Waco tradutor Inglês
177 parallel translation
İyi misin Waco?
You all right, Waco?
Ne oldu Waco?
What's the matter, Waco?
- İşin bitti mi Waco?
- Finished, Waco?
- Neden ona Waco diyorsunuz?
- Why you call him Waco?
Waco, motoru çalıştır.
Waco, start her up.
Waco, tanktan birkaç teneke kutu ve ip getir.
Waco, get some cans and some ropes from the tank.
Waco, Lulubelle'i getir, temizleyelim.
Waco, bring Lulubelle. We'll clean her.
Ben Waco ve Jimmy adına konuşacağım.
I'll speak for Waco and Jimmy myself.
Hadi al Waco.
Take it, Waco.
Pekala Waco.
All right, Waco.
Ya Waco?
What about Waco?
- Merhaba Waco.
- Hi, Waco.
Waco Johnny Dean'le buluşmaya gitti. Bu her dilde bela anlamına gelir.
To meet up with WacoJohnny Dean, which, in any man's language, means trouble!
- Waco Johnny Dean.
WacoJohnny Dean!
- Waco!
Waco!
Waco?
Waco?
Waco!
Waco!
Bunu görmek, hatırlamak istiyorum ki arkadaşlarıma cesur Waco Johnny Dean'i anlatabileyim!
I want to see it, remember it, so I can tell my friends about WacoJohnny Dean, another brave man!
Waco, çıkıyor musun?
Waco, are you coming out?
Diğer kadını yolla, Waco!
Send out that other woman, Waco!
Çok fazla... - Waco.
Too much woman for, uh - Hey, Waco!
Waco, yarın istersen onunla birlikte oyun oynayabilirsin.
Look, Waco, this time tomorrow you and her can play pat-a-cake all you want!
- Küçük Waco.
- Little Waco.
- Waco'dan mı?
- From Waco?
patron olanları göster!
Go get her, Waco, show'em who's boss!
Waco!
- Come over here! - Take it easy, Waco!
çabuk.
Dad, dad. Little Waco has been hurt. Come here, quick.
Küçük Waco için üzgün olduğumuzu bilmenizi isterim.
I want you to know we're sorry about little Waco.
küçük Waco.
Well, take care of yourself, little Waco.
Hâlâ Little Waco ve Fancy Joe ve diğerlerinin bazıları var.
You still got Little Waco and Fancy Joe and some of the others out there.
Waco'yu bir hortum vurmuş.
I heard a twister hit Waco.
Galiba Waco'ya gidiyordu.
Waco, I think.
Sabahleyin özel uçakla Waco'ya dönecek.
He goes back to Waco in the morning, in a chartered plane.
Hey, Shorty, sen ve Waco Ladder'a geri dönün.
Hey, Shorty, you and Waco go on back to Ladder.
Jean-Marc, Teksas'ta Waco yakınlarında bunlardan 700 tane dikti.
Jean-Marc put up 700 of them near Waco, Texas.
- Waco.
- Waco.
- Waco, Texas'tan ha.
- Waco, Texas boys.
Waco için yolunuz uzun.
Long right yet to Waco.
- Waco'ya.
Waco.
Waco'ya gidiyorlar, hepsi bu.
Going to Waco, that's all they are.
Bir tanesinin adı Waco'ydu.
One was called Waco.
Waco işini bilir.
Waco knows what he's doing.
Dur bir dakika, Waco!
Now wait a minute, Waco!
- Waco benim için çalışır.
- Waco works for me.
Eğer Waco Progress Kasabasının Şerifi olduğunu öğrenseydi seni o anda gebertirdi.
Waco would've shot you right on the spot if he knew you were the Marshal of Progress.
Aynen senin dediğin gibi Waco, tren yarın saat 9 : 00'da burada olacak.
Just like you said, Waco, train's due at 9 : 00 tomorrow morning.
Waco bu gece sorun çıksın istemiyor.
Waco don't want no trouble tonight.
Texas - Waco'da bir senatör öldürdü.
He killed a senator in Waco, Texas.
Waco'da bana daha sıcak bakacak bir hanım var.
There's a lady in Waco who'd look favourably on me.
Neden Waco'da La Beef'in sevgilisini aramadın?
Why didn't you look up La Beef's girl in Waco?
Waco?
- What happened, Waco?