Wegener tradutor Inglês
124 parallel translation
Yüzyılın dönümünde genç bir Alman bilim insanı olan Alfred Wegener, kendinden önce birçok kişinin yaptığı şaşırtıcı bir gözlem yaptı :
Back at the turn of the century, a young German scientist, Alfred Wegener, puzzled over an observation that he made and many others had made before him :
Wegener ve öncülleri arasındaki fark Wegener'in, bunun yalnızca basit bir tesadüf mü yoksa daha önemli bir şeyin işareti mi olduğunu bulmayı kafasına koymuş olmasıydı.
The difference between Wegener and his predecessors was that he was determined to find out whether this was mere coincidence or whether it pointed to something more fundamental.
Bu sıradışı bir fikirdi ve desteklemek için Wegener'in sağlam kanıtlara ihtiyacı vardı.
It was an extraordinary idea, and Wegener needed hard evidence to back it up.
Maarten, bana Wegener'i neyin bu kadar heyecanlandırdığını gösterdi.
Maarten showed me what so excited Wegener.
Ve bu Wegener'i, eğer kıtaları tek bir parça haline getirirseniz bu kadar çok fosilin böylesi farklı bölgelere dağılmış olmasının çok daha mantıklı olduğuna inandıran şeydi.
And it was this that made Wegener believe, well, that kind of distribution of so many fossils in different areas would make a lot more sense if you put all the continents together in one piece.
Wegener'in fikri bunu, tüm kıtaların bir araya geldiği ve ve bu fosillerin devasa bir süper kıtanın parçaları olduğu şeklinde açıklanmasının çok daha iyi olduğuydu.
Wegener's ideas were that much better to interpret this as all the continents being together and these fossils being explained as being part of one huge supercontinent.
Wegener, gezegendeki tüm kuru toprakların bir zamanlar tek bir kara kütlesi ; kendinin Pangaea dediği bir süper kıta oluşturduğu şeklinde inanılmaz bir sonuç çıkarmak zorunda kalmıştı.
Wegener was forced to the astonishing conclusion that all the dry land on the planet had once been part of a single land mass, a supercontinent that he called Pangaea.
Wegener fikirlerini ilk olarak 1915'de yayımladı ve daha fazla bilgi toplayıp yeniden yayımlamaya devam etti.
Wegener first published his ideas in 1915, and he went on collecting more information and republishing.
Wegener'in açıklayamadığı sorun, muazzam kıta bloklarının nasıl okyanus tabanını oluşturan sert kayanın üzerinde yüzebileceğiydi.
The trouble was that Wegener couldn't explain how the gigantic blocks of the continents could sail through the solid rock of the ocean floor.
İnsanların, Wegener'in tartışmalı fikirlerini kabul etmekte karşılaştıkları güçlükleri anlayabiliyor.
He can sympathise with the difficulty people had accepting Wegener's controversial ideas.
Marie, ayrıca dağ sırasının kabuğuyla ilgili tuhaf bir şey farketmişti ; şüphe çekici biçimde Wegener'in tutulmayan fikirlerine kanıt teşkil edebilecek gibi olan bir özellik.
Marie also noticed something odd about the crest of the ridge, a feature which looks suspiciously like evidence for Wegener's unfashionable ideas.
Dönüm noktası, nihayet 1962'de burada, Cambridge'de Wegener'in kıtasal sürüklenme fikrini canlandıran verilen bir konferansta geldi.
The turning point finally came in 1962 at a lecture given here in Cambridge which revived Wegener's idea of continental drift.
Bununla birlikte, Alfred Wegener'in kıtasal sürüklenme fikri de yeniden hayat bulmuştu.
With it, Alfred Wegener's idea of continental drift took on a new lease of life.
Arthur WEGENER Yaş 71, Oyuncu
Actor
- Rottenführer Wegener.
- Rottenführer Wegener.
Wegener granülomatozu olabilir.
It could be Wegener's granulomatosis.
Wegner'in iki ciğeri ve omurgayı etkilediğine dair raporlar okumuştum.
