Yourselves tradutor Inglês
8,276 parallel translation
En fazla bir saat içinde bildireceğim size nerede pusuya yatarak gizlice gözetleyip tam olarak ne zaman saldıracağınızı.
Within this hour, at most, I will advise you where to plant yourselves, acquaint you with the perfect spy o'the time the moment on't, for it must be done tonight, and something from the palace.
Kendi başınıza bırakılamazsınız.
You can't be left to yourselves.
Kendiniz söylediniz, serum onun beynine bir şeyler yaptı!
You guys said it yourselves, the serum did something to her brain!
Bak, en kısa sürede Wincer daha iyi hissedecek siz yürüyüşe çıkın ve kendinize bakın o zamana kadar ben geri döneceğim.
Look, as soon as Wincer starts feeling better you boys are... welcome to take a little walk down here and see for yourselves but until then I gotta get back to it.
İş takvimimin yoğun olduğunun farkındayım... ama sizinde artık kendinize bakabilecek kadar... yetişkin olduğunuzu düşünüyordum.
I know my work schedule is tough... but I thought you guys were old enough to take care of yourselves.
Kendiniz zahmet edip geldiniz.
You got yourselves here.
Yolu açın!
Move yourselves!
Hadi yolu açın!
Wake up! Move yourselves!
Başlıklarınızı takın.
Put a hat on! Brace yourselves!
Aman da aman, tam da boka bastınız, öyle değil mi.?
My, my, what a predicament you boys have yourselves in.
Kendini korumanızı istiyorum. Kural dışı vuruş yapmak yok.
I want you to protect yourselves and obey my commands at all times.
Siz kadınlar, arkanızı iyi temizlemişsiniz.
You women cleaned yourselves up well.
Sen ve o dandik aksanın bu sikik uçağı bir başınıza indirebilirsiniz.
You and your bullshit accent can land this fucking plane by yourselves.
Kendinizi hırpalamayın.
Hey, don't beat yourselves up.
Kendinize dikkat edin!
Watch yourselves!
Evet, hepiniz kendinizi öldürdünüz.
Yeah, well, you all just killed yourselves.
Ama kendi kararınızı vereceksiniz.
But You're gonna have to decide for yourselves.
Kendiniz için karar vereceksiniz.
You're gonna have to decide for yourselves.
Kendiniz doldurun.
Well... Serve yourselves.
Kendi kendinize şunu sorduğunuzu biliyorum :
I know what you must be saying to yourselves
Neyse, umarım siz kızlar güzelce eğlenirsiniz. Çıkarken güvenlik alarmını kurmayı unutma.
Anyway, I hope you girls enjoy yourselves, don't forget to leave the alarm on when you leave.
Umarım bu durum için kendini suçlamıyorsundur çünkü ikiniz de harika ebeveynlersiniz.
I just hope you're not blaming yourselves for any of this because... you've both been great parents.
Smash'in müziklerini bile satmıyorsan kendine nasıl müzik dükkanı diyorsun?
How do you call yourselves a sheet music store if you don't have the soundtrack of Smash?
Hayır, çalışmıyorsunuz. Rahatsız edici bulduğunuz bir şeyden kendinizi korumaya çalışıyorsunuz çünkü bir ilişkinin nasıl olması gerektiği konusundaki fikrinize uymuyor.
You're trying to protect yourselves from something that you find uncomfortable because it doesn't fit your preconceived notions about what a relationship is.
Kendini açıklaması gereken sizsiniz ben değil.
You should be the ones who have to explain yourselves, not me.
Kulağa biraz kendinizi tebrik ediyorsun gibi geldi. - Alışırsınız.
That sort of sounded like you were congratulating yourselves.
Terbiyeli olun.
Behave yourselves
Mutfaktan kendinize fincan alın.
Get yourselves cups from the kitchen.
Bunu kendiniz de görebilirsiniz.
You can see that for yourselves.
Teslim olmalısınız.
You should give yourselves up.
Kendinizi affedin.
Forgive yourselves.
Ama şunu unutmayın, kendi kendinize çok ama çok eğlenmeyi sakın unutmayın!
But remember, don't forget to help yourselves to lots and lots of jolly old fun!
Ama yakında göreceksiniz.
Look at yourselves.
Eğer onu kendi istediğinizle uyutursanız ben de şikayetimi geri almaya hazırım.
I mean, I'm willing to drop all charges... if you go ahead and put him down yourselves.
Bir gün geriye dönüp baktığınızda kendinize kızmanızı istemiyorum.
I just don't want you to look back someday and kick yourselves.
Bu tamam mıdır? Güzel. Delta, şimdi kendinizi tanıtın ki eğer işler boka sararsa herkes kimi geriye saklayacağını bilsin.
Now, Delta, if you can identify yourselves so everyone knows who to hide behind if shit hits the fan.
Kendinize daha neler olacak diye sormuş olabilirsiniz.
You may certainly have asked yourselves what might happen next.
Sıkı tutunun.
Brace yourselves!
Eninde sonunda kendinizi ve çevrenizdekileri yok edeceksiniz.
And you will eventually destroy yourselves and all around you.
Hepiniz iyilik dersinden "A" almayı hakettiniz.
You all have earned yourselves an "a" in goodness class.
- Düşman tarafından ölmek mi istiyorsun?
Do you call yourselves imperial soldiers with that? !
Çalıp öldürmeye bahane etmek için kendinizi isyancı bayrağına sardınız.
Ya'wrapped yourselves up in the rebel flag as an excuse to kill and steal.
Çözemediğiniz bir sorun, gerginlik veya tartışmayla karşılaşırsanız bakımınıza çocuk verilecek.
If you encounter any problems, any tensions, any arguing... that you can't resolve yourselves You would be asign children
İkinizin de canı cehenneme.
You can both go fuck yourselves.
Kıyafetlerinizi çıkartıp bir torbaya koyun.
You guys clean yourselves up, put your clothes in a bag.
Gidin kendinizi becerin.
Go fuck yourselves.
Çıkışı biliyorsunuz.
Well, show yourselves out.
Kendiniz için yapın.
Do it for yourselves
Kaybedecek hiçbir şeyiniz yoksa neden kendiniz için yapmıyorsunuz?
If there's nothing to lose then why not run for yourselves?
Lütfen keyfinize bakın.
Please enjoy yourselves.
Gidip bakın sonra siz konuşun görelim.
Speak yourselves.