Yule tradutor Inglês
101 parallel translation
Burger cinayetindeki balta, Yule olayındaki takma dişler.
The axe in the Burger murder, the dentures in the Yule case.
Özür dilerim, Bayan Yule. Kafasına sandalye geçirmemesini hiç söylememiştim.
I'm sorry, Miss Yule, I've just never told him not to put a chair on his head.
Sıcak tüten şarap, Noel'de kesilen ağaçların gürültüsü,.. ... ve ateşteki yağ gibiyiz.
The hot wine steams, the yule log roars, and we're the fat that's in the fire.
Noel Kütüğü, aile yaşantısının kalbidir.
" The Yule log is the heart of family life
Bizden önceki Işıldayan Noel'i düşünelim
♪ see the blazing yule before us ♪
Mutlu Noeller
♪ fleula yule? ♪ merry Christmas ♪ fleula yule?
Yani yetişkin olmak için. Yani Noel anlamında, yortu gibi.
Which is to say Christmas, as in Yule.
Noel kütüğü de geldi!
Here's the Yule log...
Noel kütüğü, Fransa'da gibi!
A Yule log, like in France!
Hindi ve patates püresi.
That's a turkey log with mashed potatoes then Yule log for dessert.
Çocuklar çakmak gazı döküp... ... onu yakmak eğlenceli olur diye düşünmüş.
Some kids thought it would be fun to pour lighter fluid on him and play yule log.
... Çin yemekli bayramımı geçirip... ... koltuğumda Kanal 1 1'i seyredeceğim.
For a holiday with mu shu pork, Channel 11, yule log and my chair.
Noel ağacının altında yatıracağım seni, seni doğru dürüst seveceğim.
I'm going to lay you down by the Yule log I'm going to love you right
Ama Donald sadece huzur ve şu Yuleu istiyor.
But Donald just wants peace and quiet this yule.
Noel Balosu Üçbüyücü Turnuvası'nın başlangıcından beri geleneksel bir parçasıdır.
The Yule Ball has been a tradition of the Triwizard Tournament since its inception.
Bunu da gerçek anlamıyla söylüyorum çünkü Noel Balosu'nun en önemli özelliği danstır.
And I mean this literally, because the Yule Ball is, first and foremost a dance.
Yakalım Noel ağaçlarının ışıklarını! Mannheim Steamroller çalalım!
Light the yule log, crank the mannheim steamroller.
Noel kütüğünü yakacağız, salonun terasına çıkacağız ve topların şıngırdaması oynayacağız.
We'll light the yule log, deck the halls, and then we'll play some jingle ballz.
Noel kütüğü, çam ağacı hatta noel babanın kıyafeti bile Pagan kültürünün bir parçası.
But the yule log, the tree, even santa's red suit That's all remnants of pagan worship.
Neden Noel kütüğümü bacana sokmuyorsun?
Why don't you take my Yule log up your chimney?
Bayan Yule nasıl?
How's Mrs. Yule?
Bay Yule!
Mr. Yule!
Onun adı Abel Yule ve savaşta yaralanmış.
His name is Abel Yule and he was injured in the war.
Bay Yule cesedini bir ağacın altında buldu.
Mr. Yule found him crushed by a tree.
Yules ailesine gitmeliyim.
I must go to the Yule's'.
- Yules'lar ile birlikte.
With the Yule's.
Ama Bay Yule hayatını riske attı. Ve savaşta babanızın hayatını kurtardı.
Mr. Yule risked his life and saved your father's in the war.
Ama bizim haberleşmemiz için yardımcı olmayı kabul eden...
Ellis : But I have been lucky enough To make the acquaintance of a Mr. Abel Yule,
Bay Abel Yule'la tanışmaktan ötürü... kendimi çok şanslı hissediyorum.
Who has agreed to take on the task of our correspondence.
Kendisinin bir lağım borusuna saklanmış... küçük bir çocuğu kurtarmaya çalıştığı sırada kesişti.
Where I found Mr. Yule endeavoring to free a small child From his hiding place in a drainpipe.
Bay Yule emredildiği üzere çocuğu birlik kampına götürmedi.
Mr. Yule would not escort the boy to the union camp as ordered.
- Yul'lara.
To the Yule's.
Tilly kalanını Yule'lara verdi.
Tilly gave the rest to the Yule's. Oh.
Şömine yok Süs yok
No yule log No tinsel
Sizi uyarıyorum ağlarsanız pasta yok!
I'm warning you, no Yule log if you cry!
Peki şu cumhuriyetçi noel insanı var ya
And little miss yule log cabin republican,
♪ See the blazing yule before us ♪
♪ See the blazing yule before us ♪
Sizi gidi Noel düşmanı köktenciler,... Noel Baba ve sihrini nerede tutuyorsunuz?
Where are you anti-Yule radicals holding Santa and his magic?
Düşündüğüm Noel ateşinin etrafında daire olup incirli pudinglerimizi yemekti.
Figured we'd circle the yule log and eat figgy pudding.
Yule Mae neler çevirdiğinizi söylemişti de inanmamıştım.
Yule Mae told me what y'all was up to. I didn't want to believe it.
Yule Mae, Bayan Skeeter'a bir Coca-Cola getir.
Yule Mae, get Miss Skeeter a Coca-Cola.
Yule Mae, bir konuda konuşmak istiyordum seninle.
Yule Mae, I wanted to talk to you about something.
Yule Mae oğulları üniversiteye gideceği için çok heyecanlı olduğundan bahsediyordu.
Yule Mae was just saying how excited she is that her boys are going to college.
Yule Mae Davis?
Yule Mae Davis?
- Direnme, Yule Mae!
- Don't fight, Yule Mae!
Yule Mae, direnme.
Yule Mae, don't fight.
Yule Mae'nin dediğine göre hapiste mektup yazmak için bolca zaman oluyormuş.
From what Yule Mae says, there's a lot of time to write letters in jail.
Bu, aynı "The Virgin Suicides" ve "The Yule Log" un bir araya gelmesi gibi bir şey.
Hmm. This is like... This is like The Virgin Suicides meets the yule log.
Sonra da yemeğimizi yiyelim.
We'll have the yule log later, too.
Yortu kütüğü.
Yule log.
Sonra Donny kendine göre zamanında geldi.
So down he comes, right on time, straight into a lit yule log.