486 tradutor Espanhol
52 parallel translation
"Durfee'ye karşı kamu davası, 62, Michigan, 486, 1886 yılı."
"El estado contra Durfee, 62, Michigan, 486, año 1886".
- Efendim, sayfa 486'yı açar mısınız?
- Señoría, ¿ quiere ir a la página 486?
486.
486.
Bir adam yaklaşık 484 saat boyunca tek başına bir kutuya hapsedildi.
Se encerró al hombre, solo en una caja, por cerca de 486 horas.
11.486.
Once mil cuatrocientos ochenta y seis.
Hiç aklınıza gelir miydi, her sene 486,000 tondan fazla pislik ~
Nunca sospecharía que cada año 486.000 toneladas de impurezas...
Yarın, kapanışa beş dakika kala, 3.55'de, bütün hesabı Nassau-First lsland Bank'a aktar. Kayıt numarası 486-9580.
Mañana, 5 minutos antes del cierre, 15 : 55, transfiere toda la cuenta al banco First Island de Nassau, bajo el número 486-9580.
4'ncü sokak ve Main yakınında olan tüm birimlerin dikkatine, lütfen, 486 Güney Main Sokağı'ndaki olay yerine geliniz.
A todos los coches cerca de la 4a y Main, vayan al 486 de South Main.
KKK üçlemesi bu senaryoda 486 kez yer almış.
"K.K.K" el ku klux klan aparece en el guión 486 veces.
Vay canına. 486 defa söylediğinde anlayamamıştım ama şimdi onu özel bulduğunu anlayabiliyorum.
Las primeras 486 veces que me lo dijiste no lo registré... pero ahora veo que crees que es especial.
386 ve 486 altyapıları için tasarlıyorum nisandan beri yazıyorum ve hazır hale gelmeye başladı.
Estoy creando un sistema operativo gratuito es sólo un hobby, no se trata de nada enorme ni profesional como GNU para los clones 386, 486-AT Me gustaría recibir todo tipo de comentarios sobre lo que la gente piensa de Minix porque mi sistema operativo se parece un poco al suyo
486 dolar var, doğru mu?
Tenemos $ 486, ¿ cierto?
Düşük hapı.
RU-486.
Walden Robert Cassotto 163 şarkı yazdı ve 486 parça kaydetti.
Walden Robert Cassotto escribió 163 canciones e hizo 486 grabaciones.
Bir ampul, 480 derecede yumuşar ve ısı kaynağına doğru şişer.
Una bombilla de luz incandescente se ablandaría a los 486 oc y se distendería en dirección a la fuente original de calor.
00 : 23 : 07,607 - - 00 : 23 : 11,486 Bir sürü müşteri itiraf etme ihtiyacını hissediyor.
- Me lo cuentan, evidentemente.
Babam, güzellik salonuna gitmenin Tonya'nın çok çabuk büyüdüğü anlamına geldiğini sanıyor ve sonunun böyle olacağını sanıyordu.
Mi padre pensaba que ir al salon de belleza significaba 112 00 : 04 : 50,486 - - 00 : 04 : 52,390 que Tonya estaba creciendo demasiado rapido, y podria acabar asi.
Fakat O içimizdeki birkaç dolandırıcı.bneye gitmeye devam etti.
Pero se puso pesado con nuestros 486.
Seattle'dan Phoenix'e giden uçuş 486 için son çağrı. Uçuş 486 için son çağrı....
Es la última llamada para abordar el vuelo no. 486, servicio sin escalas de Seattle a Phoenix...
Lafayette, Indiana'daki Arbor Hills Mezarlığı. 486 no'lu mezar.
El Cementerio de Arbor Hill en Lafayette, Indiana. Lote 4-8-6.
It seems that we have a 486-1, that is vandalism and resisting authority.
Parece que tenemos un 486-1, eso es vandalismo y resistencia a la autoridad.
Hamileydim ve biri bana RU-486 verdi.
Quedé embarazada y sin darme cuenta alguien me dio RU486.
En başta öyle sanmamıştım ama doktor vücudumdaki isilikleri görünce ve elim ayağım uyuşunca RU-486'ya alerjik tepki verdiğimi söyledi.
Al principio no lo creí pero el doctor vio que tenía irritación y mis manos y pies estaban entumecidos. Dijo que parecía que tenía una reacción alérgica a la RU486.
