English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Y ] / Yatın

Yatın tradutor Inglês

12,921 parallel translation
- Yatın, yatın, yere yatın!
- Down, down, get down!
Yere yatın!
Down!
- Yere yatın!
- Get down!
Yere yatın!
On the fucking ground!
Çek-yatını da beğendim.
I like your pull-out couch.
Sandviçlerinizi yiyin ve hemen yatın.
I'll make sandwiches and lead you to bed.
Yere yatın!
Get down!
Yatın!
Get down!
Yere yatın!
Get down on the ground!
Hemen yere yatın!
On the ground now!
Yere yatın lan!
Get on the fucking ground!
Genç bayanlar, yere yatın lan! Hemen!
Young ladies, get on the fucking ground!
Efendim, yatın!
Sir, down!
Yere yatın! Hemen!
On the ground!
Herkes yatın!
Everybody get down!
Derhal yere yatın.
... Get down on the ground. Get down on the ground now!
Yatın.
Down.
Yere yatın hemen!
On the floor now!
- Yere yatın.
- Get down.
Artık müzik festivallerinde güzel kuklacılarla yatıyorsun ve bağınız olmuyor.
You just hook up with rugged troubadors at music festivals... and there are no strings.
Calvin Joyner'ın evinde yatıya kaldığıma inanamıyorum şu anda.
I can't believe I'm having a sleepover at Calvin Joyner's house right now.
Geminin rayına yaslanmışsın, Yaralı Johnnie beşik attı- - Kolların arasında yatıyorduk.
You're leaning against the rail of the ship, the wounded Johnnie cradled- - cradled in your arms.
Parayı yarın senin Aresbank hesabına yatıracak.
He'll transfer the money to your Aresbank account tomorrow.
Yatırım yapmak istiyorsanız Altın burada, buyrun konuşalım
You want to invest? We got the gold. We can talk about it.
Yatırımlarını kaybeden herkesten samimiyetle özür diliyorum
I sincerely apologize to everybody and anybody that lost on their investments.
Ona ağır bir yatıştırıcı verin, ama gerekirse fişini çekmekten korkmayın.
Keep him heavily sedated, but don't be afraid to pull the plug if you have to.
- Seni pislik- - - Defteri yatırın.
- You motherfuck- - - please hand over a deposit.
Kaybedenler için, yarışlar koşmadan onların paralarını yatırırdım.
The losers, I'd deposit their money before the race ran.
Sayın Bakan, Arena Bankası Ruslar'ın değil. Bu uygun bir konu değil. Ve bununla birlikte Londra şehrine milyarlar yatırma teklifini sunuyor.
Mr Secretary, the Arena Bank is not Russian, it's not subject to sanctions, and on top of that it's proposing to put billions into the City of London.
Eğer onlara, suçunu itiraf etmiş bir suçlunun sözüne dayanarak soruşturma açacak olursak paralarını başka yere yatırırlar.
If we investigate them based on the testimony of a self-confessed criminal, they'll simply take their money elsewhere.
Ralph kazandığı paradan öyle memnundu ki AEY'ye yatırımını 10 milyon dolar daha artırdı.
Ralph was so happy with his returns that he increased his original investment in AEY by $ 10 million.
Lahore'daki yatırım şirketi dışında bombalı araç yüzünden iki bacağını kaybetmişti.
You may know that she lost both legs to a car bomb outside his investment firm in Lahore.
Kendi fonundan parayı alıp buraya yatırım yaptın.
You took money out of your fund and you invested it here.
Tam olarak bilemem- - 800 milyonu nereye yatırdığını bilmek için cidden portföyüne mi ihtiyacın var?
I can't exactly... You really need your portfolio to know where you put $ 800 million?
Yatın.
Get down!
Acı biber yediğimde... içime şeytan girdi sanıp beni arabada yatırmıştın.
Remember the time you made me sleep in the car'cause I ate that hot pepper and you thought I was possessed?
Dalın! Yat!
Get down, get down, get down!
Buradaki adamların çoğu cinayetten yatıyor sonuçta.
Many of these guys are in here for murder, you know?
Bu ünlü resim bir kamera tarafından çekildi Gömülü muhabir tarafından terk edilmiş Irak'ın Diyala Bölgesi'ndeki El-Ansakar'daki koalisyon karşıtı birlikler tarafından pusuya yatırıldı.
This now-famous image was captured on a camera abandoned by an embedded reporter during an ambush by anti-coalition forces in Al-Ansakar, Diyala Province, Iraq.
Hepsini yere yatırın!
On the ground with all of them!
Hatırlarsın, zatürre olmuştu, ateşli hâlde yatakta yatıyor, sayıklıyordu.
You remember he had that pneumonia, laying there with a fever, talking plumb out his head.
Sizin şu bir haftada oyuna yatırdığınız para bende olsa, sadece bir haftadaki, zengin olurdum.
You Negroes throw away on numbers in one week, just one week, I'd be a rich man.
Evimde yaşıyorsun, karnını benim yemeğimle doyuruyorsun, benim yatağımda yatıyorsun çünkü benim oğlumsun.
You live in my house, fill your belly with my food, put your behind on my bed because you're my son.
Yatırımınız varsa senin için çalışmaya bırakılabilir miyiz?
What if your investment could be put to work for you?
Kendinizi yere yatırın.
Sit yourself down.
Omni projesini finanse etmek için sermayeye ihtiyacınız var, Yatırımcılarınız için de budur.
You need capital to finance the Omni project, which is what your investors are for.
Cehenneme gittiğimde Pam'e selamını söylerim, zaten orada da bilgi işlemcilerle yatıyordur.
When I get to hell, I'll tell Pam that you said hello,'cause she's probably down there fucking IT guys.
Kiranı ve faturalarını ödeyebilecek kadar zaten kazanıyoruz ve büyük bir balığı yatırımcımız olarak yakalamak üzereyim.
We're already making enough money to pay your rent and all your bills, and I'm just about to put a very big fish on the hook as our investor.
- Yatıya mı kaldın?
- Did you sleep over?
Ya da kendinize bir iyilik yapın ve boks derslerine yatırım yapın.
Or do yourself a favor and invest in boxing lessons.
Tek yapman gereken Westcom'a yatırımlarını iyi tutmak.
All you need to do is close the finance with westcom.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]