English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Barmen

Barmen tradutor Espanhol

1,759 parallel translation
Barmen'in dediğine göre, kurban Lance Myers, bir kulüpte organizatörmüş.
las ultimas victimas están fichadas...
Laboratuvar sonuçları yeni geldi. Barmen'in parmaklarında bulunan DNA, Jacob'unkiyle uyuşuyor.
Los resultados de laboratorio arrojan que el ADN encontrado... en las uñas de la chica muerta en el granja de Lazerus empata con el de Jacob
Neden bir barmen arayıp gecenin 2'sinde bardan üç adamla çıktığını söylüyor.
Sé que me estás escondiendo algo, y estoy harto de ser el único al que no le hablas de ello. - No se lo he dicho a nadie.
Barmen, ben böyle bir şey sipariş etmedim.
Cantinero, yo no he pedido esto.
Barmen bardan ayrıldığında sarhoş olduğunu söylemişti.
El camarero dijo que ella estaba borracha cuando se fue del bar.
Barmen!
¡ Camarero!
Barmen, bayanın içkisini tazele, lütfen.
Cantinero, uno más para la dama, por favor.
Barmen, her zamankinden olsun. Elini çabuk tut.
Cantinero, lo de siempre, y hazlo rápido.
Barmen, bir tane daha!
¡ Cantinero, otro!
Barmen, bir tane daha dedim!
¡ Cantinero, dije que otro!
Barmen, bir tane daha dedim!
¡ Cantinero, quiero otra bebida!
Barmen kafasını kaldırıp şöyle demiş :
El cantinero los ve y dice :
Birkaç yıl önce Bud Parker, Sioux City'de İowa'lı bir barmen yardımcısıydı.
Pocos años atrás, Bud Parker era sólo otro barman de Iowa sirviendo tragos en Sioux City.
Barmen, samimi olduklarını söyledi.
El camarero dice que eran amigos.
Bu restorantta çalışıyormuş, dört yıldır barmen.
Había estado trabajando en este restaurante por cuatro años como barman.
Sizin çivilediğinizi düşündüğüm bir barmen?
Un barman a quien sospecho que usted podría haber clavado.
Barmen?
Espere un segundo.
"Barmen'e Bahşişten Fazlasını Bırakmak."
"Dejando más que una propina para el barman".
Destek grubu, barmen.
El grupo de apoyo, el barman.
Barmen, Toronto polisi.
Camarero, Policía de Toronto.
Beyni olsa, barmen olmazdı.
Si tuviera un cerebro no estaría atendiendo un bar.
Asıldığı barmen kadın, ondan en az 20 yaş gençti.
Y la camarera a la que el estaba seduciendo, al menos tenía 20 años menos que él.
Barmen, herkese benden bira!
Camarero, una ronda para todos. WHOO!
Meyhanedeki barmen içkimin içine bir şey koymuş.
La moza de la taberna puso algo en mi trago.
Sen de sadece alkollü araç kullanan bir barmen değilsin, değil mi?
Es decir, no sólo eres una cantinera que conduce ebria ¿ verdad?
- Evet, aynı zamanda barmen haftada iki vardiya.
- Sí, y un barman. Dos turnos a la semana.
Barmen.
Barman-llamada sexual.
Pislik barmen bana içki bile...
El hijo de puta del camarero ni siquiera me dará- -
Christ, dikkat et! Barmen, meyveli kahve getiriyor.
Por Dios, mirad, ya tenemos a un barista marica.
Eski barmen hilesi, Bill'in ishal olması garantiydi.
El viejo truco del cantinero garantizaba que Bill tenga diarrea.
Barmen sonrasında ağladığını görmüş.
El camarero la vio llorando después.
Tribeca'da bir barmen.
Mira esto... un cantinero en Tribeca.
Mesaj geldi. 1 Oak'taki barmen E. Boardman'in orada kredi kartını...
Oye, me enviaron un mensaje. Es del cantinero de 1 Oak.
Barmen köşedeki bölmede olduğunu söylüyor.
El cantinero dijo que estaba en el cubículo de la esquina.
Teşekkürler, barmen.
Gracias, camarera.
Barmen, dostuma bir Macallan 18 alabilir miyim?
Cantinero, ¿ me sirve otro McCallum 18 puro para mi amigo?
Barmen, bir tane daha.
Cantinero, otro.
Acele et, barmen.
Apúrate, cantinero.
Biliyorsun, barmen kitapçığına göre, son derece yargılayıcısın.
¿ Sabe? , para ser un cantinero de garito es bastante críticón.
"Barmen der ki ;"
EL BARMAN DICE...
Atın biri bara doğru yürür ve barmen derki ;
Entra un caballo a un bar, y el barman le dice :
Ve ben de, barmen bana şöyle bir bakış attı, ben de ona "ne bakıyosun" dedim, o da "ne var" dedi ve sonunda onun kıçını tekmeledim.
Y yo... el cantinero me miró y le dije : "¿ Qué?" y él respondió : "¿ Qué?" Y entonces le di una paliza.
"Sarışın barmen Kate kıllı kıç yalamayı çok seviyor."
Kate la moza rubia le encanta Lamer culos peludos realmente.
Ve sen güzel bir barmen dışında hiçbir şeysin.
Y tú eres ni más ni menos que una hermosa cantinera.
İyi geceler, güzel barmen.
Buenas noche, hermosa cantinera.
Şu lânet barmen aklımdan çıkmış.
Me olvidé de aquel maldito cantinero. Era tan sexy.
Bir adam bara giriyor... ve barmen de şöyle diyor... kahretsin, ne dediğini unuttum.
Un tipo entra en un bar... y el camarero dice... mierda, he olvidado que dice.
Merhaba bay barmen.
Hola, Sr. Barman.
- Barmen!
- ¡ Barman!
Neil, sen etrafta hiç barmen görüyor musun?
Ven. Neil, ¿ ves algún empleado en el bar?
BARMEN
CAMARERO

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]