Bowl tradutor Espanhol
890 parallel translation
Zaten Yale Bowl sana sinir olan insanlarla dolu.
Ya puedes llenar un campo de fútbol con gente que está enfadada contigo.
İki sene önce Connors'la yaptığın maçı izlemiştim.
Vi su combate con Connors en el Bowl, hace dos años.
Rose Bowl'a henüz davet edilmedik.
Todavía no hemos sido invitados a la Rose Bowl.
- Bizi Cotton Bowl'a götürürs müsün?
- Deberíamos estar en primera división.
Geçit arabası süsleyeceğiz. Rose Bowl Geçidi için.
preparamos una carroza para el desfile de la rosa.
Super Bowl'u kaç kişi izlemişti?
¿ Sabes cuántos hogares ven el Super Bowl?
- Super Bowl'un rekoru çıkmadı.
- Aún no se compara al Super Bowl.
Çocuklarla Rose Bowl Geçit Töreni'ni izledim.
Estuve viendo la cabalgata en la tele, con los niños.
Geçtiğimiz yılbaşlarında Rose Bowl Parade da bile böyle birşey görmedik biz.
En año nuevo, en la Feria de las Rosas, vimos algo parecido.
- Eddy Caddesi'ndeki Downtown Bowl'a.
- A los bolos de la calle Eddy.
Hollywood Çukuru, Batılı Sigorta Binası, Wilson Plaza...
el Hollywood Bowl, el edificio de seguros La Occidental, el Wilson Plaza...
Peki ya o minik ayakların ıslanmasın diye seni kucağıma alıp, taa Punch Bowl'dan eve kadar taşıdığım gün de mi?
¿ Ni tampoco aquel día en que te llevé en brazos todo el camino desde Punch Bowl, para que no se te mojaran los pies?
* Ve 7 tane toz fırtınalı kuraklık *
# And seven dust bowl droughts
Seni final maçında izlemiştim.
Sí. Lo vi en el Pro Bowl.
Super Bowl'a kazanmaya gideceğiz.
Vamos a ganar la Super Copa.
Super Bowl oynamak için vücudun nasıl olması gerekir biliyor musunuz?
¿ Sabe en qué forma física hay que estar para el campeonato?
Oyunlarına bakılırsa, takım, bu yıl Super Bowl'a Rams'ların gideceğini hissediyor.
Tal y como están jugando, el equipo espera ganar este año el campeonato.
Super Bowl'a kadar gideceğiz!
¡ Vamos a ir directos al campeonato!
Super Bowl stadyuma hazır.
El campeonato se disputará en el Coliseum.
Super Bowl geliyor.
El campeonato comenzará pronto.
Quarterback oynamak ve Super Bowl için forma girmek istiyorum.
Quiero jugar de'quarterback'y entrenar para el campeonato.
Farnsworth'u Super Bowl için forma sokmak istiyorum.
Intento entrenar a Farnsworth para el campeonato.
Super Bowl'da oynayacağım.
Voy a jugar en el campeonato.
Sözleri buydu, scrimmage'i Super Bowl gibi oynayın.
Ésas fueron sus palabras. Jueguen como si fuera el campeonato.
Super Bowl gibi.
Como en el campeonato.
Bay Farnsworth, Rams'ı quarterback olarak Super Bowl'a götürüyor.
El Sr. Farnsworth jugará con los Rams en el campeonato.
Super Bowl'a gideceğimi söylemiştin.
Usted dijo que jugaría en el campeonato.
- Super Bowl'a gideceğimi söyledin.
- Usted dijo que iría al campeonato.
Şu yeni defans oyuncusu, onları Super Bowl'a taşıyacak.
Pues el nuevo los calificará para la Super Bowl.
Bowl-a-Rama'da motorsiklet avı olduğunu duydum ve Paulette Rebchuck'a göre, bu gizemli ve harika çocuk
Me he enterado de esa persecución motorizada en la bolera, y segun dice Paulette, ese misterioso y apuesto muchacho motorizado
Ronald Reagan Memorial Bowl'a hoş geldiniz bu küçük, güzel Los Angeles banliyösü Hollywood'a.
Hola, buenas tardes y bienvenidos al Ronald Reagan Memorial Bowl, aquí en el bonito y pequeño suburbio de L.A. en Hollywood.
Bu akşam burada Hollywood Stadı'nda olmak çok güzel.
Es muy agradable estar aquí, en el Hollywood Bowl esta tarde!
Super Bowl'dan daha yüksek.
Mayor que la Super Bowl.
Stacey'yi çıkarırsa, şampiyonluk kazanmış gibi hissedecek.
Si saca libre a Stacey, Se gana el Súper Bowl
Amerikan Futbol Finali. Hiç fark etmez.
Ni la Super Bowl, ni las Worid Series.
Bu gece Hollywood Bowl'da çalıyorlar, biletler tükendi.
Tocan esta noche en el Hollywood Bowl, no hay entradas.
- Edwina'yı kaseye geri koy.. - Back in bowl.
Tú poner Edwina dentro de vasija.
Tabii, bir Amerikan futbol bileti de çok hoş olur.
Entradas para la Super Bowl también me gustarían.
TV yok. Ya bovling oyunları ne olacak?
No hay tele. ¿ Qué pasa con el partido de la Rose Bowl?
Super Bowl'daki John Riggins'e benziyor.
Se parecía a John Riggins en el Súper Tazón.
Çekimler cumaya kadar biter umarım.
Tengo entradas para el Rose Bowl.
Hollywood Bowl gerçekten yuvarlak mı?
¿ El "Hollywood Bowl" tiene forma de tazón?
Şu Super Bowl'un videosunu vermek için basını çağırır mısınız?
¡ Señorita Patterson! ¿ Puede pedir que suban el vídeo del campeonato de Super Bowl?
Kız, yılbaşı günü Orange Bowl stadı üzerinde zeplin kazasında ölür.
Chicas mueren en un terrible accidente sobre el Orange Bowl el día de Año Nuevo.
Elinizi çerezlerden çekin. National Enquirer'ı da bırakın ve telefonu alın. Yüzünüze yaklaştırın. 555-SOHBET'i tuşlayın ve bana bu ülkeyi içine düştüğü durumdan kurtarmak için ne yapacağımızı söyleyin!
Quiero que saques tu mano del bowl de los fritos, bota esa revista, toma el teléfono, pégatelo a la cara... y marca para hablar al 555 TALK
Ben saat 2 ya da 3'te Bronco Bowling'deydik diyordum o ise saat 5 ya da 6 diyordu.
Yo digo que fuimos al Bronco Bowl a las 2 : 00 ó 3 : 00. Él dice que eran las 5 : 00 ó 6 : 00.
Keşke dişi bir tayın önüme çıkıp en ufak tahrik... olmadan konuştuğu her an Super Bowl koltuklarım olsaydı. - Bu zırvalık!
- Qué gilipollez.
Ciddiyim. - Bu çok süper.
Ojalá me dieran una entrada para la Super Bowl por cada churri que se me acerca sin la menor provocación.
Dürüst bir müşteri bekleyecek olsam, Rock Graziano, Hollywood Bowl'da Rachmaninoff çalana kadar boş otururdum.
Si esperase a un cliente honesto, tendría que esperar hasta que Rocky Graziano tocara Rachmaninoff en el Hollywood Bowl.
Bu yıl ki Bud kupasını kimin kazandığını bana haber verin.
Me dicen quien gana Bud Bowl este año.
Bowl Town'a gittiler.
De compras.