English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ V ] / Vikont

Vikont tradutor Inglês

151 parallel translation
Vikont Kataoka'nın ilk çocuğuydu
The first child of Viscount Kataoka
Bu onurun Vikont'a ait olduğunu sanırdım.
Now, I should have thought the Vicomte here had that honor.
Vikont, gelin.
Vicomte, come.
Edindiğin düşmanları bir düşün ; Montfleury, Vikont, tabi yaşıyorsa, o züppe marki, Kont de Guiche.
Think of the enemies you've made, Montfleury, the Vicomte, if he lives, all those foppish marquis, the Comte de Guiche.
Bana da vikont öğretmişti.
The Viscount taught it to me.
Vikont Sorrington, eh?
Viscount Sorrington, eh?
- Bu da Vikont.
- There's the Viscount...
Onu bize Kont sattığı için adı Vikont oldu.
He's Viscount as the Count sold him to us.
Vikont!
Viscount!
Saxon Vikont ve Vikontesi.
Viscount and Viscountess Saxon.
Vikont ve Vikontes Hillyard.
The Viscount and Viscountess Hillyard.
Kentimizin lordu Vikont Matsudaira bunu asker ve öğrencilere davranış ve hareketlerinin daima münasip olması gerektiğini hatırlatmak için yazdırmıştır.
The lord of our town, Viscount Matsudaira, penned it to remind soldiers and students their conduct is always to be seemly.
Anna Pavlovna misafirlerini bu gece Fransız aristokratı Morfemarf Vikontuyla tanıştırıyordu. Vikont, Deccal Napoleon Bonaparfe'tan kaçıp Rusya'ya sığınmıştı...
Tonight, Anna Pavlovna was "treating" her guests to a French aristocrat, the Vicomte de Mortemart, who'd taken refuge in Russia from the Antichrist Napoleon Buonaparte.
Affedin, sevgili Vikont, ama elçilikteki talihsiz davet, beni sizi dinleme zevkinden alıkoyuyor.
Excuse me, my dear Vicomte, but this unfortunate soiree at the Ambassador's deprives me of the pleasure to hear you out.
Vikont. Ve şimdi de Kralın haznedarı.
And now King's Treasurer.
- Vikont Trimingham mı?
- Viscount Trimingham? - That's right.
Leydi Hazretlerinin papazı Bay Runt... annesine aşırı düşkün, hüzünlü küçük Vikont Bullingdon'ın... eğitimiyle ilgileniyordu.
Her Ladyship's Chaplain, Mr. Runt acted as tutor to her son, the little Viscount Bullingdon a melancholy little boy, much attached to his mother.
Dedesi Vikont Higashidani.
His grandfather is the Viscount Higashidani.
O bir vikont.
He's a viscount.
Vikont gibi mi, mesela?
Viscount, for example.
Bu Vikont Valmont, yavrum... sen muhtemelen onu hatırlamazsın... göze çarpan çekiciliği ve... yapacağı kötülüğü hesaplamadan ağzını açmaması dışında.
Monsieur le Vicomte de Valmont, my child... whom you very probably don't remember... except that he is conspicuously charming... never opens his mouth without first calculating what damage he can do.
İyi geceler Vikont.
Goodnight, Vicomte.
Tabii ki tanıyorum Vikont.
Of course I do, Monsieur le Vicomte.
Vikont Valmont'a, teyzesinin sizi ve Cecile'i... şatosuna kalmaya davet ettiğini söylediğinizi duymuştum.
I overheard you saying to the Vicomte de Valmont... that his aunt invited you and Cecile to stay at her chateau.
Yazılı olarak istiyorum Vikont.
I need it in writing, Vicomte.
- Vikont...
- Vicomte...
Arkadaşınız Vikont Valmont... sizin adınıza çok çabaladı.
Your friend, the Vicomte de Valmont... has been very active on your behalf.
Bazen size hayran olmaktan kendimi alamıyorum Vikont.
Sometimes, Vicomte, I can't help, but adore you.
Tamam Vikont, kabul ediyorum.
All right, Vicomte, I agree.
Sevgili Vikont, birkaç haftalığına gitmek zorundayım... ama anlaşmamızı unutmuş değilim.
My dear Vicomte, I'm obliged to go away for a couple of weeks... but I am well aware of our arrangement.
Sevgili Vikont...
My dear Vicomte...
Vikont... böyle şakalar için uygun bir zaman değil.
Vicomte, this is no time to make mischief.
Ah Vikont, çok üzüldüm.
Vicomte, I am so sorry.
Ancak Vikont, görüyorsunuz ki ben aslında onu yenmedim.
Except you see, Vicomte, my victory wasn't over her.
O kadını sevdiniz Vikont.
You loved that woman, Vicomte.
Bu kadar yeter Vikont.
That is enough, Vicomte.
Bunu onun devamlı aşığı... Vikont Valmont'dan öğrendim.
I learnt this from her more, regular lover... the Vicomte de Valmont.
- Vikont.
- Vicomte. - Madame.
Vikont, aklımdaki şey için size oldukça canlı ihtiyacım var.
Vicomte, for what I have in mind I need you very much alive.
Katılıyor musunuz, Vikont?
Do you agree, Vicomte?
Bana öyle geliyor ki Vikont, Paris'te bir şeye inanıyorsunuz taşrada başka şeye.
It seems to me, Vicomte, that you believe one thing in Paris and another in the country.
Vikont, tüm gece boyunca merak ettiğim bir şey var.
There's something I've been wondering about all evening.
Vikont, evlilik planlamaları hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz.
Vicomte, you know nothing of arranged marriages.
Buraya geldiğiniz için çok cesur olmalısınız Vikont o çılgın harp öğretmenini buraya beni öldürmeye gönderdikten sonra.
You must have a lot of courage, Vicomte to come here after you sent that Iunatic harp teacher to kill me.
Bu mösyö Valvert, hoşgörülü Vikont.
The viscount Valvert, so indulgent.
Şu Vikont, şu budala usta bir kılıç darbesi ile dün onu mat ettiniz. Bana tutkun olan büyük senyör oydu.
That viscount, that fop from whom you made a pretty crop.
Vikont tamamen yokoldu.
The viscount has been completely obliterated.
Bana Vikont Oglethorpe'u hatırlatıyorsunuz.
You remind me of Viscount Oglethorpe.
Vikont.
Vicomte.
Vikont!
Vicomte!
- Vikont.
- Vicomte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]