Wavy tradutor Inglês
142 parallel translation
Boyu 1.80 in üzerinde, dalgalı siyah saçları var ve çok yakışıklı.
He's 6 foot tall, dark wavy hair, and very handsome.
Bıyığını ve dalgalı saçını gördün mü?
Did you see his moustache and his wavy hair?
Yara'nın mızrağında asılı, uzun ve dalgalı kafa derisini hatırlıyor musun?
You remember that scalp strung on Scar's lance? Long and wavy?
Bahse girerim, uzun, sarı ve dalgalı saçlıydınız.
You know, I bet your hair... was long and yellow and wavy.
Bir senatör, bir menajer ve dalgalı saçlı bir sarışın.
A senator, an agent and a thing with blonde, wavy hair.
Dalgalı saçlarıma baksana.
Look at my wavy hair.
1,60 boyunda. 55 kilo. 36 beden giyiniyor.
Five feet five, 110 pounds, size eight dress, blue eyes, black wavy hair,
Diyordunuz ki siyah dalgalı saçlı.
You were saying, black hair, wavy,
- Kısa kesilmiş dalgalı ve siyah saçları vardı.
- He had dark, wavy hair, cut short in the back.
Kahverengi ve dalgalı... kenarlarından tanıyabilirsiniz.
You can tell by the brown color and these wavy edges.
Haritadaki zikzaklı mavi çizgiden develeri geçirmemiz mümkün değildi.
A wavy blue line on the map, but we couldn't hope to get camels across.
Elektron, hidrojen atomunun merkezi çekirdeğinin etrafında dalgalı bir şekilde dans eder ve bir yörüngeden diğerine kuantum sıçramaları yapar.
The electron dances a wavy ring around the central nucleus of a hydrogen atom. And makes quantum leaps from orbit to orbit.
Bir grup alim bunların çoğunlukla gözler, dalgalı çizgiler ve hayvanlar ile alakalı mecazi resim yazıları olduğunu düşündü.
A group of scholars thought they were a picture code full of metaphors mostly about eyeballs, wavy lines and animals.
# Babam deniz subayı olmamı istiyordu.
Father wanted me to be a Wavy officer.
Dalgalı saçlı bir bayanla beraber.
Accompanied by a lady with wavy hair.
- Bir iki tane dalgalanan çizgi.
- A couple of wavy lines.
Tabii ki bu üç dalgalı çizgiyle takip edilirse, buradaki Z, bir B oluyor.
Unless it's followed by three wavy lines, in which case the Z becomes a B.
Senin yaşındayken benim de saçlarım aynen böyle dalgalıydı. Saçlarım seninki gibi olsun istiyorum.
Wavy hair, just like mine when I was your age
Belki 1,80 boyunda büyük mavi gözlü, dalgalı sarı saçlı biridir, ne dersin?
Do you think he might be about, oh, six foot tall, with big blue eyes and wavy, curly blond hair?
Dalgalı sarı saçlarımdan mı bahsediyorsun?
Well, my killer wavy blond hair?
Liberace gibi dalgalı gür saçlar
And lots of wavy hair like Liberace
Roy Bishop, o çok dalgalı saçlarında... küçük bir Afro Sheen bulayım mı?
Roy Bishop, do I detect a little Afro Sheen... on that unusually wavy hair of yours?
Bakımlı ve dalgalı saçları vardı.
Nice head of wavy hair.
Sanki içinden kırmızı, dalgalı çizgiler geçiyormuş gibi ya da parlıyormuş gibi.
Like, red, wavy lines are going through him or he's glowing.
Bilmiyorum, dalgalı.George, Kramer'ın saçlarını nasıl tarif edersin?
I don't know, wavy. George, how would you describe Kramer's hair?
- Dalgalı.
- Wavy.
Hayır görüntü hâlâ dalgalı.
No, it's still wavy.
- Nasıl bir dalga diye soruyor.
- What kind of wavy?
Güvendiğiniz adam aslında Wavy Gravy değildi.
The man you trusted isn't Wavy Gravy at all. [Grunts]
Bu sarışın dalgalı saçlı genç adam geriye kahverengi düz saçlarıyla dönmüştü, ve oldukça da zayıflamıştı.
This young man who left with blonde wavy hair came back with brown straight hair, thinned.
Bu adam kahverengi gözlü ve dalgalı saçlı mıydı?
Did he have wavy hair and chestnut eyes?
- Git ve hanımına dışarı çıkmasını söyle. Kim o?
The wavy pine trees stand calm.
Mutfağın havasının bu kadar dalgalı olduğunu hatırlamıyorum.
- [Humming Continues] - I don't remember the air in the kitchen being so wavy.
Ama istediğim yani istediğim seslerin zengin ve belki birazcık dalgalı olması akortsuzmuş gibi.
- But what I want... I mean, I want it to sound rich and maybe almost a little wavy... due to being slightly out of tune.
Ross, aynı senin dalgalı, siyah çizgilerin.
Ross, it's got your wavy, black lines.
Dalgalı gibiydi.
Kinda wavy
Ama Crumb'ın çizdiklerine bakarsak kıllı bir gorile benziyorsun. Biliyorsun sırtından dalgalı uzun kıllar çıkıyor. Gerçekten ne bekleyeceğimi bilmiyorum.
But then, the way Crumb draws you... you look like a hairy ape, with all these... wavy, stinky lines undulating off your body.
- Dalgalı çizgiler.
Wavy lines.
kare... dalgalı çizgiler...
star... square... wavy lines.
Dalgali saçlar?
Thick, wavy locks?
Eğri büğrü ve puslu, ama çoğu aynı.
It's wavy and misty, but most of it's the same.
Gerçekten çok uzun dalgalı bir hayat çizgin var.
You've got a really wavy life-line
Saçları sarıydı ve dalgalıydı.
She was blonde and she had wavy... curly hair.
- Saçları dalgalı olan kız mı?
- The wavy hair girl?
Her şey dalgalandı, sonra da dün oldu.
Everything went all wavy, and it was yesterday.
Günaydın. [Efsanevi Wavy Gravy konuşuyor, Hog Farmers'in başı]
Good morning.
Evet.
But given the fact that Omega Red has nuclear missiles, it must remain an option until the Wavy gets there.
- Kapa çeneni Jerry.
- I'm just trying to help navigate love's wavy water... You should talk to her.
Ne zaman eve geleceksin, evlât?
Give him a lonely heart like Pagliacci and lots of wavy hair like Liberace Mr. Sandman bring me a dream- -
Krispy Kreme, "Keş" li Kreme.
"That man got some good hair, it's wavy, it's wavy." The other girlfriend goes, " Why are we talking about this?
- Gerçekliğin dokusundaki bir yırtık.
It's just a lot of wavy lines.