Affedin tradutor Espanhol
2,111 parallel translation
- Beni affedin.
Perdóneme.
- Beni affedin.
Perdóname.
Affedin, bu birçok probleme neden olur.
Excúseme El asunto está ahora más allá de sus limites
Beni affedin.
Por favor perdóname hija
Bahçenizle ilgilenirken sizi böldüğüm için affedin Bayan Stubbs.
- Lamento haberme abalanzado sobre vos, srta.
Size inanmadığım için, efendim, beni affedin.
Me perdonará señor si no creo en su palabra.
Sizi üzdüğüm için beni affedin.
Siento haberte hecho enfadar.
Beni affedin.
Discúlpeme.
Beni affedin. Bulaşık yıkıyordum.
Tiene que perdonarme.
Beni affedin, Peder. Günah işledim.
Bendíceme padre, porque he pecado.
Beni affedin, ama bu o kadar da belirgin bir yol değil.
Perdóneme, pero es poco para una pista.
Lütfen hala yaprak gibi titriyorsam beni affedin. Çok üzücü bir sabah oldu.
Buenos dias
Lütfen beni affedin.
Por favor perdóneme...
Ateşli yapımı affedin.
Perdone mi naturaleza apasionada.
Afedersiniz, beni affedin, ama ben çok gururlu bir babayım ve ben Ben bir çift laf etmek istiyorum.
Con permiso, soy un padre muy orgulloso y me gustaría decir algunas palabras.
Beni affedin.
Si me disculpan.
- Hemen gitmeliyim. Beni affedin. Peki.
Tengo que irme ya, disculpe.
Bu yüzden, sizin fedakarlıklarınıza katılmazsam beni affedin.
Así que, perdóname si no me pongo a llorar por sus sacrificios.
Lütfen beni affedin.
Perdóname, por favor.
İzninizle Bay Star, ayrıca ırkınız hakkındaki düşüncesizce çıkışım için de beni affedin.
Perdone mi ausencia, Sr. Star mi aspersión desconsiderada sobre su raza.
- Affedin beni.
- Perdón...
Pardon, lütfen affedin.
por favor discúlpanos
Sorduğum için affedin ama nasıl hala buradasınız?
Perdón por la pregunta, pero ¿ cómo conserva aún su trabajo?
- Lütfen affedin beni Peder Job, bir an için uzaklaştım.
Fui demasiado lejos...
Küçük bir iyiliğin belki... Lütfen beni affedin doktor. Tamam.
Sólo pensé que un pequeño acto de bondad podría realmente ser... para!
Elinizi sıkamadığım için beni affedin.
Diculpen si no estrecho su mano.
Rohan'ı affedin lütfen, fazlasıyla gururludur.
Perdone a Rohan, es un hombre orgulloso.
Lütfen heyecanımı affedin.
Por favor, disculpe mi nerviosismo.
Bu defalık affedin olur mu?
¿ Perdóname solo esta vez?
Affedin beni.
Perdóname.
Lütfen affedin.
Por favor perdóneme.
- Lütfen beni affedin, Bay Dudwey.
- Por favor, perdóneme, Sr Dudwey!
Lütfen Bay Dudwey, beni affedin!
¡ Perdóneme, por favor.
Affedin beni, lütfen!
Oh, perdóneme, Sr Dudwey!
- Beni affedin.
- Discúlpenme.
- Kadınlar ve çocukları affedin...
_ No. _ Pero deje a las mujeres y los niños, por favor...
Affedin Kont Friedrich, daha açıktan atacaktım. Tabii.
Perdóneme, Conde Friedrich,... mi puntería estuvo algo desviada.
Özür dilerim. Beni affedin.
Perdón, discúlpenme
Geç kaldığım için beni affedin.
Perdón por mi retraso.
Lütfen beni affedin.
Por mi culpa.
Silahsız bir kadın ve bir çocuk öldürmek istemiyorum, ama beni affedin. Bu savaş...
No me gusta matar niños y mujeres indefensas, pero esto es la guerra.
Şimdi beni affedin biraz.
Ahora, si me disculpan, mi novia está muy contrariada.
- Dr. Blake, böldüğüm için affedin.
- Dra. Blake, lamento interrumpir.
Beni affedin.
Disculpe.
Tavrınızı sevdim, ama güvenemiyorsam beni affedin.
Me gusta su actitud pero sabrá disculparme si no me siento reconfortada.
- Affedersin " arkadaşı Tim Sussman'ı geciktikleri için affedin
- Lo siento... " Amigo, Tim Sussman.
Çok özür dilerim Bayan Draper. Lütfen affedin beni.
Lo siento mucho, Sra. Draper, por favor, discúlpeme.
Fakat karşılığında size önerecek bir teminatım yok dersem beni affedin.
Pero me perdonarás si no tengo ninguna garantía que ofrecer en respuesta.
Gidiyorum... eğer mümkünse o kızı affedin.
Por favor perdóname Ameeran, si puedes.
Lütfen, affedin.
"Bueno, perdóneme por favor".
Ve umarım içimizden birine yersiz suçlamalar yapıldığında nasıl davranmamız gerektiğini herkes biliyordur. Pekâlâ. Böldüğüm için beni affedin lütfen.
Disculpen la interrupción.