English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Y ] / Yürek

Yürek tradutor Inglês

1,384 parallel translation
Buz, Ateş, Karın Deşme Yürek Sökme Cehennemi ve Dil Koparma.
There is frigid hell fire hell, disembowelment hell, heart-extraction hell and tongue-removal hell.
En yürek burucu anlardan biriydi.
It was probably the most heart-wrenching time of all.
Sizdeki yürek keşke babamda olsaydı.
I wish my dad had your guts.
Buna tek yürek olmak denir.
People say "one heart one love".
Büyüyü geri çevirdin. Bu yürek ister.
You reversed the spell. it took guts.
Yürek acısı, ıstırap, cinsel şiddet ve olası ölümden mi?
From heartbreak, misery, sexual violence and possible death?
"Aşağıdan gelecek, seni yemek için" yürek ısıtan bir söz değil, öyle değil mi? "Ike'ı seviyorum", " Süt.
"From beneath you, it devours." Not the friendliestjingle. It's no "l like Ike" or "Milk : it does a body good."
Beni yere serecek yürek yok bu serseride!
Bum don't got the heart to put me down.
Böyle bir iş kotarmak için taş gibi yürek lazım.
It takes some stones to pull off a job like this.
Bu yürek ister.
- That takes guts.
Yürek yakan bir hikâye.
Heartwarming story.
San Fransisko kızlarının yarısına gönderdiğin yürek burkan mektuplarının aksine mi?
Unlike your heartfelt letters of farewell to half the girls in San Francisco?
İnsanlar gezegenler gibi, mangal gibi yürek gerekiyor.
People are like planets, you need a thick skin.
Feci ve yürek burkan bir manzaraydı.
What a terrible and heart-wrenching sight it was.
Ben gençliğimden beri kendime hep bunu sorar dururum bende böyle bir yürek var mı acaba?
For me, ever since I was a teenager, the whole idea is the question of, how would I have beared up?
Ancak yürek gücünle gözdağı verirsin.
I say intimidation comes from within.
Onun başlattığını bitirecek yürek sende yoksa Melanchthon, kenara çekil.
If you haven't got the stomach to finish what he started, Melanchthon, step aside.
Sende Kaliforniya Kralı olacak yürek yok.
You ain't got the heart to be King of Cali.
Bu iş yürek işi.
It's the heart.
Yürek paralayıcı, sadakat dolu bir minnettarlık ile örülmüş gerçek aşk.
True love laced with heartrending, devotional gratitude.
Karaciğerin yok, biliyorum. Ama yürek gücünün birazı sende, değil mi?
I know you were born without a liver, but you got some backbone, didn't you?
Ne kadar yürek parçalayıcı.
How heart-breaking.
Bu yürek bizi güçlendirecek ve kötülükleri durduracağız!
That heart will quicken us to stop the evil spread.
Bu yüzden, bundan böyle bu yürek her zamankinden katı, soğuk ve güçlü olacak.
That is why I have made a goal, to make my heart harder, colder and stronger.
Yürek ısıtan bir hikaye.
It's heart-warming.
Sende o yürek ne gezer!
You don't have the guts, do you?
"Bir düğüne gitmiş, bir papazın iki insanın tek yürek olması..." "... saçmalığıyla ilgili... " "... ağdalı sözlerini dinleyen ve evlenmelerini kutlayan... "
So I sat there watching those 50 happy people gathered to celebrate a marriage, dressed in their Sunday best, about to hear some priest's flowery words about the joining together of two souls, uniting as one, blah-blah, blah, blah...
Onlarda bunu yapacak yürek yok!
They would never be so bold as to do that!
"Geveze Yürek." Poe'nun öyküsüdür.
The Tell-Tale Heart. That's a Poe story.
Sende de yetenek var, ama yürek yok... üstün bir cerrah olmak... yetenek ve cesaretin bileşimini gerektirir.
Now, you had a great deal of skill, but you had no bravado... and it takes a combination of the two... bravado and skill in order to be a brilliant surgeon.
Başka bir yaralı yürek daha geldi.
Here comes another bleeding heart.
Bunu yapmak yürek ister. Gerçekten iyi bir konuşmaydı.
Yeah, it took guts and... it was a very nice speech.
Çok fazla Cesur Yürek seyrediyorsun.
You've seen Braveheart too often.
- Yürek parçalayıcı...
- Heart-rendering...
Baban sana keskin bir zeka ve sıcak bir yürek vermiş.
Your Dad has given you a sharp mind and a warm heart.
Bu, İsa'nın sana bakire bir yürek bağışlamasıyla alakalı.
It's about Jesus granting you a virginal heart.
Bu gerçekten de yürek ister.
You certainly have some guts.
Dileğim şudur ki, güzel bir yürek Scott oğlanı Florida'ya götürsün.
An''tis wishing'I am that some fine soul... would take me Scotty boy to Florida.
O yürek sende yok.
You don't have the guts.
Harika bir insan, böyle büyük bir yürek!
Great guy with a big heart. - What?
# Gezgin bir yürek bekliyordum ben.
# The wandering soul I was meant to meet
Onlara coşku, enerji, yürekli bir savaş kahramanı verebiliriz! O yürek ki, çöl karanlığında düşman ateşinde dövülmüş, Amerikalıların yaşamları tehlike içindeyken.
We can give them heat, energy, give them a war hero with heart, forged by enemy fire in the desert in the dark, when American lives hung in the balance.
"yürek burkan hâkimiyet"
"and heart-wrenching control."
Ve bu... Pai Mei'nin Beş Noktalı Avuç Patlayan Yürek Tekniği dediğimiz efsanesinin de başlangıcı olmuştur.
And... so began the legend of Pai Mei's Five-Point-Palm Exploding-Heart Technique.
Beş Noktalı Avuç, Patlayan Yürek...
And what, pray tell, is the Five-Point-Palm
Beş Noktalı Avuç, Patlayan Yürek Tekniğini kimseye öğretmez o.
He teaches no one the Five-Point-Palm Exploding-Heart Technique.
Pai Mei, sana Beş Noktalı Avuç, Patlayan Yürek Tekniğini öğretti demek?
Pai Mei taught you the Five-Point-Palm Exploding-Heart Technique?
Ne zamandan beri... Bekliyordu bu yürek seni...
I expect you to be sincere
Bekliyordu bu yürek seni...
To be sincere
Bende o yürek yok sanıyor.
LINDA LEE BUKOWSKI :
O yürek artık pek fazla insanda yok.
But not many too people have heart anymore.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]