
Beni gördükleri anda Udo'ya giderler.
The minute they saw me, they'd go straight to Udo.
Sence kendimi işe verebilir miyim aklım Udo'nun çocuklarıma yapmayı planladıklarıyla meşgulken.
Do you think I could work while I remember how Udo would plan to take care of you and the kids?
Nick, adamımız yarım saat önce Udo'nun izini kaybetti.
Nick, our man lost Udo about an hour ago.
Elimizde Udo'nun aleyhine bir şey yok.
We haven't got a thing on Udo.
Udo sonraki hatasını yapana kadar sadece.
No. Only until Udo makes his next mistake.
Udo'nun hakkından gelmenin tek yolu var, o da benim yolum.
There's only one way to get Udo, and that's my way.
- Tommy Udo'yla burada buluşacaktım.
- Yes. - I got a date here with Tommy Udo.
- Udo burada değil.
- Udo isn't here.
Dinle beni. Udo benim işim.
Now, you listen to me.
Sen bunun dışında kal.
Udo's my job.
- Tommy Udo'yu arıyorum.
I'm looking for Tommy Udo.
Evet bay Udo?
- Yes, sir? Yes, Mr Udo?
- Ama bay Udo, mutfak kapandı.
But Mr Udo, the kitchen is closed.
Emredersiniz bay Udo.
Yes, Mr Udo.
Emredersiniz bay Udo.
Got it? Yes, sir. Yes, Mr Udo.
Dinleyin, az önce Tommy Udo ile konuştum.
Listen. I just talked with Tommy Udo.
Bu Tama-udo-un.
This is Tama-udo-un.
Merhaba, ben Udo.
- I'm Udo.
- Ben Udo. Kayıt defterini doldurur musunuz.
You need to register in this book, ok?
Çek ellerini, Udo
Hands off, Udo!
Udo!
Udo!
Bir şey yap, Udo!
Do something, Udo!
Vurma, Udo!
Knock it off, Udo!
Bu Udo için.
This one'for Udo.
Bu da Udo'nun babası için.
This one's for Udo's father
Udo'nun adamları sürü şeklinde kıçını tekmeleyecekler.
Udo's guys are trained to kick ass!
Harika, Uda!
Great, Udo!
Udo...
Udo...
Golü attan UDO ODENTHAL!
The goal was scored by UDO ODENTHAL!
Boldrup şimdi maçı önde götürüyor, Udo Odenthal'in golüyle Gay takımı Dortmund'tan. Gol yapabilirler sıcak top şeklinde goller
Boldrup now leads 1-0, after a goal by Odenthal against the gay team from Dortmund.
Biliyor musun Udo?
Know what, Udo?
Udo'yu maçtan attın!
Throw Udo outta the game!
- Udo muhtemelen ondan toplarını çekiyordu.
- Udo probably tripped on his own balls!
Udo'yu düşünüyordum.
Nothing.
Tommy Udo'yu saldılar.
They let Tommy Udo off.
Tommy Udo burada mı?
Is Tommy Udo here?
Nasılsınız bay Udo?
How do you do, Mr Udo?
Tommy Udo'yu buldum.
I found Tommy Udo.