Vücüdu tradutor Inglês
17 parallel translation
Vücüdu bir ocak demiri gibi sert.
Her body is as stiff as a poker.
Mantıklı olarak mümkün olanı hayal edersek, vücüdu canlandırmanın bir yolunu bulabiliriz.
It was logical to imagine that possible if I could find a way to revive the body.
insan vücüdu dünyadaki en kusursuz şeydir.
Human body is the greatest perfection in the world.
En alt kaburgalarını ameliyatla aldırmış böylece vücüdu kum saatine daha çok benzemiş.
She had her bottom ribs surgically removed... so she'd have more of an hourglass figure.
Genç bir adamın vücüdu parçalandığında, kolunu, bacağını veya yüzünün yarısını kaybettiğinde ki bunu çok gördük bu acil bir durumdur.
When a young man's body is blown appart, he loses an arm or a leg... or half of face, as we've seen so often it. It's immediate.
Vücüdu 147 santimetre uzunluğunda, ağırlığı 24 kilogram.
The body is 147 centimeters long, weighing 24 kilograms deliquesced.
Darla'nın vücüdu hayat veren türden değil.
Her body isn't a life-giving vessel.
sonuç oalrak eski eşinin vücüdu yıpranmış!
His ex-wife's body is ruined as a result!
Üzgün gözleri ve masum gülümsemeleri vardı.. Ve ince bir vücüdu.... Tamamiyle büyülendim.
He has sad eyes, innocent smiles, and slim body... I was totally captivated
Sen ve Jimmy'nin kemikli sırtına bakarsak, Micheal'ın bu kuş gib vücüdu nerden aldığını söyleyebilirim.
Between your bony back and Jimmy I can see where Michael gets his bird-like body.
Müfettiş, Onun vücüdu çok zayıf. O, birden kalkıp yürüyemez.
Inspector, if she comes around, she'll be very weak, she cannot just walk suddenly
Vücüdu'nun her noktası'nı seviyorum.
I love every bone in your body.
kasık tüylerinden biri... sonra onları bütün vücüdu saran prezervatiflerin içine koydular- - penisleri bile, "burdayım.yardım edin." diyordu fakat o anda şunu farkettim- - taşakların hareketine bile yer yoktu.
Was there one pubic hair like... And they put on that full-body condom... even the penis is like, I'm in here. Help me.
Vücüdu virüse karşı ikinci bir saldırı dalgası katil T leri gönderiyor.
His body has launched a second wave of attack - the killer Ts.
- Vücüdu sapasağlam kalıyor.
His body is in perfect condition.
Vücüdu bej renginde pürüzsüz bir tüp gibiydi. Kafası olan bir tüp.
His body is just a smooth beige tube with a head.
Yarı asyalı, yarı latin ve inanılmaz güzel bir vücüdu var.
Half Asian, half Latina with a rocking body.