English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Z ] / Zeb

Zeb tradutor Inglês

327 parallel translation
Şöyle tut, Zeb.
Hold it thataway, Zeb.
Birşey diyemem, Zeb.
- I can't say, Zeb.
Zeb Andrews'i tanıyorsun, değil mi?
- Howdy, Alvin. - You know Zeb Andrews, ain't you?
Zeb de bana, Thomson'ların değirmeninde yapılacak olan danstan bahsediyordu. Evet.
Zeb here was telling me there's gonna be a dance over to Thomson's Mill.
Buraya baksana sen, Zeb Andrews.
Now look here, Zeb Andrews...
Zeb Andrews, iyi bir koca mı olurdu?
Fine husband you'd make. I allow Zeb Andrews would make a better one?
Şey, çok üzgünüm, Alvin ama araziyi az önce Zeb'e sattım.
I'm right sorry, Alvin, but I just sold that bottomland to Zeb here.
- Zeb bana hepsini peşin ödedi!
And Zeb here paid me cash money all down.
Zeb'i görmek istiyordum. Buralarda mı?
I'd kind of like to see Zeb, are he hereabout?
Zeb!
Zeb.
Şu arazi konusunda seninle konuşmak istiyorum, Zeb.
I want to talk to you, Zeb, about... About that there piece of land.
Bunu biliyorum, ama elbette senin, Zeb, ama- -... ama Nate Tomkins düşündü ki- -
I know it, but... Sure it's yours, Zeb, but... But Nate Tomkins was...
Elbette senin, ama konuşmama müsaade edersen, ben- -
- It's mine and I'm gonna keep it. Well, sure it's yours, Zeb, but if you'll only allow me to talk...
Fazladan birşey istemiyorum.
No, I ain't asking for anything extra, Zeb.
Ve Zeb Andrews bağışlayıcı biri.
And that Zeb Andrews sure are a forgiving man.
Benim demek istediğim, Bayan Gracie, Zeb Andrews gibi sorumluluğunu bilen birinin iyi bir koca olacağı.
All I'm aiming to say, Miss Gracie, is, a upstanding man like Zeb Andrews would make a girl a right smart husband.
Zeb konusunda fikrinizi değiştirirseniz eğer...
- And... And if you change your mind about Zeb, well, I reckon I could...
Buraya baksana sen, Alvin York, Zeb Andrews'i koca olarak isteseydim eğer senin bu soylu davranışın olmadan da bunu yapabilirdim.
Lookee here, Alvin York, if I wanted Zeb Andrews for a husband, I reckon I could get him without your acting so noble.
Bu kadar zaman boyunca orayı benim için tutmasını Zeb'den bekleyemezdim.
Well, I couldn't rightly expect Zeb to hold it for me all this time.
Evet, ona katılıyorum, Ben. Bu bir Kızılderilinin işi.
Like Zeb's saying, Ben, I think it's Injun work.
Çoktan tepelere dönmüşlerdir.
Probably back in the hills already. I told you, Zeb.
Sana söylemiştim, Zeb.
Indian sign all over the range.
En iyisi gidip bu konuyu Zeb ile konuşmalıyız.
We gotta go to Zeb, tell him what...
Seninle konuşmak istiyoruz, Zeb.
- We want to talk to you, Zeb.
Daha sonra.
- Later. - Now, Zeb.
Şimdi, Zeb. Onlar buradayken.
While they ain't here.
Hepsinin bir ailesi var, Zeb.
Got our families to think of, Zeb.
Tamam, Zeb.
All right, Zeb.
Yalan söylemiyordu, Zeb.
He wasn't lying, Zeb!
Zeb'e ailenin parçalandığını söylersin, çünkü olacağı bu.
You tell Zeb you and me don't see eye to eye. And that's for truth.
Zeb, buraya gel.
come on down here.
Zeb'in bize katılmasını umuyorduk.
we was hoping that Zeb might be going with us.
"Zeb gelmek isterse, buna memnun oluruz."
We would welcome Zeb if he wants to come.
Hey, Zeb.
Zeb!
Ölmenin onun için çok zor olduğunu sanmıyorum Zeb, sadece seni tekrar görmek istemişti.
except she wanted to see you again.
Sana ihtiyacım var, Zeb.
Zeb.
Seni anlamak çok zor, Zeb.
Zeb.
- Hoşça kal. - Güle güle, Zeb.
Zeb.
Zeb?
Zeb?
Bayan, büyük teyzemiz Lilith siz misiniz? Zeb'in çocuklarıysanız, evet.
I am.
Zeb Rawlings.
Zeb Rawlings.
Zeb, haydi gidelim.
Zeb. Let's go.
Sence kanunları, içi boş bu tabanca kılıfı mı sağlayacak?
Do you think we still put the law inside a holster here? Zeb.
Oraya bak, Zeb. İşte sana kanun.
There's the law.
- Seni uyarmıştım Zeb.
Zeb. - What is it?
Örgü mü örüyorsun, Zeb?
Knitting, Zeb?
Zeb nerede?
It's coming from the... Where's Zeb?
Zeb Andrew'in Ovalık arazisi var.
Maybe he would.
Sorun bu, değil mi?
Zeb Andrews got a piece of bottomland, that's it, ain't it?
Zeb.
Zeb.
Zeb.
- Zeb.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]