English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Ö ] / Öbür tarafa

Öbür tarafa tradutor Inglês

723 parallel translation
Öbür tarafa gidelim.
"Let's go to the other side."
Hayır, hayır her şeyi beklerdim de, genç yaşımda öbür tarafa gideceğim...
Oh no, don't! Anything but... That I've got to go!
- Birde öbür tarafa bakalım.
Let's have a peek around here.
Yüzünü öbür tarafa çevir.
Turn your face away.
Öbür tarafa gidin.
Get over on the other side.
- Öbür tarafa geçince sorarsın.
- Ask when you get to our lines.
Şimdi ise her ne zaman beni görse, yüzünü öbür tarafa çeviriyor.
Now whenever he sees me, he looks the other way.
"Öbür tarafa göçtükten sonra..." "... hiçbiri bize miras kalmaz. "
" I think they have no portion in us... after we pass the gate.'"
Az daha öbür tarafa gidecekmiş diye duydum.
I just heard he was gonna pull through.
Öbür tarafa döndü. Diğer sokakta bekleyecektir
He'll cut down that street and be waiting for us at the next.
Öbür tarafa geç.
Take it your way.
Öbür tarafa.
The other way.
Tanrım. Eğer dünyanın merkezinden geçiyorsam insanların baş aşağı yürüdükleri öbür tarafa mı çıkacağım yoksa?
What if I should fall right through the centre of the Earth... and come out the other side where people walk upside down?
- Öbür tarafa geç ve it.
- Get over and push.
Öbür tarafa al.
Take it over the other side.
İskeletleri buradan öbür tarafa taşırken neden bunu daha önceden fark edemediğimi anlayamıyorum.
I can't understand why I didn't spot this stuff... when I hauled those skeletons out of here and stacked them on the other side.
Ben öbür tarafa gideceğim.
I'll go up the other side.
Şuraya gidin, köprüyü geçin, öbür tarafa geçin.
Go over there, over the bridge, over to the other side.
Öbür tarafa, lütfen.
Over there.
- Öbür tarafa!
- Over there!
Öbür tarafa geç ve zırlamaktan vazgeç!
Move over and quit bawling!
Bizler onurlu ve özgür insanlarız ve bir kadın doğruları söylediğinde başınızı öbür tarafa çevirmeyin.
Where people are proud and free... and don't look away when a woman tells them the truth.
Öbür tarafa geçin.
Move to the other side!
Öbür tarafa!
The other way!
Susan, öbür tarafa geç!
Susan, get over the other side!
İşine karışması... neredeyse seni öbür tarafa gönderiyordu.
That contraption... almost sent you to your grave.
Her an öbür tarafa gidebilir.
He will pass away at any moment.
Sınıra ulaştığımız zaman, öbür tarafa geçeceğiz!
When we get to the border, we'll get to the other side!
Ya da Fennan'ın gizli belgeleri öbür tarafa geçirmesine yardım eden eşiyle ilişkisini.
Or with the wife who helped Fennan to pass documents to the other side.
Öbür tarafa döndüğümde kendimi geliştirmemi sağlayacak her türlü araç var,
Back at the other place I have all the facilities to improve myself,
Öbür tarafa hayır.
- Not from in there.
Dumanını öbür tarafa üfle.
Smoke towards New Jersey.
Kalpleriniz sevgi dolu olarak öbür tarafa gitmenizi arzu ediyorum.
I want you to go with love in your hearts.
Öbür tarafa geç!
Go to the other side!
İIk defa öbür tarafa geçip tüm doğru cevaplarla çıkageliyorsun.
First time across, and you come up with all the right answers.
Bu saçn sahibi adam öbür tarafa keI gitti, çünkü kafa derisi bende.
The man from whom this hair came, he's bald on the other side, because I now own his scalp.
Öbür tarafa da bak.
Feel the other side.
- Öbür tarafa çevir.
- Backward, backward I say.
Öbür tarafa.
Let's get it through here. There.
İçimde sadece kendini aşan ve öbür tarafa düşen yükselme hırsı var.
But only vaulting ambition which o'erleaps itself and falls on the other side.
Öbür tarafa doğru gidelim, böyle daha kolay olur. Harekete geçmeden önce aramızda konuşuruz.
We can save ourselves considerable hardship if we just back water, talk it out before we make our move.
Yakında hepinizi öbür tarafa gönderecektir.
You realize you're likely all to be dead soon?
Seni öbür tarafa gönderecek kadar var.
Enough to give you your share.
Herkes öbür tarafa geçsin.
Everybody on the other side.
Onları öbür tarafa koy.
Put them on the other side.
Usta Ogami, ölen efendimizi takip edeceğim ve ona öbür tarafa giden yolculuğunda
Master Ogami, I follow my dead Lord and acompany him on his way
Arınmaları için öbür tarafa üç seçilmiş ruh yollandı.
to enlighten their souls.
Nefesini ver ve öbür tarafa dön.
Exhale, please, and turn over.
Biliyoruz ki, hiç kimse trenin öbür ucundan bu tarafa gelmez.
We know no one could have come from the other end of the train.
Öbür tarafa gidenler.
ABOUT OU R BEING GON E.
Yüzünü öbür tarafa çevirin.
Turn his face away from me.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]