Araştırıyorum tradutor Espanhol
1,103 parallel translation
Kevin, gizli olduğunu biliyorum, ama burada bir cinayeti araştırıyorum.
Sé que es confidencial, pero estoy investigando un crimen.
Şu anda onu araştırıyorum, ilk bilen sen olacaksın.
Me ocuparé ahora mismo, y se Io haré saber de inmediato.
Araştırıyorum.
Es verdad.
Araştırıyorum.
Estuve investigando.
Henüz bilmiyorum ama ailesi için araştırıyorum.
Sus padres me contrataron para investigar.
Dünyayı dolaşıp mucizeleri... araştırıyorum. Ve onları yalanlıyorum.
Viajo a través del mundo investigando... milagros y los refuto.
Aslında kırmızıbiberli ekmeği araştırıyorum.
Bueno, el grueso será el pastel de pimiento.
Bu kişinin faili meçhul cinayetini araştırıyorum.
Estoy investigando el presunto homicidio de este individuo.
1987 ve 1989 arası İspanya doğumlu sağ bacakları sol bacaklarından 3 - 5 santimetre kısa olan kız çocuklarını araştırıyorum.
Mírame todos los casos de hembras nacidas... entre el 87 y el 89 en España... con asimetría en la pierna derecha. Sí, de tres a cinco centímetros más corta.
Ben kovduğu insanları araştırıyorum.
Yo investigo a los despedidos.
Gecenin bu saatinde, nereden çelik kutular bulabilirim onu araştırıyorum.
Mirando a ver dónde puedo conseguir cajas de acero a estas horas.
Etrafı araştırıyorum.
- Un momento, estoy mirando.
Hala ona bir giriş fiyatı belirleyebilmek için geçmişini araştırıyorum.
Aún estoy esperando que me digan su procedencia para fijar el precio.
Ben de bunu araştırıyorum... babasının ölümü sırasındaki çevresindekiler.
He estado investigando... las circunstancias en las que murió su padre.
Senin adının geçip geçmediğini araştırıyorum.
lntento averiguar si está tu nombre.
Geçmiş nesillerin geleceği nasıl incelediklerini araştırıyorum.
Bueno, he estudiado como las antiguas generaciones imaginaban el futuro.
Sizin bölgeden gelen birinin geçmişini araştırıyorum.
Quiero comprobar unos datos sobre un caballero de su zona :
Sakın korkma. Şimdi araştırıyorum.
Bueno hombre... no temas... no temas.
Araştırıyorum.
- Buscando.
Ama çok uzun zamandır araştırıyorum. Ben sadece, eğer arkadaşın... insanların acı çekmesini azaltacak bir yol bulduysa, belki onu benimle paylaşır diye düşündüm.
Pero lo he buscado tanto tiempo, que pensé que si tu amiga encontró la forma de aliviar el sufrimiento de la gente quizás ella podría compartirlo conmigo.
- Araştırıyorum.
- Comprobación de ahora, Ethan.
Beni Meredith Powell tuttu. Paul Alen'in kayboluşunu araştırıyorum
- Me ha contratado Meredith Powell... para investigar la desaparición de Paul Allen.
- Özel cinayetleri araştırıyorum.
Trabajo en asesinos y ejecuciones, sobre todo. ¿ Te gusta?
Bunu araştırıyorum... Vietnam meselesi
Estoy buscando sobre ese... asunto de Vietnam.
Genç bir öğrencinin ölümünü araştırıyorum Naomi Preston.
Estoy investigando la muerte de una joven estudiante Naomi Preston.
- Araştırıyorum.
¡ Alain! - Estoy en ello.
Hayır.Araştırıyorum. İnan bana.
No, carajo. Estoy pensando, créeme.
Remy Callois cinayetini araştırıyorum.
Estoy investigando la muerte de Remy Callois.
Callois'nın ölümünü araştırıyorum.
Investigo la muerte de Callois.
Ne için? Ulusal Muhafız olan kocama ne olduğunu araştırıyorum.
Una vez más, el ejército se ha desbordado.
Manastırları araştırıyorum.
Me encantan los conventos.
Araştırıyorum.
Estoy detectando.
- Hala araştırıyorum.
Todavia estoy desarrollando informacion.
Hala alternatif tedaviler araştırıyorum ve Harry ile B'Elanna oyuğunda ki malzemeleri kullanarak o düğümü onarmaya çalışacaklar.
Todavía sigo buscando tratamientos alternativos, y Harry y B'Elanna van a intentar reparar el nodo fallado usando componentes de tu nicho.
- Ben bir çevreciyim. Çevredeki bataklıklarda kirli atıkların etkilerini araştırıyorum.
Soy una ecologista que estudia el efecto de los desechos... sobre los pantanos cercanos.
Araştırıyorum.
Estoy buscándolo.
Vidocq'ölümünü araştırıyorum
Investigo la muerte de Vidocq.
Ben Vidocq'un ölümünü araştırıyorum
Investigo la muerte de Vidocq.
Ben bir gazeteciyim Vidocq cinayetini araştırıyorum
Soy periodista. Investigo la muerte de Vidocq.
Vidocq'un biyografisini yazıyorum Onun ölümünü araştırıyorum
Biógrafo de Vidocq. Estoy investigando su muerte.
Kundaklama olaylarını araştırıyorum. Polislerin yaptığı her şeyi yapıyoruz.
Soy del cuerpo de investigaciones.
Bakın, o şeye bir an bile inanmadım ve bu serviste yıllardır insan beynini araştırıyorum.
Oiga, yo no me creí eso. En este laboratorio, cartografiamos el cerebro... desde hace años.
Bu adam bir dahi SYNAPSE bütün işi onun ve ben çok araştırıyorum çok dahice
El tipo es un genio. Lo único que le importa es Sinapsis y para variar, estoy actuando extremadamente sensible. Por los genios.
- Araştırıyorum.
Iré a investigar.
Sadece gerçekten evli mi, değil mi onu araştırıyorum.
Sólo estoy mirando si está realmente casada o no, es todo.
15 yıldır F.B.l için çalışıyorum ve bu araştırmaları yürütüyorum.
Llevo 15 años en el FBI, en todo tipo de investigaciones.
- Ders için araştırıyorum.
- Es para una clase.
Bu gezegenin araştırılmaya değer olduğuna inanıyorum, Daniel Jackson.
Creo que merece la pena explorar ese mundo, Daniel Jackson.
Yardımcı olmak istiyorum, ama nasıl olacak bilmiyorum, kaçırıldığını düşünüyorsanız eşyalarımızı araştırmanın bir faydasının olacağını sanmıyorum.
Si creen que la secuestraron, no sé para qué registran nuestras cosas.
Cadde Sapığı'nı araştırıyorum.
Deja el papeleo.
- Burada ne arıyorsun? - Courtney'i araştırıyorum.
- ¿ Qué haces aquí?