English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Blakely

Blakely tradutor Espanhol

130 parallel translation
- Blakely.
- Blakely.
Bay Blakely telefonda.
El Sr. Blakely al teléfono.
Merhaba Blakely.
Hola, Blakely.
- Hayır, sağ olun Bay Blakely.
- No, gracias, Sr. Blakely.
Birkaç hafta balığa çıksanız gözünüzdeki seğirme geçer Bay Blakely.
Un par de semanas pescando le arreglarán ese tic, Sr. Blakely.
O seğirmeye dikkat edin Bay Blakely.
Cuídese ese tic, Sr. Blakely.
Vaktinizi boşa harcıyorsunuz Bay Seğiren Göz, Bay Blakely.
Pierde el tiempo, Sr. Tic, Sr. Blakely.
Bay Blakely lütfen.
Con el Sr. Blakely, por favor.
Bay Blakely mi?
¿ El Sr. Blakely?
Bay Blakely, ben Vanderhof.
Sr. Blakely, soy Vanderhof.
- Bildiğiniz gibi Bayan Blakely Rutland ve Şirketi oldukça eski bir yayın firmasıdır.
"Rutland Co" es una editorial...
Bu Bayan Blakely, Bay Rutland.
Ésta es la Srta. Blakely, Sr Rutland.
Tamam, biz sizi arayacağız, Bayan Blakely, eminim. - Teşekkürler.
Nos pondremos en contacto con usted.
- İyi günler, Bayan Blakely.
- Buenos días, Srta. Blakely.
Müthiş, efsanevi, enfes performanslarıyla Karen Black, Ronee Blakely!
Y las fabulosas actuaciones de Karen Black y Ronee Blakely.
Tony Blakely...
Tony Blakely...
Oraya, Art Blakey'in arkasına oturun.
Sentémonos bajo Art Blakely.
- Nerede?
- ¿ Cuál es Art Blakely?
Dedektif Blakely ne demişti?
¿ Cómo lo llamó el inspector Blakely?
98B643, Blakely ;
98B643, Blakely ;
Blakely ile bir iletişim hattı açan var mı?
¿ Alguien abrirá una línea de comunicación con Blakely?
- Bay Blakely, şunu anlamalısın er ya da geç oradan çıkacaksın.
Sr. Blakely, tiene que entender que tarde o temprano deberá salir de ahí.
Hem David hem de Blakely'e uygun programlanmış yanıtlar olduğunu söylüyorum.
Digo que hay respuestas lógicas programadas para ambos, David y Blakely.
- İndir silahını. - Üç.
- ¡ Blakely, baja tu arma!
Ben Blakely hakkında akla yatmayan bir şey var.
Sabe, hay algo que no tiene sentido acerca de Ben Blakely.
Blakely'yi kovmandan altı hafta önce SAC davayı kapatıyor.
El SAC cerró el programa, seis semanas antes de que usted despidiera a Blakely.
Blakely bir düzine organize suç şahsı üzerine gözetleme kameraları ve dinleme cihazları kurmuştu.
Blakely ya tenía cámaras de vigilancia y teléfonos intervenidos en una docena de personas del crimen organizado.
Ben Blakely'in kafasını girip içine iyice bir bakmalıyız bence.
Creo que tenemos que meternos en la cabeza de Ben Blakely y echar una mirada.
David ve Blakely iki çakışan ısı sinyali veriyor. İç içe geçmiş iki balık sürüsü gibi çıplak gözle tek grup gibi görünüyorlar. Ama veriyi sürekli analiz edip her bir balığın davranışını ve hareketini incelediğinde iki kümeyi ayırabilirsin.
, David y Blakely están marcando dos firmas de calor coincidentes cómo dos cardúmenes de peces cruzándose mirando a simple vista, es un sólo grupo pero cuando analizas la información continuamente y examinas el movimiento y la conducta de cada pez puedes separar los dos grupos.
Bu da Blakely'e David'i vurduracak zamanı verir.
Bueno, eso a Blakely le daría tiempo de disparar a David.
Pekala, bu Blakely'nin belli amaçları ve David'in onun etrafındaki etkisinin bir analizi.
De acuerdo. Es un análisis del estado de los objetivos de Blakely y de cómo David afecta su entorno.
- Ben Blakely hakkında konuşmalıyız.
Necesitamos hablarte de Ben Blakely.
İnandırıcı bir yalanın olmadığına göre Blakely'nin silahla bir ajanı rehin tuttuğunu bilmelisin.
Bien, mira, como obviamente no tienes una mentira a la mano deberías saber que Blakely tiene a un agente federal a punta de pistola.
Ben Blakely?
Ben Blakely.
Dinlendiklerini fark etmişler ofisleri süpürmem için beni kiraladılar böceklerin kaynağı da Blakely çıktı.
Pensaban que estaba siendo espiados y me contrataron para "limpiar" las oficinas. Logré averiguar que provenían de Blakely.
Bak şimdi, Blakely Çince odasındaki adam.
Entonces, Blakely es el hombre del cuarto chino.
Onlara söylemeden Blakely'yi RICO gözetiminden valinin siyasi rakiplerini izlemeye yönlendirdin.
Sin decirles que transfirió a Blakely de la vigilancia del caso RICO a espiar a los rivales políticos del gobernador.
Dedektif Blakely ve Preciado. Davis Cinayet Masası'ndan.
Los detectives Blakely y Preciado, de Homicidios de Davis.
Demek adın Blakely?
¿ Así que su apellido es Blakely?
Olay yerine ilk gelen de Blakely idi.
- El primero en responder fue Blakely.
Blakely ve Preciado'ya da söyleyeyim mi?
- ¿ Debería decirle a Blakely y a Preciado?
Blakely ve Preciado baskın ekibini beklemediler.
No quisieron esperar por el equipo de entrada.
- Blakely'lerde.
- ¿ En lo de Blakely?
Gidip Blakely ile konuşacağım.
- Iré a hablar con Blakely.
- Blakely hiçbir şey anlatmaz.
- No va a decirte nada.
- Blakely, gelenekçi.
No, Blakely es de la vieja escuela.
Katherine Blakely ile görüşmek istiyordum.
- Quiero hablar con Katherine Blakely.
Memur Sam Blakely mi?
¿ Oficial Sam Blakely? Sí.
Davis'de insanlar Blakely ismini gördüklerinde bunun bir anlamı olduğunu bilirler.
Cuando la gente ve el apellido Blakely en Davis saben que representa a algo. - Cielos, mamá.
Adı "Ben Blakely".
Ben Blakely.
Blakely'in geçmişi hakkında bilgi topla.
¿ Por qué no averiguas sobre Blakely, sus antecedentes?
blake 121

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]