English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ A ] / Alistair

Alistair tradutor Espanhol

472 parallel translation
Söyle bana Alistair Ramson kim?
Dígame ¿ quién es Alistair Ramson?
Alistair Ramson karımın şirketindeki bir oyuncu arkadaşını öldürdü.
Alistair Ramson asesinó a un actor de la compañía de mi mujer.
Penrose, Alistair Ramson ve Tanner aynı kişi. Ne?
Penrose Alistair Ramson y Tanner son la misma persona.
Ama korkarım ki şu Alistair Ramson, Tanner bölümünü yazan ve oynayan oyuncu, oldukça hayatta.
Pero me temo que Alistair Ramson, el actor que creó el papel de Tanner esté bien vivo.
Söyle bana La Morte Rouge'da Alistair Ramson davası ile herhangi bir bağlantısı olabilecek başka biri var mı?
Dígame. ¿ Hay alguien en la Morte Rouge que haya tenido relación antes con Ramson?
Adı Alistair Ramson.
Su nombre es Alistair Ramson.
Alistair Ramson.
¿ Quién es él? Alistair Ramson.
Allister.
¡ Alistair!
Yazan Er Alistair P. Benjamin.
Escrito por el soldado Alistair P. Benjamin.
Tanrı aşkına Alistair, bunun doğal olmadığını anlayamıyor musun?
Por amor de Dios, Alistair, ¿ no ves que no es natural?
- Yalnız kalmak istiyorum Alistair.
- Me gustaría estar a solas, Alistair.
Birinci sınıf Er Alistair P. Benjamin efendim.
El soldado de primera Alistair P. Benjamin, señor.
Teğmenin eve döndüğünden emin olur musun Er Alistair P. Benjamin?
Encárguese de que el teniente llegue a casa soldado Alistair P. Benjamin.
- Hala küçük kitabın duruyor mu? - Evet efendim.
Tú no te afeitas, ¿ verdad, Alistair?
- Senin işin bu, değil mi? Yazarlık?
Alistair, usted al final sobrevivirá.
Alistair'e nasıl kitap yazılacağını öğrettim Beckman'a da heykel saklamayı.
Acostarse con una mujer. - Después de eso, podré concentrarme. - ¿ Recuerdas que estamos en guerra?
- Git artık. - Yüzbaşı Beckman?
Alistair Pearsall Benjamin.
Oldukça hoş kızlar mı, erkek ismi değil mi bunlar?
Chicas muy simpáticas, ¿ eh, Alistair?
\ \ Alistair Hazirandan beri hala şiir mi yazıyorsun?
Todavía recibes poemas de June también, ¿ eh?
Şimdi son bir sanal gerçeklik modeline bakacağız ve galiba bu konuda deneyimli birisi var.
Tenemos un último modelo virtual. Alguien lo ejecutará. ¿ Alistair?
Fikri anladık. Çok teşekkür ederim, Alistair. Fikri anladık.
Muchas gracias, Alistair.
Daniel Alistair Kaffee, 8 Temmuz 1964, Boston doğumlu.
Daniel Alistair Kaffee, nacido el ocho de junio de 1964, en Boston.
Alistair, bunu ailesinden saklamak istiyor ama biz evleniyoruz!
Alister quiere mantenerlo en secreto para que no se entere su estirada familia. Pero vamos a casarnos.
Alistair'in bankası önümüzdeki ay onu Londra'da görmek istiyor.
Será muy pronto. Alister debe regresar a su banco en Londres el mes que viene.
Hadi, Alistair! Dans etmek istiyorum.
Vamos Alister, quiero bailar.
Burada inip taksiye mi bineyim, Alistair amca?
¿ Quieres que baje y coja un taxi, Tío Alister?
- Affedersiniz siz Alistair Blunt değil misiniz?
- Disculpe, ¿ no es usted el señor Alister Blunt?
Bay Alistair Blunt.
- Es el señor Alister Blunt.
Banker Alistair Blunt mı?
- ¿ El señor Alister Blunt? ¿ El banquero?
Ama Alistair ile evlenmek için mesleğini bıraktı. Ben de Hindistan'da kaldım.
Pero abandonó la escena para casarse con Alister y yo permanecí en la India.
- İyi misin, Alistair? - İyi mi?
- ¿ Te encuentras bien Alister?
Bay Alistair Blunt!
El señor Alister Blunt.
11 : 30'da Bay Alistair Blunt.
A las 11 : 30, el señor Alister Blunt, el banquero.
Alistair Blunt burada olduğundan dolayı. Bay Blunt, bu ülkede gözetilen insanlardan biri.
Alister Blunt estuvo aquí, el señor Blunt es una de esas personas a las que este país debe cuidar.
- Alistair Blunt mı? Avrupa'daki tüm Arnholt hisselerini kontrol ediyor.
Alister Blunt controla todos los intereses de Arnold en Europa.
Bu sene ikidir ödeneğim zamanında ödenmiyor, Alistair.
Es la segunda vez en lo que va de año que mi asignación se retrasa, Alister.
Alistair, denizaşırı şubelerimizi yönetiyordu.
Era el director del departamento de inversión en el extranjero.
Benim hislerimin de düşünülmesi gerekir, Alistair.
Creo que mis sentimientos deberían tenerse en consideración en este asunto.
Bu yüzden hatırladım. Alistair amcanın diş hekimine son gidişiydi.
No lo había oído nunca hasta que mi tío fue al dentista.
Alistair Ramson?
Alistair Ramson.
Journet, Alistair Ramson'un hapsedildiği Talon Hapishanesinde gardiyandı.
Era guardián en la prisión de Thelon cuando Ramson estaba allí.
Alistair!
¡ Anicette!
Traş olmuyorsun, değil mi Alistair?
No puedo ver.
Gördün mü Alistair?
Allí hay barcas.
Clearboy, Amberjack ve Rossi elde tutuyorlar.
¿ La ve, Alistair?
Tekrar vuruldun Clearboy.
Enseñé a Alistair a escribir un libro a Beckman a ocultar una estatua.
- Alistair nerede?
A mis piernas sólo les pasa una cosa.
Sen kaçana kadar savunabiliriz.
- ¿ Dónde está Alistair?
Alistair Pearsall Benjamin.
- ¿ Seguro que no puede, Beckman?
" Bir zamanlar sekiz yaralı Amerikan Ordusu garibanları...
La fortaleza, por Alistair P. Benjamin.
Alistair, böyle gel.
Ven Alistair.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]