Tim, jinekoloğu hamile olduğuna ikna etmemişse bahse girerim RU-486'yı İnternet'ten sipariş etmiştir.
A menos que Tim convenciera al ginecólogo de que era una mujer embarazada apuesto a que consiguió la RU486 en línea.
Arkadaşınıza RU-486 verildiğini mi düşünüyorsunuz?
¿ Entonces crees que a tu amiga le dieron RU486?
- Kız gelip RU-486 isterse...
Entonces, ¿ si una chica viene y dice que quiere RU486?
Biri kıza RU-486 verip düşüğe sebep oluyor.
Alguien le dio RU486 a una chica y eso le provocó un aborto.
Bence sana RU-486'yı Tim verdi.
Creo que Tim te dio la RU486.
Bölgede RU-486 tedarik eden tek klinik orası.
Es la única clínica del área que proporciona RU486.
1. Kalp hastalığı = 652.486 ölü 2.Kanser = 553.888 ölüm
Las muertes por enfermedades del corazón = 652486
3434886... 3434887...
333.486... 333.487...
Geçen sene Ah Wai'den, RU-486 haplarından otuz tane almıştı.
Le compró a Ah Wai 30 pastillas RU-486 el año pasado.
Karşılığında ise 486 dolar kazandım.
Me costó 5.000 dólares y sólo gané 486 dólares.
215 ve 601 telefon kodlarını birleştirirsek... 486.
Bueno, combinando los códigos de área 215 y 610 486.
MERION MÜZİK OKULU 486 akortçuyu aramak, üçe ayrılmaktan daha zormuş sadece siz glucky dediniz... Globben-killer...
Entonces, resulta que llamar a 486 afinadores de pianos es más difícil dividido en tres cuando solo uno puede pronunciar glucky Globben-killer...
Aa, Brad, 486 kuşun var.
Brad, tienes 486 aves.
71 ) \ cH3C4957 \ clip ( m 476 138 l 473 129 473 123 470 116 470 110 474 105 479 99 479 84 483 85 484 90 485 96 486 101 491 102 490 107 490 113 493 117 494 122 500 125 505 126 506 133 763 148 837 13 325 18 317 133 ) } Hatta { \ fsp-2 } 100 numaralı { \ fsp-2 } bir { \ fsp-2 } yerde en { \ fsp-2 } uygun { \ fsp-2 } yer olabil { \ fsp-2 } ir
71 ) \ cH3C4957 \ clip ( m 476 138 l 473 129 473 123 470 116 470 110 474 105 479 99 479 84 483 85 484 90 485 96 486 101 491 102 490 107 490 113 493 117 494 122 500 125 505 126 506 133 763 148 837 13 325 18 317 133 ) } Even { \ fsp-2 } the { \ fsp-2 } 100th { \ fsp-2 } number { \ fsp-2 } one is { \ fsp-2 } still { \ fsp-2 } number { \ fsp-2 } one
İki kişi için ödeme 9,486,000 Won.
Dos personas... Son 9.486.
Orada mısın? Willard caddesi.
bulevar Willard 486
- Sen 4600.000 kişiyi yayında gördün
- Tú y 11,486,000 personas.
486 Overpass Lane.
486 Camino Overpass.
- D-436, beni duyan var mı?
Atención, D-486.
D-436, kimse yokmu.
Atención, D-486.
Lucy'mi ele geçirdiklerini sanıyorlar, yo yo yo, onları bir güzel kandırdım.
Ellos pensaban que tengo mi Lucy, oh no no no, yo engañé'em bueno. 486 00 : 52 : 24,806 - - 00 : 52 : 27,224 Er... ¿ Cómo hiciste eso?
486'yı kullanıp elektrip şirketini hackleyerek sokağın elektriğini kestiğimde dokuz yaşında falandım.
Yo estaba como, nueve cuando utilicé su 486 hackear la compañía eléctrica y apagar nuestra calle.
486... 892.
486... 892.
2,486. 2 filme ücretsiz giriş hakkı kazandım.
Gané dos pases de cine gratis.
486'daki silahı görmem gerekiyor.
Necesito ver el arma del 486.
- İngilizce bilmiyorum
- 486.
- 486, Sandhurst Yolu jetty tarafında
- ¿ Adónde quiere ir? - 486, Sandhurst Road.
- 2,486 tane.
2486.