Çallş tradutor Inglês
23,439 parallel translation
Kendisine Beyaz Cadı diyor.
She calls herself a... White witch.
Yaptığı aramaların izini sürdüm.
I traced the calls it made.
Ayrıca kurbanın kullan at telefonuyla senin telefonun birkaç kez arandığını keşfettik.
We also found a pair of phone calls to your phone from the same burner phone that called our victim.
Tüm aramalarımı Petra'nın süitine yönelt. - Gerçekten mi?
Krishna, patch all my calls through to Petra's suite.
Neyse birkaç arama daha yapmam lazım.
Anyway, I've got a bunch more calls to make.
Tehdit edici aramalar yok.
No threatening calls.
Gelen aramalar sadece basından.
The only calls are from the press.
Ne yazıkki henüz çağrımıza cevap vermediler.
Unfortunately, they haven't returned our calls.
Bildiğimiz kadarıyla asıl üretici olan Devonshire Robotik'i ve diğer yağmalanan firmaları aradık.
As far as the actual manufacturer, we've got calls into Devonshire Robotics and the other plundered firms.
Arayı kapattıysak, cevaplayamadığın aramalar burada.
Now that we're done catching up, here are the calls you've missed.
Ben telefonun başında beklemeliyim, Martha mesaj bırakmak için arayacak olursa telefonu açacak kişi ben olmalıyım.
I should wait by the phone'cause if Martha calls to leave a message, I need to be the one who answers.
Ararsa şu çalacak, ikinci hat.
This will ring if she calls, line 2.
Annesiyle babasını arayıp birlikte gittikleri köprüye gelmiştir, sonrası...
Maybe she calls her mom and dad, goes to the bridge she went to with them.
Kumar oynayan adamsın, sence Grady'nin adamlarının kadınına gelen aramaları dinlemesi için görevliye para vermiş olma ihtimali nedir?
You're a gambling man, what do you think the odds are that Grady's men have paid off the clerk to listen to calls coming into her room?
Çok fazla baskı var... devamlı arıyorlar!
Too much pressure... so many calls!
Artı, son zamanlarda böyle iki arama daha geldi.
Plus I got two other calls just like it recently.
Morgan bana hiç Aaron demez.
Morgan never calls me Aaron.
Zaman mistik doğa çağırır.
When mystical nature calls.
I bizim telefon görüşmeleri tercih ediyor.
I prefer our phone calls.
Telefonlarımı açmıyor bile. Ona ondan nasıl nefret ettiğimi söyleyemiyorum.
God, but... he won't even return my phone calls so I can tell him how much I hate him.
- Doğru, peki aradığı zaman bana yönlendirir misin?
Oh, right. Well, when she calls in,
Tahan, sosyal medyaya insanların IŞİD'e katılması için çağrılar yapıyor.
Tahan's posted dozens of online calls to join ISIS :
Eli'ı kimlerin aradığını ve Eli'ın da aradığı kişileri öğrenmeyi istedi.
- He wanted to know who calls here for Eli and who Eli calls.
- Ofisi her gün milyonlarca kişinin aradığını söyleyip, hepsini not alamayacağımı söyledim.
- I said a million calls go through this office every day, and I don't write down names.
Aradığım zaman meşgule atılma zamanlarımı hatırlıyorum.
I remember my phone calls being ignored.
Aramalara cevap vermeyince kocası polisi aradı.
When she didn't answer any calls, her husband phoned the police.
Ama yakacak kemik bulamadığı için Bobby'i aramış.
But he couldn't find the bones to burn, so he calls Bobby for backup.
- Deke sana ne diyor, biliyor musun?
You know what Deke calls you? What?
Jackie bana George Amca diyor ve Kennedy de, ülkemi ele geçiren o komünist bokların üzerine gidiyor!
Jackie calls me Uncle George, and Kennedy is taking on those communist shits who took over my country!
Kardeş Joan of arc! Yalnızca gerektiğinde sesimi yükseltmek için bir huy edinmeye çalışıyorum ve bu sesimi yükseltmek için olan durum fırsatları pek sık değildir ama sen sabrımı sınıyorsun ve bunun üstüne de hala arabamı elinde tutuyorsun.
Sister Joan of arc, i try to make it a habit to raise my voice only when necessary, and it is not often that the occasion calls for me to raise my voice, but you are trying my Patience, and on top of that,
Aramalar, mesajlar, bir şeyler olmalıydı.
We would have had calls, texts, something.
İçmek gerekiyor.
It calls for a drink.
# Ve kimse aramıyor #
♪ And nobody calls ♪
Kız kardeşiniz telefonlarıma çıkmıyor.
Your sister won't return my calls.
"Sang Chul onu ne zaman arasa hizmetçisi gibi peşinden koşar."
"Whenever Sang Chul calls for him, he runs off like a servant."
- Bu yüzden mi telefonunu açmadın?
Is that why you didn't answer my calls? No.
"Meşgul olduğum için cevap vermedim değil."
"I didn't miss your calls because I was busy."
Berberler soylu ailelerin evlerine de gidermiş.
Barbers would make house calls and nobility.the way back to
Savunma, Five-O polis gücünden Memur Kono Kalakaua'yı çağırıyor.
Okay. Uh, Defense calls Officer Kono Kalakaua of the Five-O Task Force.
Savunma Sang Min Sooh'u çağırıyor.
Uh... The defense calls Sang Min Sooh.
Savunma, Dr. Max Bergman'ı yeniden kürsüye çağırıyor.
Uh... defense calls Dr. Max Bergman once again to the stand.
Aynı partide olduğumuz için birkaç telefon görüşmemiz olmuştu.
A few calls between members of the same party.
Ben gördüğümü söylerim bacım.
I calls'em like I sees'em.
Sanırım ondan iki gün sonra Roger evi aradı.
So then, I think two days after that, Roger calls the house,
"Ben işe başlıyorum." diye seslendi.
And he calls up, said, "I'm just gonna get started, work down here."
İnsanlar annemi, annem beni arıyor, araba bulup onları alıyorum.
They call my mother, she calls me, I find a car and I pick them up.
Sıcak pencere eve çağırır seni
♪ The ember window calls you home ♪
Kızgın olduğunu varsayıyordum çünkü son dört aydır hiçbir telefonumu ya da e-postamı yanıtlamadı. Ama belki senin önünde gizler diyordum.
Well, I assumed she was, because she hadn't answered any of my calls or e-mails for the last four months, but I thought she'd hide it in front of you.
Aramalarıma dönmesi günler sürüyor.
It takes her days to return phone calls.
George telefonlarımı açmıyor.
George is not returning my calls.
- Akşam kimse aramaz beni.
- Nobody calls me at night.