Bullet tradutor Espanhol
224 parallel translation
[Bullet Ricocheting] Aşağı eğil yoksa seni de vuracaklar.
Mantente agachado o te darán a ti.
Sanırım öne gidip Bullet'e yardım etsem iyi olacak.
Bueno, supongo que será mejor que vuelva adelante y eche una mano a Bullets.
Jacks devam diyor, Bullet 100 diyor. Aslar, stud pokere başlıyoruz.
4, 4, dama, reina.
Adamlara söyle, Bullet. Hava girişine.
Dile a los hombres, Bullet.
Niçin çıkmıyorlar? Çağır onları Bullet.
¿ Por qué no están saliendo?
Güvendeyiz.
Llámalos, Bullet. Estamos a salvo.
Bullet, çağır onları. Fazla ileri gitmiş olabilirler.
Bullet, llámalos.
A bullet in the back and it is ended!
Una bala en la espalda y el morirá.
Bullet through the brain?
¿ Una bala en el cerebro?
You remember that kid corporal in Da Nang... the one that put a bullet through his head?
¿ Te acuerdas de ese cabo en Da Nang... el que se metió un balazo en la cabeza?
Generaller, subaylar, rütbesiz askerler son mermileri bitinceye kadar yanyana omuz omuza çarpışmışlardır ordunun kendini kurban edişi boşa gitmemiştir :
Generales, Oficiales, y simples soldados pelearon lado a lado until the last bullet. El sacrificio del ejército no fue en vano.
Geçen gece Silver Bullet'te bir cinayet işlendi.
La otra noche hubo un asesinato en el Silver Bullet.
4. ayaktaki Silver Bullet mi?
¿ "Bala de Plata" en la 4ta?
- Kazanacak! Koş, Silver Bullet!
- ¡ Vamos, "Bala de Plata"!
Bullet, hadi arabaya gel.
Bala, vamos, dejadlo para el coche.
Siktir et onu Bullet. Hadi.
Que le den, Bala.
O Tank denen zenciye de ki Bullet geri döndü.
Dile a ese negro Tanque... que el Bala ha vuelto.
Bullet, bokunu çıkarma tamam mı?
Bala, tranquilízate con esa mierda, ¿ quieres?
Bullet cezaevinden çıktı. - Ee, ne olmuş?
El Bala acaba de salir de la cárcel.
Paddy o Bullet'e ( mermi ) söyle görüp göreceği son mermiyi de kıçına sıkacağım. Anladın mı?
Paddy, dile al Bala que la única bala que verá... es la que le voy a meter por el puto culo.
İşte burada! Ver şunu Bullet.
¡ Aquí está!
Bullet, uzun zaman oldu.
Está loco.
Adam seni öldürmeye çalışıyor Bullet.
Estos tíos, ¿ te robaron la droga?
Bullet'in tek yaptığı arabayı sürmekti.
Yo robé la licorería del viejo.
Bullet haklı. Siktir et bu lanet olasıca sıçanı.
¡ Miraos bien, gilipollas!
Ne bok yemeye zenci doğmadın ki sen Bullet?
Tienes algo en mente, Tanque, di lo que piensas.
Hadi Bullet! Dans etmeyi bırak.
- ¡ Cierra el pico, Oprah!
- Devir şu orospu çocuğunu! - İndir onu Bullet!
¿ Qué coño haces?
- İlaçlarımı Bullet aldı.
- No, no me la tomé.
Bullet sikimde değil. Sokayım Bullet'e.
Sabes, Hot Top y yo somos colegas desde siempre.
Paddy'i sen halledebilirsin ama Bullet benim.
Déjame freirlo. Puedes encargarte de Paddy... pero el Bala es mío.
Ama sen zaten bunu biliyorsun öyle değil mi Bullet?
Podrías haber sido un contendiente. Ahórrate el discurso.
* Başındaki Kurşun filmi şahane bir filmdir.
"Bullet in the Head". ¡ Es una gran película!
-... Bite the Bullet... - Doğru.
... tiradores agudos, morder la bala, peleas de fruta...
Stray Bullet.
"Bala Perdida"...
Sizin için ne yapabilirim, Stray Bullet...
¿ Qué puedo hacer por ustedes, "Bala Perdida"?
Git de Bullet'ı kontrol et.
Fíjate como está Bullet
- Bullet da kim?
- ¿ Quien es Bullet? - El chico al que le dispararon
- Bullet, onu burada...
- No podemos...
... Ebbets stadyumundaki taraftarlar komşu şehir rakipleri yankiler için bağırıyorlar... ve tabiki 17 oyun kazanan oyuncuları "Mermi" Bob Hurley.. ... sekiz numara bu serideki ilk maçı kazanmak için koşuyor.
... los fans en el Ebbets Field, saltando sobre sus rivales vecinos, los Yankees y sobre su 17 veces ganador, "Bullet" Bob Hurley por ocho carreras, para lograr su primera victoria en el Subway Series.
Bütün hafta, Bullet'e binmek istiyorum diye başımın etini yedin.
Me molestaste toda la semana para venir a andar en La Bala.
Bullet'e bindin mi?
¿ Anduviste en La Bala?
Bullet'e bindin mi, Alan?
¿ Anduviste en La Bala, Alan?
- Evet, Bullet'e bindim.
- Sí que anduve en La Bala.
Bullet'e binmedin.
No andaste en La Bala.
- Adamları çağır, Bullet.
Llama a los hombres, Bullet. ¡ Si, Señor!
Bullet ortaya çıktığında paketi aldığından emin olsun.
Cuando el Bala aparezca, asegúrate de que recibe estas bolsas de heroína.
Hadi Bullet!
¡ Tumba a este hijo puta!
Bullet benim!
¿ Lo entiendes?
Bullet gidelim mi?
¿ Quieres morir?
Hadi Bullet.
No voy.