English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ V ] / Visser

Visser tradutor Inglês

51 parallel translation
Visser.
- What is your name?
Teunis Visser. Çiftlik evindeydin.
Teunis Visser.
Bay Botha, sizce esir Visser için adil bir yargılama yapıldı mı? İtiraz ediyorum!
Mr. Botha, do you consider... that the prisoner, Visser, received a fair trial?
Visser için yapılan yargılama bu mahkemedekine benziyor muydu? Hayır.
Was the trial of Visser in any way similar to this court-martial?
Ama şunu eklemek isterim ki, Visser'ın öldürülmesi konusunda "yargılama" ve "mahkeme" kelimelerini kullanırken bile cömert davrandım. Bu bir suikastti.
But I would like to add that I've been generous in even using the word "trial"... or "court-martial" in relation to the killing of Visser.
Esir Visser'i vurmaya gönüllü olmadınız mı?
Didn't you volunteer to shoot the prisoner Visser?
Yani hiçbir kanıtı Visser ile bağdaştıramadınız.
So you cannot produce any evidence to connect Visser with it.
Visser için yaptığınız yargılamanın mahkemesi bunun gibi mi kurulmuştu?
Was your court at the trial of Visser constituted in any way like this?
Yüzbaşı Taylor Visser davasına benzeyen başka herhangi bir olay biliyor musunuz?
Capt. Taylor... did you know of any other incident similar to the Visser case?
Evet, giysinin kolunda pembe puantiyeler, ve pembe sipenli turuncu şapka.
Yeah, pink blocks on sleeves. Orange cap with pink pompom and visser.
- Sipen nedir?
What's a visser?
- Bir sipen. Şapkanın önünde olur hani.
A visser, it's the thing on the front of the cap.
Sense sipen ve dizgün diyorsun.
That's a visor. You say "visser" and "yuk."
Savunma Oberst Werner Visser'i çağırıyor.
Defense calls Oberst Werner Visser.
Albay Visser ve Binbaşı Wirtz 22. barakaya girer... ve aylarca bulmaya çalıştıkları telsizi bir anda bulurlar... ve parçalarlar.
Colonel Visser and Major Wirtz enter Barracks 22... and destroy a hidden radio... that they had been trying to locate for months.
Kampın yarısı burayı terkedene kadar... Visser ve adamlarının dikkatini dağıtmalıydım demek.
Uh-huh, and I'm supposed to keep Visser and his men distracted... while half the camp goes out.
- Dr. Visser?
- Dr. Visser?
Hayır, o Visser'dı.
No, that was Visser.
Visser o!
That's Visser!
Visser odasından çıkıyor.
Visser's leaving his hotel room.
Visser aşağı iniyor. Onu oyalayamadım.
Visser's on his way down.
Visser'ı görüyorum.
I can take him out.
Bebek Timo Visser, iki aylık.
They are : the baby Timo Visser, 2 months.
Şu an Chicago Polis Merkezi'nin önündeyim ve biraz önce dedektifler Francis Allen Visser'ı gözaltına aldıklarını açıkladı.
I'm standing outside the Chicago Police Department, where, moments ago, detectives announced they've taken Francis Allen Visser into custody.
Visser'ın, Irene Burge ve Katie Pallick ile bir bağlantısı olduğu düşünülüyor.
Visser has been a person of interest in the murder of Irene Burge and Katie Pallick.
Bugün şok edici bir gelişme oldu. Francis Allen Visser Chicago bölgesinde bir seri korkunç genç kadın cinayetinin şüphelisi olarak gözaltında tutulurken bu sabah saatlerinden serbest bırakıldı.
In a shocking development today Francis Allen Visser, a suspect in the terrifying burial murders of several young women in the Chicago area, was released from custody this morning.
İçişleri basın sözcüsü yaptığı açıklamada "Araştırmanın bu aşamasından itibaren Bay Visser'ı takip listesinden çıkardıklarını belirtti."
A spokesperson for Internal Affairs has stated, "We are no longer pursuing Mr. Visser at this point in the investigation."
Aslında gerçek ismin bu değil. Öyle değil mi Bay Visser?
It's not your real name, though, is it, Mr. Visser?
Bay Visser, kim olduğunuzu biliyorum. Çünkü sizin en büyük hayranınızım.
Mr. Visser, I know who you are, because I'm your biggest fan.
İn şu siktiğimin arabasından.
Get the fuck out of the car. Visser!
Visser! Visser!
Visser.
John, Francis A. Visser diye bir adamı bulmaya gitti.
John's gone looking for a man named Francis A. Visser.
- Visser'ın kim olduğunu biliyorum.
- I know who Visser is.
Visser davasına kafayı takmıştı.
But he got obsessed with this Visser case.
Burası Visser'ın evi.
This is Visser's house.
Visser.
Hey, Visser.
O, Francis Allen Visser adında bir seri katil.
He's a serial killer named Francis Allen Visser...
Oğlu, babasını alt eden katili yakaladı. Ve her köşe başında sadece benden bahsedecekler. Frank Visser'dan, benden.
A son catches the killer who beat his dad, and right at the center of it all will be... me, Frank Visser, me.
Dünya asla Eugene Van Wingerdt'ın yani bir zamanların Francis Allen Visser'ın kimliğinden haberdar olmayacak.
We're gonna make sure the world never knows that Eugene Van Wingerdt was once Francis Allen Visser.
Demek istediğim, visser olayında, bozuşmamız içinde değil, kesinlikle hepsinde hiç bir hatam yoktu.
I mean, in the visser shooting, not in our breakup, in which I had absolutely no fault at all.
Adli analiz kendini vurduğunu sonra da visser'ı vurduğunu telkin ediyor.
Forensic analysis suggests that you shot yourself after you shot visser.
Martın 25.'inde, Eugene Lawrence Visser isimli elebaşını öldürücü bir şekilde vurdunuz.
On march 25th, you lethally shot a van named Eugene Lawrence Visser.
Barut kalıntıları çok yakın mesafeden vurulduğunuzu belirtiyor, Eugene Visser'in "en az 25 metre uzakta" olduğunu doğrulamadınız.
Gunpowder residues indicate that you were shot at point-blank range, yet you testify that Eugene Visser was "at least 25 feet away."
Teğmen'in Visser'ı vurduğu zaman için?
For when the lieutenant shot Visser?
Bu kendi sözlerimle Visser'ı vururken hatırladıklarım.
That is my recollection of me shooting Visser in my own words.
Visser üzerindeki ifadeni tamamlayana kadar bırakmayacağım.
Not until you complete your testimony on Visser.
Visser'ı vurduğun zaman ne olduğu gerçeğini anlatmakla başlayabilirsin.
Start with telling the truth about what happened when you shot Visser.
Oskar babamın bir arkadaşı, Visser.
Oskar is a friend of my father's, Visser.
Sanıklar Morant, Handcock ve Witton Visser ismindeki bir Boer mahkumu öldürmekle suçlanıyorlar.
Defendants Morant, Handcock, and Witton... are charged with the murder of a Boer prisoner named Visser.
Boer esiri Visser'ın ölümü öncesi diye düzeltiyorum.
The subsequent death of the Boer prisoner, Visser.
- Visser hakkında değil.
Not about Visser.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]