Şenay tradutor Inglês
28 parallel translation
Şenay, belki bugün sana öğlen yemeği hazırlarım?
Senay, perhaps today I can cook you lunch?
Şenay, dün 510 numaralı odayı temizledin mi?
Senay, did you clean room 510 yesterday?
Şarap içer misin, Şenay?
You drink wine, Senay?
Şenay Gelik?
Senay Gelik?
Komşularınız, Şenay.
Neighbours, Senay.
Şenay iki dakika içinde burada olacak.
Senay will be here in two minutes.
Şenay ayrılmaya karar verdi.
Senay has decided to leave.
Şenay Gelik adında birini arıyorduk.
We're looking for someone called Senay Gelik.
Ben iyi bir adamım, Şenay.
I'm a good man, Senay.
Senin bekaretini almak istemiyorum, Şenay.
I don't want to take your virginity, Senay.
Çok güzel bir ağzın var, Şenay.
You have such a beautiful mouth, Senay.
Şenay ve kendin için birer pasaport.
A passport for you, and one for Senay.
Şenay, neredesin?
Senay, where are you?
Amerika için vizeye ihtiyacın var, Şenay.
For America you would need a visa, Senay.
Diğerleri öldü, Şenay.
Others are dead, Senay.
Şenay, bunları nereden buldun?
Senay, where did you get these?
- Hayır, Şenay.
- No, Senay.
Çabuk, Şenay.
Hurry, Senay.
- Bu Şenay. Bir arkadaş.
- This is Senay.
- Hadi, Şenay, çok soğuk.
- Come, Senay, it's cold.
Zorluğu, Şenay, yeni kişi olduğuna inanmaktır.
The trick, Senay, is to believe you are the new person.
Şenay burada mı?
Senay is here?
Sana benim hakkımda birşey anlattı mı, Şenay?
Did he tell you things about me, Senay?
Handa, benim, Şenay.
Handa, it's me, Senay.
Şenay, Sneaky'nin söyledikleri doğruydu.
Senay, what Sneaky told you was true.
Şenay!
Senay...
Ulan Şenay Hanım ben seni seviyordum be.
Damn it, Senay Hanim! I loved you.
Şenay'ın da kanaati bu.
Senay agrees with me.