English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Bale

Bale tradutor Espanhol

1,330 parallel translation
Peaches bale yaparken tüm erkekler camın arkasından onu izlerdi.
Peaches daba clase de ballet y todos la mirábamos por la ventana.
İlk orgazmımı, altı yaşındayken bale sınıfında yaşadım.
Tuve mi primer orgasmo a los 6 años en clase de ballet.
Bale resitalim.
Mi recital de ballet.
Bir bale projem var. İsmi Tranche. 1.
Tengo una vieja idea para un ballet, se llama "Trincheras".
Bale izlemek için seyahat etmeye bayılıyorum.
Disfruto mucho viéndolo.
Evet ama hiç bale izlemedim.
- Supongo. Sí, claro. Pero, vamos, no he ido nunca a ver nada.
Ben bir bale hocasıyım ve hiç bir şey basit değildir.
Soy maestra de ballet, y nada es sencillo.
Tek bildiğim dans bale.
Sólo bailo ballet.
Bale eğitimi aldım.
Estudié ballet.
Etrafta dolaşmayı bırakın ve bale için hazırlanın!
¡ Dejen de joder y prepárense para ballet!
Bale mi çalışıyorsun, Potter?
¿ Practicando el ballet, Potter?
Baba, bale resitali için hazırladığım figürleri görmek ister misin?
Papá, ¿ quieres verme actuar en la función de ballet?
- Hayır, bale.
- No, fui a ballet.
Ya, bale demek?
Mmm, a ballet.
Ayrıca caz dans, bale...
Y tiene danza de Jazz, ballet...
Millet, ben Ruby bale kursuna götürüyorum.
Bueno muchachos, voy a llevar a Ruby a danza - recuerden que pronto viene su presentación. - Si
Bale mi?
¿ Al ballet?
- İş yerinde asla sana... Ben... Tamam bir kez bale, striptiz ve ve az bir şey takılıp kalmalar vardı ama o bir büyüydü.
- Yo nunca - en el trabajo, yo - bueno hubo esa vez en el el ballet y el quitarnos la ropa y las curvas, pero ése era un hechizo.
Blinnikov Dünya Bale Turu. Neler oluyor?
Ballet Mundial Blinnikov.
Ama benim Mahta Hari biletlerim yerine bale bileti mi aldın?
compraste entradas para el ballet en lugar de Mahta Hari?
- Bu Blinnikov Dünya Bale Topluluğu.
- Ballet Mundial Blinnikov.
Bu dünyadaki en önde gelen bale topluluğu.
es una gran compañia.
Pek de bale fanı olmadığını söylüyordum.
estaba diciendo que no eres una gran amante del ballet.
- Bale fanı gibi mi?
- una amante del ballet?
Bale'nin büyüsü pek bana işlemiyor.
la magia del ballet no es para mi.
- Bir bale topluluğu için fazla kaslı.
mucho musculo para una compañia de ballet.
Lorne Amcan yanında olacak Kimse ona Bale'ye gidip gitmeyeceğini sormadığı için hiç alınmadı.
estas con el tio Lorne que no esta enfadado por no haber sido invitado al ballet.
Bale'yi o kadar iyi bilmiyor bile.
ni siquiera entiende mucho de ballet.
Sadece aynı bale değil.
no es solo el mismo ballet.
Bale dersine giderken bir kızla babasına çimento kamyonu çarpmış.
Una hormigonera... embiste a un padre que lleva a su hija a ballet.
- Şu çatlak bale öğretmeni aradı. Luke'un cenazeden ne zaman döneceğini ve kapıyı açıp açamayacağımı sordu.
La loca de la profesora de baile me pidió que, cuando Luke volviera... abriera la puerta.
Bizi Fındıkkıran bale gösterisiniz izlemek için başkente götürüyorlardı ve gruptan uzaklaştım. Bir ayıyla evlendim ve kendi ailemi kurdum.
Ellos nos llevaron a "Capitol City" para ver el cascanueces y me aleje del grupo, me case con un oso y comenze mi familia
Onurlu bir italyan mirasına saygısızlık ettiler ve adımızı bale kostümüne benzettiler.
Le faltaron el respecto a una orgullosa herencia italiana y nos llamaron como atuendo para ballet.
Yıllar önce bale öğretmeniydi.
Enseñó ballet hace años.
Hiç bale izler misin?
¿ Te gusta el ballet?
Bale demek, doğruluk, disiplin ve denge demektir.
El ballet es precisión, disciplina y elegancia.
Bize Darlington'da bale dersi verdiler.
Nos hicieron tomar danza en Darlington.
Bale resitalim cuma gecesi, hatırladın mı?
¿ Recuerdas que mi recital de danza es el viernes en la noche?
Bale kıyafeti, ahmak.
Es un tutú tonto.
Neden doğru dürüst bir stüdyoda bale öğretmenliği yapmıyorsun?
No sé por qué no enseñas ballet en un lindo estudio elegante.
Bence bale filan da öğrenmelisin.
- Deberías hacer ballet.
Güzel görünüyor bale ayakkabıları, ha?
Bonitas zapatillas de baile, no?
Bay A, bale ile uğraşmak istediğini söyledi, ama önceki gün
El Sr. A. ha dicho que le gustaría montar la pieza.
Maia ve Suzanne her bale gösterisinde yer alıyor. Yedekleri var mı?
Maia y Suzanne salen en todas las coreografías. ¿ Tienen sustitutas?
De ki, " Bay A, verdiğiniz sözü tutun, bale hakkındaki.
Dile : " ¡ Eh, Señor A.! ¡ Cumpla con su palabra!
Şimdi lütfen hep beraber Joffrey Bale-Chicago'nun sanat yönetmenini alkışlayalım. Bay Alberto Antonelli.
Así que pido un emotivo y fuerte aplauso para el Director Artístico del Joffrey Ballet de Chicago, el Señor Alberto Antonelli.
Hatta bale pabuçlarımı saklamak zorunda kaldım.
De hecho, tenía que esconder mis zapatillas de danza.
Biliyorsun, benim "bale dansçıları" dediğim insanlar da var. Lirizme âşıklar filan. Onlara ne diyorum, biliyor musun?
Ya sé que esos,... yo los llamo clasicones, están enamorados del lirismo, pero, ¿ sabes lo que son?
Bu görkemli bir bale, bunu sen söyledin.
Es un ballet brillante. Lo dijo usted, no yo.
Bu bale, 60'larda doğdu.
Veréis, este ballet nació en los sesenta.
Bale derslerinde mi?
¿ Dónde has aprendido?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]