There are case reports of Wegener's hitting both the lungs and the spine.
Wegener'i doğrulamak için ihtiyacımız olacak.
We'll need it to confirm Wegener's.
Küçük bir inflâmasyona bakarak Wegener teşhisi mi koyuyorsun?
You're diagnosing Wegener's based on a little inflammation?
Wegener için, değil mi?
For Wegener's, right?
- Wegener baktığım ilk hastalıktı.
Wegener's is one of the first things I looked for.
Wegener değil.
It's not Wegener's.
Wegener ise ciğerleri dayanamaz.
If it's Wegener's, his lungs won't be able to handle it.
Wegener değil.
It's not Wegener's. Yeah.
Wegener's granülomatozis?
Wegener's granulomatosis?
Wegener staroidlere cevap verirdi.
Wegener's would have responded to steroids.
Kaşıntı, burun kanaması, uyku bozukluğu eşittir... Wegener Granülomatozisi.
Rash, plus nose bleed, plus sleep disturbance equals wegener's granulomatosis.
Wegener teşhisi için c-ANCA testi ve üst solunum yolu biyopsisi yapın.
Get a c-anca and an upper airway biopsy to confirm the wegener'S.
Bu bir hareket hastalığı ve Wegener hastalığı olmadığını gösterir.
It's a movement disorder, which rules out wegener'S.
Nicole Wegener.
Nicole Wegener.
Eğer eski şablonunda hareket edecekse, Nicole Wegener'i canlı bulmak için 12 saatten az bir süremiz var.
If he's following his previous pattern, we have less than 12 hours to find Nicole Wegener alive.
Nicole Wegener'a baya vakit ayırmış.
He spent a lot of time with Nicole Wegener.
Sinüslerinde Wegener hastalığına bağlı kanamalı taneli ur olabilir.
He could've had a granuloma in his sinuses that bled, which could've been caused by Wegener's.
Sende Wegener denen bir hastalık var.
You've got something called wegener's disease.
Hastan Karen Adams, Wegener hastalığıyla 6 ay önce teşhis edildiğinden beri.
Since your patient- - this karen adams- - was diagnosed with wegener's disease at this hospital six months ago.
- Rottenführer Wegener.
- Rottenfhrer Wegener.
Büyük ihtimalle Wegener.
It means Wegener's is the most likely.
Kanama, pıhtı ve granülom eşittir Wegener Hastalığı.
No. Clotting, bleeding and a granuloma equals Wegener's.
Wegener başka bir boruda delik açmadan bir an önce siklofosfamid tedavisine başla.
Start treatment with cyclophosphamide before the Wegener's punches a hole in another pipe.
Wegener vücudun kendisine saldırmasına yol açar.
Wegener's causes the body to attack itself.
Wegener tedavisi idrar kesesinde kanamaya neden oldu.
The Wegener's treatment gave him a massive hemorrhage in his bladder.
Ki bu da... Wegener.
Which means it's Wegener's.
Her şey ters gittiğinde onu Wegener için tedavi ediyorduk.
We were treating him for Wegener's when everything went wrong.
Wegener.
It's Wegener's.
Eğer Wegener'i teşhis edebilirsem, hala masadayken hastalığın evresini de teşhis edebilirim.
If I confirm Wegener's, might as well stage the disease while he's still on the table.
Yani Wegener değil.
Means no Wegener's.
Eğer Wegener ise glanüloması da olmalı.
He's got Wegener's, which means he's got granulomas.
Wegener yükselmiş sedimantasyonu açıklardı.
Wegener's would explain her elevated sed rate.
Wegener mental durum değişikliğini açıklamazdı.
Wegener's wouldn't explain the changed mental status.
Sadece lupus olmadığını kanıtlıyor. Aynı bacak ağrısının Wegener sendromu olmadığını kanıtlaması gibi.
Only proves this isn't lupus, just as the leg pain proves it isn't Wegener's.
Wegener sendromu.
It's Wegener's.