Yere koy tradutor Inglês
1,420 parallel translation
Yüzgecini duvara görebileceğim bir yere koy.
Put your fins on the wall where I can see'em.
Sammy'nin görebileceği bir yere koy.
Put it someplace Sammy can see.
- Hoş adamı yere koy.
- Put the nice man down.
Ellerini yere koy.
Put your hands down.
Silahı yere koy ve bana doğru yolla, şimdi.
Put the gun on the ground and slide it to me, now.
Silahı yere koy.
You put the gun on the ground or we all go up.
Ejderi güvenli bir yere koy. Onları biraz koşturalım.
Bring the dragon to safety We let them run for a while.
Sütyeni ait olduğu yere koy!
Put my bra back where it belongs!
Ellerini görebileceğim yere koy.
Get your hands where I can see them.
Ağzını toplarımızın olduğu yere koy.
Time to put your mouth where our balls are.
Ellerini görebileceğim bir yere koy!
Put your hands where I can see'em.
- Ellerini görebileceğim bir yere koy!
- Put your hands where I can see!
Amcığı yere koy.
Get the cunt on the floor. Get into him!
Ahtapotu yere koy ve kafasına bir darbe indir.
Put the octopus on the floor and bash its head.
Aldığın yere koy onu.
Put it back where you found it.
Gökyüzünün altındaki herhengi bir yere koy.
Any place under the sky
Yere koy onu.
Put it down
- Onları bulduğun yere koy.
- Put them back where you found them.
Tüpü yere koy!
Put the cylinder down!
Seni vurmak istemiyorum, sadece tüp'ü yere koy.
I don't wanna have to shoot you. Just put the cylinder down.
Tüpü yavaşça yere koy.
Just put the cylinder down slowly.
Sorunsuz bir şekilde yere koy.
Just put it on the ground nice and easy.
Ellerini görebileceğim bir yere koy, hemen!
Put your hands where I can see them! Out of the truck.
Kamyondan aşağı in! Ellerini görebileceğim bir yere koy!
Keep your hands where we can see them.
- Sadece onu yere koy.
- Just put that down.
O şeyi yere koy.
Put that thing down.
Bilmiyorum - - off - - ne yaptığınızı zannediyorsunuz, ama onu aldığın yere koy.
I don't know - - ow - - what you think you're doing, but put that back where it belongs.
Bunu başka bir yere koy.
Put this on another level.
Yastık kılıflarını ve çarşafları bir yere koy.
Just put all the pillow cases and the sheets in a pile.
Çok sıcak! Bir elini yere koy!
- Put one hand on the floor.
Ellerini görebileceğim bir yere koy!
Hands where I can see them!
Elleri görebileceğim bir yere koy!
Keep your hands where we can see them!
Ayağa kalk ve ellerini görebileceğim bir yere koy.
Stand up and put your hands where I can see them.
Ellerini görebileceğim bir yere koy!
Hands where I can see'em!
Ellerini görebileceğim bir yere koy.
Keep your hands where l can see them.
Çantayı yere koy.
Bag on the ground.
Yere koy onu.
Put that down.
Bizim müşteriler de yere oturuversinler. Köy yerde sinema buluyorlar da, bi de sandalye mi canları çekiyor?
They get to see movies in a village, what's up with asking for chairs?
Elelrini arkana koy ve çök yere.
Hands behind your head and get on the ground.
Ellerini kafana koy ve silahını yere bırak.
Put your hands over your head and surrender your weapon.
Silahını yere bırak ve ellerini başının üzerine koy.
place your weapon on the ground and put your hands over your head.
Silahını yere bırak ve ellerini başının üzerine koy.
Put your weapon on the ground and your hands over your head.
Beni yere koy.
Put me down, James.
Koy onu yere!
Put it down!
- Koy şunu yere!
- Put it down!
Haydi, koy çantanı yere.
Come on. Put your stuff down.
Koy yere! Koy yere!
Put it down!
Çantayı yere koy.
Put the briefcase down.
Kutunun içindekilerin fotoğrafını çek ve bulduğun yere geri koy.
Photograph everything in the box and put it back where you found it.
Yere yat, ellerini başının üzerine koy.
Get down, put your hands on your head.
Koy kıçını yere ve dışarıdaki görüntüleri izle, Dennis,
Get your ass on the floor and watch the outside cameras, Dennis.
koyu 23
koyun 28
köylü 41
koyayım 25
koydum 27
koyuyorum 18
koyunlar 19
köyde 17
koyu saçlı 18
koy onu yerine 28
koyun 28
köylü 41
koyayım 25
koydum 27
koyuyorum 18
koyunlar 19
köyde 17
koyu saçlı 18
koy onu yerine 28