English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Bilmen gereken bir şey var

Bilmen gereken bir şey var tradutor Espanhol

671 parallel translation
- Baksana, Jim. - Hmm? Ha, bilmen gereken Bir şey var.
Oye, Jim, hay algo que debes saber.
- Bilmen gereken bir şey var, Bay Hutcheson.
- Hay algo que debería saber.
Bilmen gereken bir şey Var mı, Yanki?
¿ Le apetece tomar algo, yanqui?
Connecticut eyaleti hakkında bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que deberías saber acerca del estado de Connecticut.
Bu arada bilmen gereken bir şey var, ilk randevularda hep sonuna kadar giderim. Harika.
Bien.
Hakkımda bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que debe saber de mí.
Pekala Joe, sanırım bilmen gereken bir şey var.
Bueno, Joe... debo decirle algo.
Bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que debes saber.
Steve, annem hakkında bilmen gereken bir şey var.
Steve, debes saber algo de mi madre.
Bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que deberías saber.
bilmen gereken bir şey var.
¡ Blue! Ha pasado algo que debe saber.
Ha, Şerif, onun hakkında bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que debe saber sobre los Danby.
Bilmen gereken bir şey var.
Hay otra cosa que debería saber.
Tamam peki, bilmen gereken bir şey var kardeşim. Ben gidiyorum.
- Bien, bueno, hay algo que necesitad saber, hermano.
Bilmen gereken bir şey var. Bölümünde Ives adında saçma sapan biopsiler yapan bir asistan var.
Creo que debes saber que tienes a un investigador llamado lves... en tu departamento haciendo biopsias dudosas.
Bilmen gereken bir şey var, Caine.
Hay algo que debes saber.
Madem ki artık hayatla yüzleşeceksin... bilmen gereken bir şey var.
Ahora que vas a salir al mundo... hay algo que deberías saber.
Will, bilmen gereken bir şey var.
Will, hay algo que deberías saber.
Norman, o adamlar hakkında bilmen gereken bir şey var.
Norman, deberías saber una cosa de esos muchachos.
Oh, bu arada, Michael, Hızla oraya gitmeden önce, bilmen gereken bir şey var.
Por cierto, antes de que empieces... hay algo que deberías saber.
- Aslında bilmen gereken bir şey var.
- Hay una cosa que usted debe saber.
Bilmen gereken bir şey var.
Lo sé. Pero hay algo que deberías saber.
- Bilmen gereken bir şey var.
- Hay algo que debes saber.
Bilmen gereken bir şey var?
¿ Quiere saber algo?
Vernon, sanırım bilmen gereken bir şey var.
Vernon, creo que hay algo que deberías saber.
Siz sadece kumar oynuyorsunuz ve bu doğru değil! Bilmen gereken bir şey var, sen haklısın.
Nada más juegas por dinero y no está bien.
Billy, bilmen gereken bir şey var.
Billy, hay algo que debes saber.
Sanırım benim hakkımda bilmen gereken bir şey var, Alex.
Creo que hay algo que debería saber acerca de mi, Alex.
Bu dünyaya veda öpücüğü vermeden önce bilmen gereken bir şey var.
Antes de despedirte de este mundo deberías sabes una cosa.
Sen kötü bir çocuk değilsin, ama benimle ilgili bilmen gereken bir şey var.
Escucha, Al, no eres un mal chico, pero debes comprender algo acerca de mí.
Margaret, Roman'ın parasıyla ilgili bilmen gereken bir şey var.
Margaret, creo que hay ciertas cosas que debe saber del dinero de Roman.
- Şey, Jane. - Bilmen gereken bir şey var.
Jane, creo que deberías saber algo.
Bilmen gereken bir şey var.
Yo también debo advertiros algo.
- Bilmen gereken bir şey var.
- Necesito decirles una cosa.
Partinizi engellediğim için üzgünüm ama bilmen gereken bir şey var.
Lamento interrumpir, pero quería avisarte urgentemente.
Bilmen gereken bir şey var, sana söylemem gereken bir şey.
Hay algo que debes saber, algo que tengo que decirte.
- Bilmen gereken bir şey var.
Hay algo que tienes que saber del pasado.
Steve, bilmen gereken bir şey var.
Steve, creo que hay algo que debieses...
Bilmen gereken bir şey var. Avery... oldukça saygındı.
Deberías saber que Avery fue bastante decente.
Jefferson, bilmen gereken bir şey var.
Jefferson, esto es algo que deberias saber.
Ben gitmeden önce bilmen gereken bir şey daha var.
Oh, hay algo más que debieras saber antes de que me vaya.
Ama bilmen gereken bir şey daha var :
Y falta una cosa : el nombre del asesino.
Bilmen gereken bir şey daha var.
- Gracias. Pero hay algo que no sabes.
Benim hakkımda bilmen gereken başka bir şey var.
Hay algo más que deberías saber acerca de mi.
Sanırım bilmen gereken bir şey daha var.
Hay algo más que debe saber.
Jonathan, bilmen gereken tek bir şey var.
Jonathan, hay una cosa que debes saber.
Bilmen gereken bir şey daha var, Dan.
Hay otra cosa que deberías saber, Dan.
Daha ileri gitmeden, bilmen gereken önemli bir şey var.
Antes de continuar, hay algo importante que debes saber.
Bilmen gereken bir şey daha var.
Debe saber algo más, Geordi.
- Anne, bilmen gereken bir şey var.
- Te quedarás conmigo.
- Ama bilmen gereken bir kaç şey var.
- Pero hay cosas que necesitas saber.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]